* Kendinizi bildiğinizden beri sahnede misiniz?
14 yaşında sahneye çıkmaya başladım. Altın plak ödülünü alan ilk besteciyim. 1958 yılıydı. "Kader Böyleymiş Ne Söylesem Boş" adlı bestemi Sevim Tanyürek yorumladı. Şarkı meşhur oldu. Ben de tanındım. İlk bestemdi.
* Yıllarca Müzeyyen Senar ile aynı sahneyi paylaşmışsınız.
Flaş isimdi. Çok hovardadır. Sağı solu belli olmaz. Her şeyi insanın yüzüne söyler. Pervasızdır.
* Hep birlikte olduğunuz arkadaşlarınız var, Ercüment Batanay, Mustafa Kandıralı...
Bizim gibi eski adamları hâlâ çağıranlar sadece Mezeyyen Hanım ile Bülent Ersoy'dur. Bülent Hanım bir program için aradı. "Eskileri topla gel" dedi. 6 kişi buldum. "Ayol bu kadar mı?" diye sordu. "Öbürlerine Zincirlikuyu'dan izin alamadım" dedim.
* Herkes nostalji kasetleri çıkarıyor. Eskiye nur mu yağıyor?
Yeni şarkılar kalmıyor hafızalarda. Bir de herkes her şeyi iyi yapamaz. Örneğin Selahattin Pınar büyük bestekardır, tamburu kifayetsizdir. Hakkı Derman çok iyi kemanisttir ama bestesi yoktur. Bunlar ayrı şeyler. Mehmet Ayar mükemmel oyun havası çalardı ama sanatçıya refakat edemezdi.
* Zennube şarkısı yıllar sonra Atilla Taş tarafından yorumlandı...
Bu beni de şaşırttı.
* Neden?
Öylesine yapmıştım... Zennube adlı bir kadın için.
* Kimdi bu kadın?
Dansözdü. Çok güzeldi. Çok hayranları vardı. Ben ona aşık oldum. Geldi geldi o da beni buldu. Büyük aşk yaşadık. O oynasın diye besteyi yapmıştım. Sonra şarkı çok tuttu. Oysa ben yalnızca beni daha çok sevsin istemiştim. Gerçekten de beni çok sevdi.
* Bu aşkın sonu nasıl oldu?
Karım bizi bastırdı. Az kalsın hapse girecektim. Korkunçtu. Her aşk gibi bitti, tükendi.
* Siz çok mu aşık olursunuz?
Çok aşık oldum. Aşklar bitiyor. Aşklar tükenmese herkes kara sevdadan gider.
* Kaç kez evlendiniz?
6 kez.