kapat
18.12.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 İSTANBUL
 NET YORUM
 HYDEPARK
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
Sabancı'nın gözyaşları

Sakıp Sabancı'ya "çok mu duygulandınız" diye sorduk... "Hem de nasıl" dedi... "Ağladım... Hüngür hüngür ağladım."

"Geçenlerde" İstanbul'da, Mustafa Özkan'ın evindeydik.

"Davetlilerden" Deniz Baykal gelmişti.

Sabancı gelmişti.

TÜSİAD Başkanı Tuncay Özilhan gelmişti.

Yemeğe geçilmesi için "diğer davetlilerin gelmesi" bekleniyordu.

Bu sırada aklımıza, bir kitapta okuduğumuz (100. Yaşında Celal Bayar'a Armağan-Tercüman Yayını-1982) bir olay geldi.

Sabancı'nın "ağladığı olay."

***
Sene 1952.

Dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Adana'ya gider.

"Erciyes Tesisleri"nde, Bayar'a bir yemek verilir.

Tesisin sahibi, bir ara, Bayar'a yaklaşır:

- Efendim ben Hacı Ömer... Burayı ben yaptım... Memnun kaldınız mı?

- Hacı ağa... Tesis güzel olmuş... Başka şeyler de yapamaz mısın?

- Ne gibi şeyler efendim?

- Ben Nazilli'de basma fabrikası yaptım... Gel, sen de buraya bir fabrika yap... Pamuğu işle... Çukurova'nın kızlarını giydir.

- Sayın Cumhurbaşkanım... Yaparım ama...

- Ama... Ne?

- Bana yardım ederseniz yaparım.

- Ne istiyorsun?.. Para mı?

- Hayır.

- Söyle... İsteğin nedir?

- Sümerbank'ta Fazlı Turgay diye biri varmış... Tekstil uzmanıymış... O bana yol gösterirse... Akıl verirse... Lokomotif olursa... Yaparım.

- Hacı ağa... İstediğin o olsun.

***
Sene 1956.

Cumhurbaşkanı Bayar yine Adana'ya gider. "Bossa Tesisleri"nin, kurdelasını kesmeye.

Ve "kürsüye" çıkar.

"Konuşmasını" yapar.

Sonra da, "Bossa'nın sahibine" döner:

- Hacı Ömer... Ben sana "basma fabrikası kur" dedim... "Çukurova'nın kızlarına çeyiz doku" dedim... "Çukurova'nın gençlerine iş imkânı yarat" dedim... Beni dinledin... Bu fabrikayı kurdun... Teşekkür ederim... Allah sana uzun ömür versin... Böyle hayırlı bir iş yaptığın için, işsizlere iş yarattığın için Allah benim ömrümden alsın, sana versin.

***
Sakıp Sabancı o zaman "19 yaşında bir genç."

Cumhurbaşkanı'nın "kürsüde, babası için söylediklerini" duyunca...

Başlar ağlamaya.

***
Biz "bu olayı" anlatınca...

Sakıp Bey "doğru" dedi.

- Çok mu duygulanmışsınız Sayın Sabancı?

- Aradan neredeyse yarım asır geçti, şimdi yine duygulandım... Yine ağlayabilirim.

***
Sakıp Sabancı:

- Kim duygulanmaz?.. Kim ağlamaz?.. Koskoca Cumhurbaşkanı, benim hamal babama diyor ki... Hacı Ömer... Madem ki sen Adana'nın işsiz gencine iş imkânı yarattın... Allah benim ömrümden alsın, sana versin... Bir Cumhurbaşkanı, hamal Hacı Ömer'e böyle diyor... Kendimi tutamadım... Hüngür hüngür ağladım.

***
Sabancı heyecanlandı.

Ayağa kalktı.

Başladı bağırmaya:

- Bugün de iyi bir yönetim gelsin. Bize para, pul falan vermesin... Sadece teşvik etsin... "Haydi... Yapın" desin... Vallahi babam hamal Hacı Ömer'den geri kalmam... Kolları sıvarım... Ama o yönetim nerede?

***
Aradan bir süre geçti...

Sabancı yine heyecanlandı.

Yine, başladı bağırmaya:

- Genç adam geliyor... Diyor ki... "Beyim, elini ayağını öpeyim, bana bir iş ver." Adam, ayağıma kapanıyor... Ama iş yok ki veresin.

Ve "son sözünü" söyledi:

- Bir yönetim olacak... Bize şevk verecek... Biz de genç adama diyeceğiz ki... Ayağa kalk... Al sana iş.



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır