|
|
'Kursla Alevi Dedesi olmaz tartışması' başladı
Öte yandan yeni bir polemik de başladı. Dedeliğin ancak babadan oğula geçtiğini ve sonradan alınacak bir eğitimle Alevi Dedesi olunamayacağını savunanlarla, bunun önemli olmadığını savunanlar karşı karşıya geldi. Alevi-Bektaşi Eğitim ve Kültür Vakfı Kurucu Başkanı Lütfi Kaleli, üniversitelerde yetişen gençlere ve yaşanan bilim çağına karşı dedelerin bilgili olması, bunun da eğitimle olabileceğini söyledi. Kursun var olan ihtiyaca öncülük ettiğini belirten Lütfi Kaleli, Alevi Dedeliği'nin bir kurum olduğunu, çağın koşullarına uyarak ayakta kalabilmesi ve çevresine ışık tutabilmesi için eğitimin esas olduğuna dikkat çekti. İsmini vermek istemeyen bir gazeteci ise şöyle konuştu: "Dedenin soydan olması önemli ancak artık Dede kalmadı. Bu kısır döngüyü kırmak zorunda olduğumuz için bu kurslara ihtiyaç duyuluyor. Dede çocuğu diye, Dede olabilecek diye bir şey yok." Dört ay önce de bünyelerinde bir Dedelik kursuna başlayan ve sadece 'Dede' soyundan gelenlere ders verilen Cem Vakfı Alevi İslam Din İşleri Başkanı Ali Rıza Uğurlu ise Dedeliğin soydan, mezhepten olduğunu belirterek, "Dedenin 'Dede' çocuğu olması gerek. Bu donanım da Dede çocuğuna verilerek, eğitilmesi gerekir. Günümüz şartlarını bunu etkilemez, değiştirmez" dedi. Göztepe Şahkulu Dergâhı'nın Veli Dedesi 67 yaşındaki Veli Akkol da dedeliğinin soyundan geldiğini belirterek, tartışmaya şu sözlerle katıldı: "Dedelik; insanı eğitip, kemale erişmesi için dürüstlük, güzellik, sevgi, barış ve insana saygı, diğer bir deyişle hümanizmi öğretir. Dedelik yaşla değil akıl, zeka ve toplum kabulüyle ilgilidir. Sıradan dedelik olmaz. Dedeliğini ölçüsü bilgidir."
|