kapat

17.07.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Reform uzlaşmayı bekliyor
Sosyal güvenlik yasa tasarısı hem işçi hem işveren kesimi tarafından eleştirilirken, uzmanlar reformun mutlaka uzlaşma sağlanarak çıkarılması gerektiğine işaret ediyorlar.

ÇALIŞANLAR
Sosyal Güvenlik Yasa Tasarısı'na en büyük tepki doğal olarak işçi kesiminden geldi. Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral'in açıklamalarında da belirttiği gibi işçi kesimi 38 yaşında erken emekliliğe taraftar olmamakla beraber özellikle kademeli geçişin oldukça keskin yapısına karşı çıktı.

Sendikalar genel olarak yaş, kazanılmış haklar ve iş güvenliği ile ilgili yasaların çıkarılmamış olmasına itiraz ediyorlar. Buna karşın, tasarının kaçak işçilerin tespiti için konulan bildirim ile ilgili hükümlerini olumlu karşılıyorlar.

60 yaş sınırı Türkiye'nin sosyal koşullarına uymadığı iddiasıyla işçiler sokaklara döküldüler. Aslında sendikaların daha önceki hükümet döneminde üzerinde uzlaşmaya varılan 50-55 yaş ve yumuşak kademeli geçiş takvimine sıcak baktıkları biliniyor. Prim ödeme gün sayısının 8.300 güne çıkarılması da işci kesiminin tepkisine neden oluyor.

İşçi kesimi primlerin artırıldığı, emekli aylıklarının tasarı ile geriletildiğini savunurken, SSK'nın toplanan fonlarının değerlendirme şekline de karşı çıkıyorlar. İşçi kesiminin en fazla karşı çıktığı bölüm de kazanılmış hakların geri alınması konusunda olmuştu. İşçi kesimi işsizlik sigortasının iş güvenliğine ilişkin uygulamaların olmadığı ortamda fazla yararlı olmayacağını savunuyor.

Öte yandan işçi kesiminin sosyal güvenlik yasa tasarısına karşı eylemleri de sürüyor. İşçi ve memur sendikaları konfederasyonları ile bazı meslek örgütleri "Sosyal Güvenlik Reformu Yasa Tasarısı" ve memurlara yapılan maaş zamlarını protesto etmek için yarın Çağlayan Abide-i Hürriyet Meydanı'nda miting yapacak. Mitinge Türk-İş, Hak-İş, DİSK, KESK, Türkiye Kamu-Sen, Memur-Sen, Türkiye İşçi Emeklileri Cemiyeti, Tüm İşçi Emeklileri Derneği, Tüm Bağ-Kur Emeklileri Derneği, TMMOB, Türk Diş Hekimleri Birliği, Türk Eczacılar Birliği, Türk Tabipler Birliği, Türk Veteriner Hekimleri Birliği ve TÜRMOB katılacak.

Neler isteniyor?
60 yaşa itiraz ediliyor İstekler değişiyor (50-55)

Prim gün sayısının 8.300'e çıkarılmasına itiraz ediliyor

Kademeli geçişin yumuşaması isteniyor

İş güvencesi ile ilgili yasaların çıkarılması isteniyor

Prim oranlarının artırılmasına karşı çıkılıyor

İşsizlik sigortası fonun yönetimine karşı çıkılıyor

İŞVERENLER
Sosyal güvenlik reformu, işçi kesimini olduğu kadar işverenleri de rahatsız etti. İşveren kesimi tasarının işsizliği ve kaçak işçi çalıştırmayı artıracağı savunuluyor.

İşverenler işsizlik sigortasının yeni bir kara delik yaratacağını öne sürüyor. Hatta TİSK Başkan Refik Baydur söz konusu yasa tasarısının bir reform niteliği taşımadığını belirtiyor.

İşveren kesiminin yeni yasa tasarısına getirdiği en büyük eleştiri, işsizlik sigortası, primlerin yüksekliği ve prim ödeme gün sayısının fazlalaştırılması. İşveren kesimini işsizlik sigortası ile işveren ek yük getirildiğini savunurken, bunun yanında esnek çalışma koşullarının uygulanması için gerekli yasal düzenlemelerin yapılmamasından dert yanıyor. İşveren kesimi, prim miktarlarında düşüş beklerken, artırıma gidilmesini eleştiriyor ve kıdem ve ihbar tazminatında belli düzenlemeler yapılmasını istiyor. İşveren kesimi sosyal güvenlik kuruluşlarının topladığı fonların da değerlendirilme şekline de karşı çıkıyor. İşveren kesimi sosyal sigortanın finansmanına devletin prim ödeyerek daha fazla katkıda bulunmasını istiyor. İşveren kesimin SSK'nın sağlık ve sigortacılık hizmetlerinin birbirinden ayrılmasını istiyor.

