kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ergun Babahan @ SABAH
 

CHP'ye düşen görev

CHP içinde, taşralı, dar görüşlü kadrolar kadar, Batı ve Avrupa ile bütünlük, daha fazla demokrasi ve özgürlük isteyen kadrolar da vardır. Bu insanların parti içinde daha fazla aktif olma zamanı gelmektedir. Ülkemizin bu kritik dönüm noktasında CHP'nin muhafazakârlığı AK Parti'ye bırakıp sosyal demokratlığa sahip çıkması gerekir.

Türkiye tarihinin kritik bir dönemecine giriyor. 2004'ün geri kalan 351 günü, bizim ve çocuklarımızın nasıl bir dünyada yaşayacağını belirleyecek bir süreç olacak. Bu yıl içinde atacağımız adımlar ve yapacağımız tercihler sonucu ya kendi içimize hapsolmuş bir alanı veya Avrupa ile bütünleşme çizgisini seçeceğiz. Avrupa Birliği, kendi içindeki bölünme ve kavgalara rağmen, hâlâ Türkiye için tarihi bir dönemeç noktası. Türkiye, Avrupa Birliği'ne adım atarak sadece tarihi bir projeye katılmayacak, ayrıca yönetim biçimi olarak liberalizmi seçerek yaşam kalitesini birkaç adım yükseltecek. Bu değişim elbette mevcut durumda sağlamış oldukları güç ve pozisyonları kaybedecek olanlar açısından rahatsızlık verici bir durum. Bu yüzden önümüzdeki yıl şiddeti gittikçe artan mevzi koruma savaşlarına tanık olmamız kaçınılmaz görülüyor. Önümüzdeki yerel seçimden AK Parti'nin güçlenerek çıkması statükocu cephenin sinirlerini daha fazla bozacak ve gerilimi tırmandırıcı girişimlerin sayısı artacaktır. Aslında tartıştığımız, Kıbrıs'ta çözümün ne yolla olacağı, MGK'da sivil-asker sayısı değildir. Sanayileşme hızı artan, dünya ticareti ile giderek daha fazla bütünleşen Türkiye'nin yeni aktörlerinin bu ülkenin yönetiminde söz sahibi olup olamayacaklarıdır. Muhafazakâr veya taşralı deyin, Türkiye'nin yükselen yeni bir girişimci sınıfı var ve bu sınıf, artık bir grup bürokratın bütün ülkenin kaderi hakkında karar vermesini istemiyor. Türkiye'de Avrupa Birliği projesi altında açıkça bir yönetim kavgası da yaşanıyor. Bu kritik noktada CHP'ye çok özel görev düşüyor. Parlamentoda ciddi bir ağırlığı bulunan, Türkiye'nin siyasi tarihinin tüm hafızasını taşıyan CHP'nin bu dönemde takınacağı tavır, siyasi atmosfer kadar ülkenin kaderini de belirleyecektir. Türkiye, 1950'den bu yana Soğuk Savaş'ın etkisiyle özgürlükleri dar anlamda yorumlayan, sınıfsal olarak köylülüğe dayanan merkez sağ iktidarlar tarafından yönetilmiştir. Ancak Türkiye'nin içinde bulunduğu kurum ve kurulları belirleyen asıl unsur, yaklaşık 10'ar yıl arayla yinelenen askeri müdahaleler olmuştur. Türkiye'nin anayasaları, temel kurumları ve kurulları bu müdahaleler sonucu biçimlenmiştir. Bu nedenle de, sivil toplum alanını kısıtlayan, kamunun günlük yaşama müdahalesini öngören kural ve kurumlar zinciri ortaya çıkmıştır. Yola ortanın solu olarak çıkıp sosyal demokratlıkta karar kılan bir partinin, bu kural ve kurumlara sonuna kadar sahip çıkması absürd bir durumdur. CHP, sosyal demokrat kimliğinde gerçekten samimiyse, bu kural ve kurumların daha demokratik yönde değişmesi için mücadele vermek durumundadır. CHP'nin değişim ve reform programının arkasında durması, bu programın içinde yer alması, toplumun kimi kesimlerinin hâlâ kafasında olan soruları da giderici bir etki yapacaktır. CHP içinde, taşralı, dar görüşlü kadrolar kadar, Batı ve Avrupa ile bütünlük, daha fazla demokrasi ve özgürlük isteyen kadrolar da vardır. Bu insanların parti içinde daha fazla aktif olma zamanı gelmektedir. Ülkemizin bu kritik dönüm noktasında CHP'nin muhafazakârlığı AK Parti'ye bırakıp sosyal demokratlığa sahip çıkması gerekir. CHP, siciline önemli bir not düşmek üzeredir. Bu noktada ya statükocularla işbirliği yapıp Türkiye'nin önünü kesme girişimlerine destek verecektir ya da gerçekten sosyal demokratlıkta karar kılacaktır. Karar sadece CHP'yi değil, hepimizin geleceğini belirleyecektir.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 SABAH'a güven   / 05-01-2004
 AK Parti'nin eksiği   / 22-12-2003
 Terör, ekonomi ve Kur’an kursları   / 08-12-2003
ERGUN BABAHAN
CHP'ye düşen görev
CHP içinde, taşralı, dar görüşlü...
ERDAL ŞAFAK
AB'nin bam teli
AB Komisyonu Başkanı Romano Prodi, bu...
ÖMER LÜTFİ METE
TOBB'u taca atmayalım
Dün 2004 yılından beklentilerini...
REFİK DURBAŞ
Azmin zaferi...
BURGAZADA'DA 6 Ekim 2003'te çıkan...
SAVAŞ AY
İşe karışmayan MİT'le JİTEM kaldı!
ANNEM canlı yayına...
İŞTE YENİ CİMBOM
İŞTE YENİ CİMBOM
G.Saray'da yeni yapılanma sisteme de yansıyacak. 4-4-2'den vazgeçecek...
O günleri unutamam
O günleri unutamam
Rumen çalıştırıcı: "Benim için imzanın önemi yok. Mutlu olmadığım...
İlk hedef 1 Mayıs'a kadar Annan çözümü
İlk hedef 1 Mayıs'a kadar Annan çözümü
KKTC'de yeni hükümet için DP'yle anlaştıklarını açıklayan CTP lideri...
Gül, Washington ve Tahran arasında arabuluculuk önerdi
Gül, Washington ve Tahran arasında arabuluculuk önerdi
İRAN ve ABD arasında Bem depremiyle başlayan yakınlaşma...
Örümcek ağlarına kimler takılmaz?..
Örümcek ağlarına kimler takılmaz?..
Toplumsal kimliğimize sinmiş iki yüzlülük ve çifte standartçılık bu...
Doğum gününde yasını da tutuyor
Doğum gününde yasını da tutuyor
Caner, Sutopu Milli Takımı'nın yıldız oyuncusuydu. Burslu gittiği...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Astroloji | Magazin | Sağlık |
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.