kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Bir zamanlama şaheseri

Ülkemizde kadına yönelik şiddetin yaygınlığı, inkar edilmez bir gerçek. Ancak yine de Uluslararası Af Örgütü'nün "Türkiye'de aile içi şiddet" konulu raporuna itirazımız var.
Hem içeriğine, hem de stratejisine. Kadın haklarını, eşitliği var gücüyle savunan ve bunu birçok yazısıyla gösteren biri olarak, eleştirilerimizin yanlış anlaşılmayacağını umuyoruz.
Önce içerikten başlayalım. Rapor "Dünyada kadına şiddete hayır" günü nedeniyle yayınlandı ama nedense yalnızca Türkiye'ye odaklandı. Diğer ülkelerde kadına şiddetin boyutları "Kuzey ülkelerinde de ensest ilişkiler yaygın" gibi kuru bir cümleyle geçiştirildi, o kadar.
İyi işler gözardı
Raporda bir yandan şiddetin boyutları konusunda fikir edinmeyi sağlayacak verilerin yokluğundan yakınıldı, hem de "Yüzbinlerce, hatta milyonlarca kadın", "Türk kadınlarının en az üçte biri ile yarısı arasındaki bölümü" gibi ucu açık, olumsuzlu- ğu pekiştirme amaçlı genellemelere başvuruldu.
Bir başka eksik: Po- listen hükümete kadar tüm birimlerin şiddet kurbanı kadınlara yeterli koruma sağlamamasından, kız çocuklarının okula gönderilmemesine kadar her konuda eleştiri sıralandı ama bu alandaki olumlu gelişmeler gözardı edildi. Ne Medeni Kanun'la kadınlara sağlanan yeni haklardan söz edildi, ne kadınerkek eşitliğini Anayasa şemsiyesine alan düzenlemeden, ne Yargıtay'ın namus cinayetinde ceza indirimini kaldıran içtihat kararından, ne Meclis'teki yeni Türk Ceza Kanunu hükümlerinden, ne de başarıyla sürdürülen "Haydi kızlar okula" kampanyasından...
Tencere dibin kara
İnsana en çok koyan da Türkiye'de "Şiddet kültürü" olduğunu söylemesi. Buyurun size Avrupa'dan örnekler, bakalım oralarda ne kültürü varmış...
Fransa'da 2 milyonu aşkın kadın aile içi şiddetle karşılaşıyor. Her yıl en az 400 kadın, koca dayağından ölüyor. (Fransız devlet televizyonu TF1'in 1999'da yayınladığı "Droit de Savoir" programından)
Sadece Paris ve banliyösünde 1990-1999 yılları arasında ölümleri kuşkulu 652 kadından yarısının eşi veya birlikte yaşadığı erkeğin kurbanı olduğu belirlendi. (Sağlık Bakanlığı'nın 2001 Şubat'ında açıkladığı "Henrion Raporu"ndan)
İspanya'da 2 milyon kadın hayat arkadaşlarınca dövülüyor. Bu dayaklarda 2002'de 52, geçen yıl 70-96
arası, bu yılın ilk 4 ayında 17 kadın öldü. (Ayrılmış ve Boşanmış Kadınlar Dernekleri Federasyonu raporu)
İspanya'da bu sorun öylesine deh- şet verici boyutlara ulaştı ki, yeni Başbakan Jose Luis Rodriguez Zapatero'nun ilk iki kararından biri kadına şiddete karşı verilen cezaları artıran yasal düzenleme hazırlamak oldu (Diğer öncelikli kararı Irak'taki İspanyol askerlerinin çekilmesi...)
Bir de kıta genelinden örnek verelim: Avrupa'da 16-44 yaş arası kadınların ölüm nedenlerinde aile içi şiddet ilk sıraya yükseldi. (Avrupa Konseyi'nin 2002 raporu)
Avrupa'ya yeni sakız
Gelelim Uluslararası Af Örgütü'nün stratejisine. Örgüt öyle bir zamanda bizi pilot ülke seçiyor ki, "pes" dememek mümkün değil.
Türkiye'nin üyelik kararının verilece- ği yılda, üstelik AB Parlamentosu seçimlerine iki hafta kala ve Türkiye'nin kampanyada ana malzeme yapıldığı sırada böyle bir raporun büyük gürültülerle açıklanması "rastlantı" olabilir mi?
Ey kadın kuruluşlarımız, sivil toplum örgütlerimiz, insan hakları derneklerimiz; elinizi vicdanınıza koyun, siz karar verin.
Ancak karar verirken, daha bir hafta önce, dünyadaki insan hakları ihlalleriyle ilgili raporundan ötürü birçok ülkenin Af Örgütü'nü "kasıtlı" ve "kötü niyetli" davranmakla suçladığını unutmayın.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Normandiya'dan Ege'ye   / 06-06-2004
 Kıyametin arefesinde   / 05-06-2004
 Bir zamanlama şaheseri   / 04-06-2004
 OPEC, El Kaide ve BOP   / 03-06-2004
 Haydi el ele reforma   / 02-06-2004
 Bir Alman'ın saatli bombası   / 01-06-2004
 Derin bir konu   / 31-05-2004
 İmralı'dan giden emir   / 30-05-2004
 Vetoyla gelen fırsat   / 29-05-2004
 Kimler geldi, kimler geçti   / 28-05-2004
ERGUN BABAHAN
Bir aktörün ölümü
Ronald Reagan Amerika'nın son...
ERDAL ŞAFAK
Asimetrik Başkan
İnsana sanki çok uzaklarda kalmış bir...
AHMET HAKAN COŞKUN
Misyonerlik neden Serbest olmalıdır?
BİR:...
MEHMET BARLAS
"Basında rekabet" sağlıklıdır, "basında kavga"...
ÖMER ÇELİK
Sol: Toplumsal proje mi, iktidar projesi mi?
Sol...
ÖMER LÜTFİ METE
Çuvalın babası NATO
Ulusalcı eğilimleri belirgin...
REFİK DURBAŞ
Batı'nın duyarsızlığı...
Yıllardır İsrail...
SAVAŞ AY
Üniversitede skandal mı rezil bir tezgah...
Karar Hagi'nin
Karar Hagi'nin
Oyun kurucu olarak düşünülen Djalminha ve Gallardo arasında tercih...
Conceiçao tamam gibi
Conceiçao tamam gibi
Sarı-kırmızılılar, Real Madrid'in Brezilyalı oyuncusuyla prensipte...
TRT 'Sabah hayrola' dedi
TRT 'Sabah hayrola' dedi
TRT anadilde yayına Boşnakça ile başladı. ‘Sabah hayrola’ anonsuyla...
Müslüman-Hıristiyan aynı cenazede buluştu
Müslüman-Hıristiyan aynı cenazede buluştu
Mekke, Medine ve Kudüs'ten sonra dördüncü kutsal kent olarak görülen...
Bağdat Caddesi'nde cinayet gibi kaza
Bağdat Caddesi'nde cinayet gibi kaza
Üniversiteli alkollü genç, yarıştığı otomobili geçmek isterken yol...
Çok acil olmadıkça doktora gitmiyorlar
Çok acil olmadıkça doktora gitmiyorlar
Sayıları 3 bini bulan Eminönü işportacıları beş kişilik akademisyen...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.