kapat

19.08.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
En erkeni 30 yılda
Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Işıkara, söylentileri yalanladı ve aynı şiddette bir depremin enaz 30 yıl sonra olacağını açıkladı

Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, merkez üssü İzmit'te meydana gelen şiddetli depremin aynı bölgede tekrar olma ihtimalinin en az 30 yıl gibi bir süre alacağını söyledi. Prof. Dr. Işıkara, bölgede "72 saat içerisinde tekrar büyük bir deprem olacağı" şeklindeki iddiaları "kehanet" olarak nitelendirdi. Yırtılan yerden bir daha aynı büyüklükte bir deprem olmasının mümkün olamayacağını ifade eden Prof. Dr. Işıkara, "Bu şiddetteki bir depremin aynı bölgede olma ihtimali en az 30 yıl gibi bir süre alır" dedi.

"CNN vermiş" söylentisi
Ancak yetkililerin "Artçı şoklar sürecek. Paniğe kapılmaya gerek yok. Ancak yine de evleri hasar görenlerin sokakta bulunmasında yarar var..." şeklindeki açıklamalarına rağmen, sokakta bekleyiş sürüyor. Dün çıkan bir söylenti yeniden panik yarattı. Söylenti şuydu: "CNN açıklamış. Deprem bölgesinde öncekinden daha şiddetli bir deprem olacakmış."

Kulaktan kulağa yayılan söylenti, sonunda "Belediyeler araçlarıyla sokağa çıkın anonsu yapmışlar" şekline dönüştü.

Ancak kimse ne belediyenin anonsunu duyan birine ne de CNN'in yayına doğrudaen tanık olana rastlayamadı.

Bazı televizyon kanalları da söylentinin haberini yapınca iş çığırından çıktı. Gerçi televizyon kanallarına telefonla canlı bağlantı yapan uzmanlar "deprem önceden bilinemez" sözünü tekrar tekrar dile getirdiyselerde kimsenin en azından şimdilik ikna olmaya niyeti yoktu. Çünkü bir kere 'korku dağları sarmış'tı. Vakitler geçti, bir kaç artçı şok daha oldu, hepsi hepsi o kadar.

Ölçüm kargaşası
Bu arada, şiddeti 6.8 olarak açıklanan, ancak ülkenin neredeyse yarısını sarsan, Marmara'yı yıkan depremin şiddetinin 7.4 olduğu dün bildirildi.

Depremin şiddeti ile ilgili spekülasyonlara yanıt veren Prof. Dr. Işıkara, "ABD'liler ile bizim tarafımızdan yapılan tüm ölçümler doğrudur. Çünkü farklı ölçüm metotları uygulanmıştır" dedi. Işıkara, önceki gün yaptığı açıklamalarda depremin şiddetinin 6.4 ile 9.0 arasında olduğunu söylediğini hatırlatarak, "Dün ihtiyatlıydık. Sarsıntının 7.0'nin üzerinde olduğunun farkındaydık. Sahra gözlemlerini bekledik" dedi. ABD'liler tarafından tespit edilen 7.8 şiddetinin "yüzey dalgaları" değerlendirilerek varıldığını kaydeden Işıkara, kendilerinin ise olaydan hemen sonra "süreye" göre değerlendirme yaparak depremin şiddetinin 6.7 olduğunu açıkladıklarını bildirdi. Işıkara, "saha gözlem" değerlendirmesinden sonra ise 7.4 olarak belirlediklerini belirtti.

Jeofizik Profesörü: "Deprem bağıra bağıra geldi"
9 EYLÜL Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsü Jeofizik Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Atilla Uluğ Kuzey Anadolu Fay hattı üzerinde bulunan İzmit merkezli bir depremin olacağının yıllar öncesinden bilindiğini, depremin bağıra bağıra geldiğini söyledi. Uluğ bölgede yıllar öncesinden yerleştirilen modern cihazların mutlaka birkaç gün ya da en azından 5-10 saat öncesinden yerküredeki hareketlenmeyi belirlemiş olduğunu ancak, yetkililerin halkı paniğe sokmamak için hareketlenmeyi bildirmemiş olabileceğini de öne sürdü. TÜBİTAK ile Almanya'nın aynı görevi gören kurumu DFG kurumunun, buradaki depremin önceden belirlenmesi için bir proje başlattığını, İTÜ, 9 Eylül ve Frankfurt üniversitelerinin de katıldığını anlatan Uluğ, "Dünyanın en iyi ölçüm cihazları bu bölgeye yerleştirildi. Trilyonlar harcandı" dedi. Kendisinin de bu projede 1984-86 arasında çalıştığını anlatan Uluğ, .Adapazarı, İzmit ve çevresine yerleştirilen cihazların hâlâ orada çalıştığını ve bu cihazların depremi birkaç gün önceden, en azından birkaç saat önceden mutlaka belirlemiş olacağını iddia etti. Uluğ, Kandilli yetkililerinin "Deprem önceden tespit edilemez" sözlerinin zamanı belirleme konusunda olduğunu belirtti ama, uyarılara göre önlem alınması gerektiğini savundu.

Mustafa YILMAZ-Mustafa HEPİKİZ


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır