|
|
|
|
''Kadınlar Sesimizi Duyun''
Tespit edildiği 1981 yılından bu yana 40 milyon kişinin yakalandığı, 29.6 milyon kişinin ölümüne neden olan AIDS, özellikle kadınları ve gençleri tehdit ediyor.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)'nün ''Kadınlar Sesimizi Duyun'' sloganıyla dünyada genelinde halkı bilinçlendirmeyi amaçladığı 1 Aralık Dünya AIDS Günü nedeniyle, Ankara AIDS Savaşım Derneği'nce, Gazi Hastanesi'nde basın toplantısı düzenlendi.
Toplantıda konuşan Dernek Başkanı Dilek Arman, DSÖ verilerine göre, tespit edildiği 1981 yılından bu yana 40 milyon kişinin yakalandığı ve 29.6 milyon kişinin ölümüne neden olan AIDS'in, özellikle kadınları ve gençleri tehdit ettiğini söyledi. Hastalığın, ayrım yapmaksızın kadın, erkek ve çocukları etkilediğini anlatan Arman, Türkiye'deki tablonun, özellikle gençler üzerine eğilinmesini gerekli kıldığını belirtti.
Türkiye'de bilinen olgu sayısının, Haziran 2004 itibariyle 1802, bilinmeyenlerle belki 10 bini bulacağını söyleyen Arman, ''Ancak önemli nokta bunların yüzde 76'sını 15-49 yaş arasındaki cinsel ve sosyal aktif kişilerin; yüzde 16'sını ise 15-25 yaş arası gençlerin oluşturması'' dedi. Etken olan HIV virüsünün, kan ürünlerinin verilmesi, organ aktarımı yoluyla veya gebe anneden bebeğine de bulaşabildiğini kaydeden Arman, ama bugün dünyadaki yayılımdan sorumlu olan başlıca bulaşma yollarının, kadın-erkek arasındaki cinsel ilişki ve damardan ilaç bağımlılığı, ortak enjektör kullanımı olduğunu ifade etti.
Arman, ''İlk cinsel ilişki yaşının 15'e, uyuşturucu kullanımı yaşının 11'e indiğini konuştuğumuz ve cinsel eğitimin söz konusu olmadığı ortamda gençlerimizin ne denli bir tehdit altında bulunduğu çok açık olarak görülmektedir'' diye konuştu. Dernek olarak gençlere AIDS'ten korunmak için ''Cinselliği Güvenli Yaşa'' ve ''Uyuşturucudan Uzak Dur'' sloganlarıyla seslendiklerini söyleyen Arman, şunları kaydetti: ''Çok önemli olan başlıca kişisel korunma yöntemlerini hatırlatırken; akılda tutulmalı ki günlük sosyal ilişkiler, çocuklarımızın ve gençlerimizin HIV/AIDS'i yaşayanlarla aynı sırada oturması, yanağını öpmesi, el ele tutuşması, sofrasını giysisini ya da tuvaleti paylaşmasının tehdit oluşturmadığını da hatırlatıyoruz. Ayrıca unutulmamalı ki hepimiz HIV/AIDS'i yaşamak durumunda olabiliriz. Yayılımın önlenmesi için toplum olarak el ele, güvenli cinsel yaşam ve uyuşturucudan uzak yaşamı sağlamak için çalışmalı, bunun için de riski iyi tanımalıyız.''
Kocalar eşlerine bulaştırıyor Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Ünitesi Başkanı Prof. Dr. Başak Dokuzoğuz da grip hastalığı belirtileriyle başlayan hastalıkta, virüsün ilk 3 ay kan testlerinde tespit edilemeyebileceğini vurguladı. Dokuzoğuz, Türkiye'deki vakaların genellikle son dönemde tespit edildiğini, bu nedenle şu anda belirsizlik döneminde daha çok hasta bulunabileceğini bildirdi.
Numune Hastanesi Enfeksiyon Kliniği'ne tedavi için gelen hastaların yüzde 24'ünün kadın olduğunu ve büyük çoğunluğunun hastalığı eşlerinden aldıklarının belirlendiğini kaydetti. Dokuzoğuz, tedavi gören kadınlardan yalnızca 1 tanesinin riskli cinsel hayat nedeniyle enfeksiyonu aldığını söyledi.
Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araştırma Merkezi (HATAM) Müdürü Prof. Dr. Serhat Ünal, giderek artan AIDS'e karşı kondom kullanımının önemine değindi. Ancak özellikle kırsal alanda yaşayan kadınların eşlerine kondom kullandıramadıklarını belirten Ünal, kadınların ve gençlerin güvenli cinsel yaşam konusunda bilinçlendirilmesi ve kadın kondomu kullanımının yaygınlaştırılması gerektiğini ifade etti.
|
|
|
|
|