* Beyaz eşyada krizin yaraları kapandı mı? 2000 yılında iç pazar 3.9 milyon adet civarındaydı. 2001'de yüzde 38 küçüldü ve 2.4 milyonla kapandı. Şok geçirdik tabii. İthalat yüzde 51 düştü. Yerli üretici çok akıllıca davrandı. İç pazardaki zararını ihracata yönelerek minimuma indirdi. Çok kârlı olmayabilir ama damping yaparak stokları erittiler. Fabrikalar çalışmaya devam etti. Bu nedenle kriz yabancı markaları çok daha fazla etkiledi. Geçen sene 3 milyonu bulduk ama hâlâ 2000'e yetişemedik.
* Bu yılın rakamlarına baktığınızda ne görüyorsunuz? İç satışlar geçen seneye oranla yüzde 71 arttı. Dürüst davranmak gerekirse böyle bir artışı beklemiyorduk. Fakat basit bir matematik yapıp ilk dört aylık rakamı üçle çarparsak, toplam satışlar 4 milyonu bulur. Bu da başladığımız yere, 2000 yılına geri döndük demektir. Ama fiyatlar yılbaşından beri artmadı. İnanılmaz, hatta mümkün olmayan ve kimsenin altından kalkamayacağı kadar düştü. Şu anda fiyatlar geçen yılsonundan yüzde 20-30 aşağıda.
* Piyasayı arz ve talep oluşturduğuna ve talep de olduğuna göre fiyatlar neden bu kadar aşağıda? Şu anda uzun zamandır pazar lideri olan Koç Grubu ile liderlik konusunda hırsla çalışan Vestel arasında bir savaş var. Karşılıklı silahlar ateşleniyor ve kurşunu yiyen biz ortadakiler oluyor. Biz de pazardaki bu iki devin savaşından en az etkilenmek için çabalıyoruz. Doğal olarak fiyatları iki büyük rakibe uydurmak zorundayız. Tabii pazar yüzde 70 büyüdüğü için firmalar kaybettikleri kârlılığı sürümden kazanarak kapatma şansına sahip. Koç veya Vestel için Türkiye pazarına ucuz ürün vermek çok da sorun değil. Çünkü ihracatları var.