|
 |
 |
 |
Bir gol Yıldırım'dan bir gol de Daum'dan
Sezon başlarken Daum sürekli olarak yabancı kaleci konusunda açıklamalar yapıyordu.. "Volkan iyi ama çok genç ve yetersiz.. Yabancı kontenjanımızı boşaltıp yerine bir kaleci almalıyız" diyordu.. Daum'un gönderilmesi için rapor verdiği isim ise Aurelio'ydu.. Başkan Yıldırım, "Neden Aurelio?" diye sorunca, Daum şu yanıtı verdi: "Çünkü Hooijdonk'u siz tutuyorsunuz. Alex, Luciano, Nobre ve Fabiano bu takımın iskeleti olacak. Aurelio her açıdan başarılı ama kaleci daha önemli.." Başkan ısrarlıydı: "Hayır.. Aurelio kalacak.. İstersen yerli kaleci alalım!" Sonunda Aurelio takımda kalıyor ve lige genç kaleci Volkan'la başlıyordu Fenerbahçe.. Daum huzursuz olmuştu ama yönetimin kararına karşı çıkacak kadar güçlü değildi..
Ve Rüştü Dönüyor
Bu konuşmanın ardından lig başlıyor, ligle birlikte sorunlar da birlikte geliyordu.. Juventus'la oynanan hazırlık maçında 2 gol atan Pierre van Hooijdonk'un lige de fırtına gibi başlangıç yapması, hem yönetimi, hem Daum'u hem de Hollandalı yıldızı sakinleştirmişti.. Hooijdonk ligin ilk 5 maçında 5 gol atıyor ve takımının aldığı puanlarda önemli rol oynuyordu. Bu arada Şampiyonlar Ligi'ne de mutlu bir başlangıç yapıyordu sarı-lacivertli takım.. Sparta Prag 1-0'la geçilirken gol yine Hooijdonk'tan geliyordu.. Daum'un kaleci konusundaki ısrarlı çabası sonuç vermemiş ve Yıldırım 1-0 öne geçmişti.. Ama bu kez Rüştü alınmıştı.. Artık skor 1-1 beraberiydi.. Eylül ayının tartışma konusu Rüştü'nün Fenerbahçe'de ne kadar başarılı olabileceğiydi..
Kavgalar, Kavgalar...
Lige iyi bir başlangıç yapan Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi'ndeki ikinci maçında Manchester'dan tarihi bir skorla dönüyor ve 6-2 yeniliyordu.. Başkanla arasındaki sorunlara karşın transfer edilen Rüştü'nün kaleye gelen 7 şutta 6 gol yemesi büyük eleştiri alıyor, Fatih  ve Hooijdonk'u ilk on birde oynattığı için de Daum yerden yere vuruluyordu.. Bu arada Manchester maçını seyretmek üzere Old Trafford'a gelen Sadettin Saran'a bir taraftar, "Sen geleceğin Aziz Yıldırımısın" deyince, Saran ilginç bir yanıt veriyordu: "Allah korusun!.. Bırakın ben Saran olarak kalayım.." Manchester faciasından sonra Fenerbahçe'de ilginç şeyler yaşanmaya başlandı. Fatih Akyel için satılma kararı alındı.. Milli futbolcu kulislerde, "Hooijdonk varken bu takım başarılı olamaz. Sürekli Daum hakkında konuşuyor ve takımı karıştırıyor. Daum da yabancıları kolluyor ve gençlere hiç şans vermiyor" diyordu.. Hooijdonk ise Fatih'i idmanlarda çalışmamakla suçluyordu.. Sonuçta bu kavgayı kazanan Hooijdonk oldu, Fatih'le Fenerbahçe'nin yolları ayrıldı.. Savunmada Önder Turacı'ya yer vermeye başlayan Daum, Şampiyonlar Ligi'ndeki Lyon yenilgisine rağmen, ligde galibiyet serisine devam etti.
Kocaman Sesleri
Ligdeki ilk yenilgisini İnönü Stadı'nda Beşiktaş'a karşı alan Fenerbahçe'de, Daum yine hedefteki adamdı. Tuncay'ı yedek oturtması, Hooijdonk'u ilk on birde sahaya sürmesi ve maçta etkili bir futbol oynatamaması Alman teknik direktöre olan güveni azaltıyordu.. Bu yenilginin hemen sonrasında Lyon deplasmanında da 4-2'lik bir yenilgi alan Fenerbahçe'de Daum'un devre arasında yollanacağı konuşulmaya başlandı. Yerine Aykut Kocaman'ın veya Ersun Yanal'ın göreve getirileceği yönünde bilgiler alınıyor ama yönetim bu bilgileri doğrulamıyordu.
Nobre İpten Aldı
Daum'u kurtaran isim bir kez daha Nobre'ydi. Geçen sezonun ikinci devresinde Cruzeiro'dan transfer edilen Brezilyalı forvet, Sparta Prag maçında rakip savunmanın dengesini bozuyor ve atılan tek golün gelmesini sağlıyordu.. Fenerbahçe artık UEFA Kupası biletini avucunun içine almış ve en azından teselli ikramiyesini yakalamıştı..
Altan Tanrıkulu
 |
|
|
|
|
|
|
