kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Celik @ SABAH
 

Bir yol haritası olarak Türkiye

Türkiye'nin komşularıyla ilişkisi, sadece Türkiye'nin ilişkisi olmanın çok ötesinde bir anlama sahiptir. Türkiye dünyanın pek çok ülkesine göre komşularıyla yaptığı ticaret bakımından yeterli potansiyele kavuşamamıştır. Dünyada pek çok ülke, özellikle de gelişmiş demokrasiler, komşularıyla ilişkilerinde büyük bir ticari potansiyele sahiptirler. Ticaret, "siyasetin ve stratejinin geometrisi"ne de köklü etkiler yapmıştır, yapmaktadır.

***

Stratejik ilişkilerin lojistiği ticaret üzerinden daha kolay kurulmaktadır. Bir bakıma ticari ilişkilerin çok güçlü olması, ilişkilerdeki sertlikleri önleyen, muhtemel krizleri ortaya çıkmadan çözüm düzleminde konumlandıran bir stratejik işlev üretmektedir. Ticaret; siyasi ve askeri gücü destekleyen en önemli unsur olarak stratejik bir kavramdır artık... Türkiye'nin komşularıyla olan ticareti, bu bakımlardan sadece ekonomik bir faaliyet değil, stratejik bir gerekliliktir de. Öte yandan demokrasi ve şeffaf yönetim tartışmalarının dünyayı en çok etkilediği bir zaman tünelinde, Türkiye'nin demokratik ve laik düzeninin, çevresindeki ülkeler için bir model ve "yol haritası" olma gibi bir işlevi vardır.

***

Laikliğin olmadığı ülkelerin iç kutuplaşmalardan ve antidemokratik uygulamalardan kurtulamadığı, en çok çevremizdeki ülkelerde görülmektedir. Laikliğin bir "toplumsal barış ve bir arada yaşama yöntemi" olduğu kadar, bir "stratejik kuvvet" olduğu böylece açığa çıkmaktadır... Türkiye'nin komşularıyla ticaret temelinde gerçekleştireceği daha yoğun "sıcak temas", demokratikleşme ve çağdaş siyasi modele kavuşma konusunda bu ülkelerin "iç dinamikleriyle" ve "doğal" biçimde ilerlemelerini sağlayacaktır. Uluslararası düzenin antidemokratik yönetimlerden kaynaklanan krizleri çözme konusundaki "modelsizliği" Irak konusunda son derece belirgin biçimde görüldü.

***

Bir yandan demokrasi diyen AB'nin anti-demokratik düzenler karşısında "seyirci" olmayı aşamaması, öte yandan ABD'nin demokrasiyi getirmek için şiddete başvurması, bölge halkları ile demokrasi arasında psikolojik ve siyasi mesafelerin doğmasına ve çağdaş devlet düzeniyle fay kırıklarının derinleşmesine yol açma gibi büyük bir riski hala beslemektedir. Bu noktada demokrasi ve çağdaş devlet düzeni lehine bir hareketlilik gerçekleştirmek için, bölge ülkelerinin iç dinamiklerinin doğal bir şekilde işlemesine dönük yaklaşımlar üretmek gerekir. Türkiye'nin başından beri, bir kanadı bu sorunlu coğrafyaya ait bir ülke olarak geliştirdiği siyasi modeli, bölgede yaşanan acı tecrübelerden sonra daha iyi kavranacaktır, kavranmaktadır. Demokrasi ve laiklik gibi modelinin temel dinamikleri yoluyla, bölge ülkelerinin içine düştüğü kısır tartışmaların dışında duran ve petrolü olmamasına rağmen "zenginlik" üreten Türkiye, tam da bu zorlu zaman tünelinde, bölge ülkeleri için bir "yol haritası" haline gelmiştir.

***

Türkiye'nin AB'yle ilişkilerinin, bölge için "nefes borusu" işlevi göreceği de bu noktada çok açık görülmekte ve ifade edilmektedir. Türkiye'nin kendi "yol haritası"nın net bir siyasi modele ve çağdaş siyasi değerleri uygulama yönünde bir yörüngeye oturması, bizzat Türkiye'yi bölge ülkeleri için bir "yol haritası" haline getirmiştir. Türkiye'nin komşularıyla ticaret temelinde diyaloga açık olması, son zamanlarda sorunlu komşularının bunu kavrayan mesajlar vermeleri, Türkiye'nin ve bölgenin yararına olduğundan çok daha fazla, "dünya düzeninin demokratikleşme ve şeffaflık talebinin lehine" bir gelişmedir.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Muhafazakârlık ve demokratlık   / 11-01-2004
 Jeo-politik ve siyasi değer üretimi   / 09-01-2004
 Bir yol haritası olarak Türkiye   / 07-01-2004
 Jeo-politik mirasyediliği ve yönsüz değişimciliği aşmak...   / 05-01-2004
 Denge, ahenk, hayat...   / 04-01-2004
 Kendisi kalmak, dünyalı olmak...   / 02-01-2004
 Kendini aşmayı öğrenmek   / 31-12-2003
 Toplumsal akılla barışmak...   / 29-12-2003
 Irak ve tarihin sonu (II)   / 28-12-2003
 Irak ve tarihin sonu (I)   / 26-12-2003
ERGUN BABAHAN
CHP'ye düşen görev
CHP içinde, taşralı, dar görüşlü...
ERDAL ŞAFAK
AB'nin bam teli
AB Komisyonu Başkanı Romano Prodi, bu...
ÖMER LÜTFİ METE
TOBB'u taca atmayalım
Dün 2004 yılından beklentilerini...
REFİK DURBAŞ
Azmin zaferi...
BURGAZADA'DA 6 Ekim 2003'te çıkan...
SAVAŞ AY
İşe karışmayan MİT'le JİTEM kaldı!
ANNEM canlı yayına...
İŞTE YENİ CİMBOM
İŞTE YENİ CİMBOM
G.Saray'da yeni yapılanma sisteme de yansıyacak. 4-4-2'den vazgeçecek...
O günleri unutamam
O günleri unutamam
Rumen çalıştırıcı: "Benim için imzanın önemi yok. Mutlu olmadığım...
İlk hedef 1 Mayıs'a kadar Annan çözümü
İlk hedef 1 Mayıs'a kadar Annan çözümü
KKTC'de yeni hükümet için DP'yle anlaştıklarını açıklayan CTP lideri...
Gül, Washington ve Tahran arasında arabuluculuk önerdi
Gül, Washington ve Tahran arasında arabuluculuk önerdi
İRAN ve ABD arasında Bem depremiyle başlayan yakınlaşma...
Örümcek ağlarına kimler takılmaz?..
Örümcek ağlarına kimler takılmaz?..
Toplumsal kimliğimize sinmiş iki yüzlülük ve çifte standartçılık bu...
Doğum gününde yasını da tutuyor
Doğum gününde yasını da tutuyor
Caner, Sutopu Milli Takımı'nın yıldız oyuncusuydu. Burslu gittiği...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Astroloji | Magazin | Sağlık |
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.