Sağlık, deniz ve güneşten 6 kat fazla kazandırıyor
"Güneş için gelen günde 50 Euro, sağlık için gelen en az 300 Euro harcıyor" diyen Aydınlar, bu fırsatın değerlendirilmesi gerektiğini söylüyor.
Türkiye'de sağlık turizmi deyince akla kaplıcalar geliyor. Oysa son birkaç yıldır Avrupa'dan ciddi sayıda hasta, sağlığına kavuşmak için Türkiye'yi tercih ediyor. Acıbadem Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar'a göre, Türkiye sağlık konusundaki potansiyelini dünyaya duyurabilirse, güneş ve deniz turizminden çok daha fazla döviz girdisi sağlar. Bugünlerde ABD'li Harward Medical İnternational işbirliği ile İstanbul'da bir kanser araştırma hastanesi açmaya hazırlanan Aydınlar, Türkiye'nin sağlık potansiyeli konusunda oldukça iddialı: "Güneş ve deniz için gelen turist günde 50 Euro bırakıyor. Sağlık için gelenler ise 300 ile 800 Euro arasında para harcıyor. Sağlık turizminden yılda 20-25 milyar dolar döviz kazanmak çok da zor değil." Mehmet Ali Aydınlar ile yeni yatırımları ve Türkiye'nin sağlık hizmetlerindeki yerini konuştuk.
* Türkiye özel hastane cenneti oldu. Çok mu kârlı, yoksa denetim mi az? Bizim toplumda birisi bir işe girişince komşu da hemen aynı işi yapıyor. Sağlıkta da böyle oldu. Hastanecilik çok zor. Emek ve teknoloji yoğun bir iş. 24 saat yaşayan binalar. Hastanelerin her yıl 8 milyon dolar ortalama yenileme gideri var. Toplumun bilgi ve kültürü arttıkça daha iyi hizmet istiyor. Aslında özel sağlık hizmetlerinde yaşanan atağın bir sebebi de bu. Üstelik en iyi denetlenen özel hastanelerdir. Çünkü hepsinin ruhsatı var ve bu ruhsatı almak için Sağlık Bakanlığı'nın belirlediği asgari şartlara uymak gerekiyor. Oysa SSK, devlet ve üniversite hastanelerinin hiçbiri ruhsatlı değil. Yani onların asgari standartlara uyup uymadığını bilmiyoruz.
* Son dönemde Avrupalılar'ınsağlık için Türkiye'ye geldiğini duyuyoruz. Bu ne düzeyde? Acıbadem'den rnek vereyim. Her hafta Hollanda'dan 50 kişiyi göz ameliyatı için kabul ediyoruz. Bu ayda 200, yılda 2.400 kişi eder ki, sadece bizim kabul ettiğimiz hastalar bunlar. Türkiye, Avrupa ve bölgesinin tıp merkezi olabilir. Mesela 11 Eylül'den sonra Ortadoğu'dan Avrupa ve ABD'ye sağlık için gidenlerin sayısında ciddi azalma var. Bunları biz kazanabiliriz.
* Peki bu ihtiyacı kaldıracak potansiyelimiz var mı? İstanbul'da İngiltere'nin toplamından daha fazla MR var. Tedavi için 6 ay, MR için 1 ay beklemek gerekiyor. Ve ülke 35 bin hastasını yurtdışına tedaviye gönderiyor. Örneğin eximer laser 4-5 bin Euro Avrupa'da. Türkiye'de en pahalısı 800 dolar. Gözde çok ilerleme kaydettik. Avrupa'daki insanlar gelip burada ameliyat oluyor. 3-4 gün de tatil yapıyor. Oradakinin yarısı kadar para harcıyor. Türkiye turizmden yılda 12 milyar dolar kazanıyor. Kamuoyu ile birlikte iyi örgütlenebilirsek sağlık turizminden yılda 20-25 milyar dolar kazanabiliriz. Yetişmiş insan gücümüz de var. ABD'de 2 bine yakın Türk doktor var. Bunların çoğu yurda dönmek istiyor. Yeter ki iyi iş imkanları yaratabilelim.
* Eksiğimiz var mı? Hangi alanlarda daha iyiyiz? Kanser dışında hemen her türlü hastalıkta ciddi başarılar elde edecek kapasitemiz var. Bu nedenle kanser araştırmaları üzerine bir hastane kurmaya karar verdik. 30 milyon dolar harcadık. ABD'li Harward Medical ile işbirliği yaptık. Onların bilgi ve kültürünü buraya taşıdık. Nörolojik Bilimler ve Kanser Hastanesi olacak. Dünyada ilk defa 3 Tesla intraoperatif MR cihazını ameliyathanemize koyduk. Bu şu işe yarıyor: Beyin tümörü ameliyatından sonra, hasta ameliyathaneden çıkmadan hastalıklı bölgenin MR'ı çekiliyor. Ve tamamen temizlenip temizlenmediğine bakılıyor. Gerekirse anında müdahale ile hastalık tamamen temizleniyor. Böylece zaman içinde tekrarlama riski azalıyor.
* Yeni projeleriniz var mı? 5 milyon dolar harcayıp bir göz merkezi açtık. İstanbul'da 5 hastaneye ulaştık. Şimdi Anadolu'ya açılıyoruz. Bunun ilk adımını da Bursa'da attık. 200 yataklı bir hastane için çalışıyoruz.
* Türkiye'deki sosyal güvenlik sistemi nasıl düzelecek? Önce kendi insanımıza iyi sağlık hizmeti vermek gibi bir yükümlülüğümüz olmalı... Sorun genel sağlık sigortası ile çözülecek. Herkes primini bu sisteme yatıracak. Genel sağlık sigortası da özel sektörden hizmet satın alacak. Sigorta yetmediği zaman kişiler belli bir kısmını da cebinden karşılayacak. Zaten bunun için çalışmalar var.