kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
  » Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Kendimizi bilmek
Kendimizi bilmek
Kuran Okumanın Önemi
Ramazan duası
Ramazan nüktesi
Çocuk öyküleri
Hikmetli sözler
Canlıların dilinden 'O'
İmsakiye

Kendimizi bilmek

İslam felsefesinde kendini bilmek çok derin anlamlar taşıyor. İslam, insanı içine doğru bakmaya teşvik ediyor. Peygamberimiz "Kendini bilen Rabbini bilir" hadisiyle insanı iç dünyasına çağırıyor. Ramazan'ın kendimizi bilmekle ilgili hatırlattıklarını, Kişisel Gelişim Uzmanı Zülfikar Özkan şöyle değerlendiriyor....

Antik Yunanlılar tarafından en kutsal yer sayılan Delfi'deki Apollon Tapınağı'nın girişinde iki kutsal parola vardır: "Kendini bil" ve "Hiçbir şeyde aşırıya kaçma." M.Ö. 4'üncü yüzyılda yaşamış olan Sokrat, Antik Yunan dünyasında herkes tarafından çok iyi bilinen "Kendini bil" ilkesini hem tekrarlıyor, hem de anlamını derin bir şekilde değiştiriyordu. O bilgeliği bu iki kelimeyle özetliyordu. Sokrat, "Kendini bil" ilkesinin anlamını insanın iç dünyasına doğru değiştirmişti. O, Atinalı vatandaşlara, kendilerini bilmeleri için hayatlarını incelemelerini tavsiye ediyordu. Onları, bedenlerine, sosyal statüye ve paraya verdikleri önem ve zaman kadar, erdeme, hakikate ve ahlaklı karakter sahibi olmaya da teşvik ediyordu. Sokrat'a göre "Sorgulanmayan hayat, yaşanmaya değmez." Sokrat bu düşünceleriyle insanlığın içine işleyen birçok soru sormuş ve karakterlerin gelişmesine katkıda bulunmuştu. Bilindiği gibi karakter, alışkanlıklarımızın toplamı ve iyi-kötü huylarımızın bir karışımıdır. İslam felsefesinde "Kendini bilmenin" çok daha derin anlamı vardır. İslam insanı, içine doğru bakmaya teşvik ediyor.

ALEMİN ÖZÜ OLMAK
Kendini bilmenin bir anahtarı da, kişinin kendini neyin motive ettiğini bilmesidir. İnsanı, doyurulmamış ihtiyaçlar motive eder. Ama bu ihtiyaçlar Batı dünyasında farklı, İslam dünyasında farklıdır. 18'inci asır şairlerinden Şeyh Galib Türk-İslam anlayışının insana bakışını, şu beyitiyle anlamlı bir şekilde dile getiriyordu: Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen / Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen. (Kendine hoşça bak ki alemin özü sensin, evrenin gözbebeği olan insansın sen.) Yunus Emre "İlim ilim bilmektir/ ilim kendin bilmektir/ Sen kendini bilmezsen/ bu nice okumaktır" mısralarıyla "kendini bilme" konusuna çok daha derin anlamlar katıyordu. Peygamberimiz "Kendini bilen, rabbini bilir" hadisiyle insanı iç dünyasına yönelmeye çağırmaktadır. Türk - İslam düşüncesinde önemli olan insanın iç dünyasıdır. Türk - İslam edebiyatında şairler saray halkı arasında yaşamaz. Şiirlerini okuduktan sonra tekrar kendi gönüllerine çekilirler. Çünkü onların anlayışına göre bir viranede oturmak, bir sarayda oturmaktan daha iyidir. Türk-İslam felsefesinde 'gönül'e büyük önem verilir. Gönül, hatır ve duygu kaynağı yürektir. İslam, insana gönül sahibi olmanın yollarını gösterir. Gönül adamı, açık ve iyi yürekli, hoşgörülü, güvenilir ve iyiliksever bir kimsedir. Gönül kelimesinden, sayılmayacak kadar çok kelime türetilmiştir. "Gönül adamı", "gönül penceresi", "gönül yıkma", "gönül borcu", "gönül birliği (duygusal ortaklık)", "gönül almak", "gönlü gözü açılmak" gibi.

MANEVİ KABE: GÖNÜL
Sufiler'e göre, Kabe nasıl bütün Müslümanlar'ın maddesel Beytullah'ı ise, gönül de Sufiler'in manevi Seytullahı'dır. Bu sebeple Sufiler gönlü her türlü olumsuz duygudan arındırmaya çalışırlar. Bütün Sufiler gerçeğe ulaşmada gönle, akıl ve duyulardan daha çok önem verirler. Bu bakımdan tasavvufta kendini bilme; gönlü arındırma, temizleme, parlatma ve onu Allah'a açma konularını da kapsar. Kuran'ın Kerim "Biz adem oğullarını güzel rızklarla besledik ve onları yarattıklarımızın birçoğundan üstün kıldık (İsra, 17/ 71)", ayetiyle insanın üstünlüğünü vurguluyor. Bu sebeple insan, üstün varlık olan kendini tanımak zorunda. İnsanoğlu, İslam'ın sesine kulak vererek kendini bilmeye yöneldiği zaman, kendinin dünyada yüzüstü bırakılmadığını, bir kenara itilmediğini ve çaresiz bırakılmadığını iyi anlayacaktır. Yeter ki, iç sesini duysun ve kulaklarını o sese göre ayarlasın.

Adem Özbay

DİĞER GÜNAYDIN HABERLERİ
 Liseliler bozuk Türkçe'yi fotoğrafladı
 Bayram'ın tadına varılacak 5 belde
 Sokaktan topladığı taşlara hayat veriyor
 Bu filmi çekeceğim ve bazıları fena utanacak
 Çiçek sizden, lokum 444Çiçek'ten
 Tiyatro Kedi'de müzikli çarşamba!
 Adanalı öğrenciler AB'ye hazırlanıyor
 "Bir mektup yazdım hayatım değişti"
 Programıyla tüm yaratacılığını gösterdi '
 Öfke, öfkenin mayası
 Her eve lazım
 Türkiye'de film müziği yapamıyorlar
EMEL MÜFTÜOĞLU
Ben bir küçük obezim!
Evet, bazen bir şeye söz veriyorum...
GÜLSE BİRSEL
Zeka ne işe yarar?
Evliliğinin daha üçüncü yılında...
AYŞE TÜTER
Ramazan sofrası
Ekmek tatlısı
125 gram...
Kalsiyum zayıflatır
Kalsiyum zayıflatır
Yapılan araştırmalara göre kadınlar için son derece önemli olan...
Beyin damarlarına 'şemsiyeli' koruma
Beyin damarlarına 'şemsiyeli' koruma
Beyin krizinde son teknoloji... Geleneksel yöntemlerin yanı sıra son...
Ünlüler Milano'yu ikinci adresleri yaptı
Ünlüler Milano'yu ikinci adresleri yaptı
Milano resmen küçük İstanbul oldu. Hemen her hafta sonu bu moda...
Ünlüler gizli numaraya savaş açtı
Ünlüler gizli numaraya savaş açtı
Hayatımızın vazgeçilmez ihtiyaçlarından biri olan cep telefonları,...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.