| |
|
|
Çiçek'ten 'uyum' fıkrası
Adamın bütün arzusu kadı olmakmış. Zira bütün arkadaşları kadı imiş. Bir arkadaşı da sadrazamlığa kadar yükselmiş. Adam, sadrazamı tebrike gitmiş: - Sadrazamlığın hayırlı olsun... Arkadaşlarımın hepsi kadı oldu... Ben geride kaldım... Bu dönemde beni uygun bir yere kadı yap. - Olur, bakarım.
Bu arada bir kadılık boşalmış. Adam hemen sadrazama koşmuş. Sadrazam demiş ki: - Orası sana uygun değil. Sonra başka yer boşalmış. Sadrazam "orası da sana uygun değil" diye adamı geri çevirmiş. Üçüncü yer boşalmış, yine "sana uygun değil" cevabını almış.
Derken, Bağdat kadılığı boşalmış. Adam, sadrazamın kapısına dayanmış: Bu defa "uygun değil" diye çevirme... Beklemekten bıktım... Beni Bağdat kadısı yap. Sana uygun değil... Bağdat valisi ile geçinemezsin. Geçinirim... Valinin işi ayrı, benim işim ayrı. Öyleyse seni Bağdat kadısı yaptım.
Adam, Bağdat'ın yolunu tutmuş. Bağdat'a girince bir de ne görsün? Her ağaçta biri sallanıyor... Ortalık, idam edilenlerle dolu. Kadı göreve başlamış. Ertesi gün vali ziyaretine gelmiş: - Kadı efendi, Bağdat'a hoş geldin... Ağaçta sallananları gördün mü? - Gördüm... Herhalde bir suç işlediler ki, asıldılar. - Yoo, suç falan işlemediler... Ama rüyama girdiler, ben de astım.
Kadı apar topar İstanbul'a dönmüş. Sadrazama çıkmış: - Beni Bağdat kadılığından al. - Neden?.. Hani vali ile geçinirim diyordun. - Geçinirim de, birilerinin rüyasına girip girmemek benim elimde değil.
|