İşveren kesimi 58-60 yaşa itiraz etmiyor. Bu düzenlemeyi olumlu karşılıyor. Ancak, prim miktarının yükseltilmesinin kaçak işçi çalıştırmayı özendireceğini iddia ediyor.

Öte yandan işveren kesimi çalışmadan bir gün önce işçinin bildirimde bulunma zorunluluğunun da deneme süresini ortadan kaldıracağını savunarak düzenlemelere de karşı çıkıyor.

TİSK Başkanı Refik Baydur, kaçak işçi çalıştıranlar arasında kendisinin de olduğunu açıkladı.Baydur, TBMM Sağlık ve Çalışma Komisyonu'nda Sosyal Güvenlik Reformu Kanun Tasarısı hakkındaki görüşlerini açıklarken, "Türkiye'de sigorta primleri yüksek. Ayrıca geç kalanların vermeleri gereken cezalar da çok ağır. Bu nedenle açıkca söylüyorum evimin hizmetlerinde çalışan insanı ben de sigortalı yapmadım." dedi.

Neler isteniyor?
8.300 gün sayısına itiraz ediliyor

İşsizlik sigortasına eleştiler getiriliyor

Prim oranlarının yükseltilmesine karşı çıkılıyor

Kıdem ve ihbar tazminatının da tartışılması isteniyor

Devletin sigortaya katkı sağlaması isteniyor

Bildirim yükümlülüğüne karşı çıkılıyor

UZMANLAR
Sosyal güvenlik yasasının ilgili iki tarafı dışında, konun uzmanları yasanın daha sonraki aşamada ele alınacak bölümleri için geç kalınabileceği endişesini dile getiriyorlar. Bunlardan en önemlisi de sosyal güvenlik kuruluşlarının toplanan paralarının nasıl değerlendirileceği.

Şu anda toplanan primler Ziraat Bankası'nda sıfır faizle yatırılıyor. Gerçi aktüeryal denge bozuk olduğu için açık veren kurumlara Hazine'den destek sağlanıyor. Ancak yine de SSK'nın bütçe kanunda yer alan bir madde ile topladığı primleri bir hafta içerisinde Ziraat Bankası'na yatırma yükümlülüğü bulunuyor.

Sosyal güvenlik kuruluşlarının özerk olması ve fonların değerlendirilme biçimi Bakan Okuyan'ın açıklamasına göre ikinci ve üçünce kademe düzenlemeler içerisinde bulunuyor. Oysa bu reformun içerisinde bu kuruluşların özerkliğinin sağlanması ve buna bağlı olarak fonların nasıl değerlendirileceği de düzenlenmesi gerektiği söyleniyor.

Bir kademe ileri gidildiğinde bu düzenlemelerde birlikte özel emeklilik fonlarına ilişkin kanuni altyapının hazırlanması gerekiyor. Bu aşamada SPK'nın devreye girmesi ve sermaye piyasası açısından düzenlemeleri tamamlaması ve bu tip fonlara ilişkin vergi muafiyetlerinin Maliye tarafından hazırlanması gerekiyor.

Bunun yanında uzmanlar özellikle geçiş döneminin keskinliğinin Türkiye'nin koşullarında sorun yaratabileceğini belirtiyorlar. Tasarının sosyal uzlaşma olmadan çıkarılmaya çalışılması ve aceleye getirilmesi de bir başka eleştiri konusunu oluşturuyor.

Tasarı da yer alan emekli maaşlarının TÜFE'ye bağlanmasının da eksiklik taşıdığı belirtiliyor. Çünkü TEFE, emeklilerin maaşlarını sadece enflasyondan korumaya yararken, milli gelirdeki artışa paralel refah payının olmaması da eleştiriliyor. Türkiye'de özellikle iş güvencesine ilişkin düzenlemelerin tam anlamıyla yapılmadan, sosyal güvenlik yasa tasarısının eksik kalacağı da vurgulanıyor.

Neler isteniyor?
Sosyal bir uzlaşmanın mutlaka oluşması gerekiyor

İs güvencesine ilişkin yasalar çıkarılmalı

Geçiş dönemi daha yumuşak hale getirilmeli

Fonlarının nasıl değerlendirileceği düzenlenmeli

Bu kuruluşların özerkliği sağlanmalı

Emekli maaşlarında refah payı da göz önüne alınmalı


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır