kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
2 Mayıs 2009, Cumartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Erdoğan ve Baykal'dan sıcak sohbet

AJANSLAR
Giriş Saati : 02.05.2009 11:47
Güncelleme : 02.05.2009 20:07
Yeni Haber
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Lideri Deniz Baykal, TOBB Genel Kurulu'nun yapılacağı salona girmeden önce bir süre sohbet etti. ..
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) 64. Olağan Seçimli Genel Kurulu, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Spor Salonu'nda yapıldı.

Genel Kurula Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Devlet Bakanlığına atanan Zafer Çağlayan ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, delegelerin alkışları arasında birlikte girdiler.

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından Genel Kurul çalışmalarına başladı. Genel Kurulda TOBB'un son 8 yıllık icraatlarını içeren bir multivizyon gösterisi sunuldu.

Genel Kurul'a Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve Zafer Çağlayan'ın yanı sıra Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Devlet Bakanı Ali Babacan, Devlet Bakanı ve Baş Müzakereci Egemen Bağış, Maliye Bakanlığına atanan Mehmet Şimşek, Bayındırlık ve İskan Bakanlığına atanan Mustafa Demir, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Sanayi ve Ticaret Bakanlığına atanan Nihat Ergün, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına atanan Taner Yıldız ile delegeler, bürokratlar ve davetliler katılıyor.

* BAŞBAKAN ERDOĞAN'IN TOBB GENEL KURULU'NDA YAPTIĞI KONUŞMAYI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ...

* DENİZ BAYKAL'IN TOBB GENEL KURULU'NDA YAPTIĞI KONUŞMAYI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ...

TOBB BAŞKANI HİSARCIKLIOĞLU: KRİZDEN ÇIKMAK İÇİN YOL HARİTASINA İHTİYAÇ VAR

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, 2007'den itibaren siyasi kutuplaşmaların ön plana çıktığını belirterek, şimdi yeniden ekonomiye odaklanma ve son 2 yılda kaybedilenlerin kazanma zamanı olduğunu söyledi. Türkiye'nin artık, yeni bir iktisadi programa ihtiyacı olduğunun altını çizen Hisarcıklıoğlu, "Aksi takdirde hem bu krizi daha ağır yaşarız, hem de diğer ülkeler yeniden büyümeye başladığında, biz yarışa çok daha gerilerden başlarız. Krizden nasıl çıkılacağına dair bir yol haritasına ihtiyacımız var" dedi.

TOBB'un 64. Genel Kurulu'na Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Turizm ve Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Bayırdırlık ve İskan Bakanı Mustafa Demir, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, Devlet Bakanı Egemen Bağış, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve CHP Genel Başkanı Deniz Baykal katıldı.

"KRİZ MUHASEBE YAPMA ZAMANIDIR"

Genel Kurulun açılış konuşmasını yapan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, kriz zamanlarının, muhasebe yapma zamanı olduğunu belirterek, "Yaşamakta olduğumuz sıkıntıların, kapanan dükkanların, sanayi tesislerin, işsiz kalan insanların muhasebesini yapma zamanıdır" dedi.

2007'den itibaren siyasi kutuplaşmaların ön plana çıktığına dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, reform sürecinin aksadığını, dolayısıyla ekonominin geri planda kaldığını söyledi. Sonuç olarak büyüme hızının 2007'de yüzde 4,7'ye, 2008'in ilk dokuz ayındaysa yüzde 3'e gerilediğini belirten Hisarcıklıoğlu, küresel kriz de Türkiye'yi etkilemeye başlayınca zaten yavaşlamış olan büyümenin, ağır bir küçülmeye dönüştüğünü kaydetti.

"2007'DEN İTİBAREN TÜRKİYE'NİN ORTAK ÇIKARLARINA ODAKLANILMADI"

2007'den itibaren uzlaşmaya ve Türkiye'nin ortak çıkarlarına odaklanılamadığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:

"Siyasetin doğal akışına dışardan yapılan müdahaleler, bundan medet umup kendisine ikbal kapısı arayanlar, ekonomide beklentilerin iyi yönetilememesi, çalışmak yerine konuşmayı tercih etmemiz, ekonomide bir yol haritasından yoksun kalışımız, bunların üzerine gelen küresel kriz ve sonrasında tedbirleri zamanında alamayışımız. Bütün bunların sonunda ne oldu? Bugün her dört makineden biri sustu. Küresel kriz bizim dışımızda başlasa da, Türkiye bu krizden etkilenmiştir. 2008 son çeyreğindeki yüzde 6,2'lik küçülme, bunun en somut göstergesidir."

"İÇ PİYASADAKİ SIKINTILAR GİDEREK ARTIYOR"

Buna paralel olarak iç piyasadaki sıkıntıların giderek arttığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, 2009'un ilk 2 ayındaki karşılıksız çek ve protestolu senet tutarı, 2008'in aynı dönemine göre yüzde 27, 2007'ye göreyse yüzde 61 oranında arttığının altını çizdi. Son 6 ayda bankaların TL kredilerinin 14 milyar TL azalırken, takipteki kredilerin oranının ise yüzde 46 büyüyerek 17 milyar TL'ye ulaştığına işaret eden Hisarcıklıoğlu, bankacılık kesimindeki daralmanın özellikle KOBİ'leri olumsuz etkilediğini dile getirdi.

Son 1 yılda sanayi sektörlerinde 316 bin kişinin işini kaybettiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Ama daha da vahimi, aynı dönemde işsiz sayısı 1,1 milyon kişi arttı. Gençleri işsiz bir toplum, kalkınmanın değil köşe dönmeciliğin, hukukun değil kuralsızlığın, ahlakın değil bencilliğin egemen olduğu bir toplum olur. Gençleri işsiz bir toplum, geleceğe umutla bakamaz. İnanıyorum ki; elbirliği, güç birliği yaptığımız zaman, dayanışma içinde ortak hedeflerde kilitlendiğimiz zaman aşamayacağımız engel yoktur" diye konuştu.

"HER ELEŞTİRİ SUÇLAMA OLARAK ALGILANMAMALI"

Artık Türkiye'nin gerçek gündemine dönmesine, ekonomiye odaklanılmasını beklediklerini belirten Hisarcıklıoğlu, küresel krize karşı artık ciddi tedbirlerin alınmasını istedi. "Susan makineler yeniden çalışana ve bu makinelerin yanına bir makine daha koyana kadar, gündem ekonominin büyümesi olmalıdır" diyen Hisarcıklıoğlu, "Biz ekonominin aynasıyız. Her eleştiriyi suçlama olarak algılamayalım. Ama her eleştiriyi de suçlamaya çevirmeyelim. Şimdi yeniden ekonomiye odaklanma ve son 2 yılda kaybettiklerimizi kazanma zamanıdır. Türkiye'nin artık, yeni bir iktisadi programa ihtiyacı vardır. Aksi takdirde hem bu krizi daha ağır yaşarız, hem de diğer ülkeler yeniden büyümeye başladığında, biz yarışa çok daha gerilerden başlarız. Krizden nasıl çıkılacağına dair bir yol haritasına ihtiyacımız var" dedi.

"DEMOKRASİYİ SLOGANLAŞTIRMAK YERİNE KURUMSALLAŞTIRMALIYIZ"

Hisarcıklıoğlu, demokrasiyi sloganlaştırmak yerine kurumsallaştırmak zorunda olunduğunu vurgulayarak, Cumhuriyetin kazanımlarının korunduğu, değerlerimize saygılı ve dünya standartlarında bir yaşam tarzı, özgürlükler alanının genişlediği bir ülke, güçlünün haklı olduğu değil, haklının güçlü olduğu bir Türkiye, ilişkilerin değil kuralların belirleyici olmasını, eşit şartlarda rekabete dayalı, fırsat eşitliğinin olduğu piyasalar, adaletin görevinin, öncelikle masumları korumak olduğu, bir sistem istediklerini kaydetti.

Hisarcıklıoğlu, "Demokrasinin kalitesini artırmanın ilk adımı, Cumhuriyetimizin kurucu ilkelerini korurken, Özal'ın miras bıraktığı "üç temel hürriyeti; fikir, teşebbüs ve inanç' hürriyetlerini kuvvetlendirmektir. Bunun yolu da Anayasamızın yenilenmesinden geçiyor. Mevcut Anayasamızdaki sorunlar, devletimizin asli yapısına dair maddeler korunmak suretiyle çözülebilir" dedi.

Anayasa'nın yenilenmesi gerektiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, Anayasa'nın yenilenmesinin ardından yargı reformunun da yapılması gerektiğini dile getirdi. Hisarcıklıoğlu, hukuk sistemini, hak ve özgürlüklerinin güvencesi haline getirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

"ÖZEL SEKTÖRE KRİZDEN ÇIKIŞ YOLU GÖSTERİLMELİ"

Güçlü ekonominin yolunun, sağlıklı özel sektörden geçtiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, özel sektöre krizden çıkış yolunun gösterilmesi ve kriz sonrasına yönelik bir yol haritası belirlenmesi gerektiğini kaydetti. Hisarcıklıoğlu, "Zira bu kriz geçip de, dünyada yeni bir rekabet ortamı ortaya çıktığında, nasıl ayakta kalacağımızı şimdiden planlamak ve hazır olmak zorundayız. Hükümetimizin son dönemde cesaretle başlattığı vergi indirimleri, özel sektör olarak bizlere zaman kazandırmıştır. Ancak yeniden canlanmaya başlayan piyasalar, "kriz geçiyor, tedbire, değişime gerek kalmadı' şeklinde bir rahatlama ve bir rehavete yol açmamalıdır" diye konuştu.

"BANKALARIN YAPTIKLARINI UNUTMAYACAĞIZ"

Alınacak her tedbirin, atılacak her adımın camianın istihdam kapasitesini artıracağına dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, doğru tedbirler alınması halinde işsizlik sorununu camianın çözeceğini belirtti. Kriz ortamında şirketlerin bozulan nakit dengesini düzeltecek adımların mutlaka atılması gerektiğine dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, bu kapsamda sosyal güvenlik primlerinin ve vergilerin bir süreliğine ertelenmesinin düşünülmesi, peşin vergi uygulamasının kaldırılması gerektiğini söyledi.

Hisarcıklıoğlu, "Bu arada, bazı bankaların, hem rekor karlar açıklayıp, hem de krizden dolayı likidite sıkıntısı yaşayan şirketlerimizin üzerine giderek, insafsız kredi faizleri uyguladıklarını, kredi akışlarını kestiklerini, hesaplarını bloke ettiklerini de unutmayacağız" dedi.

"İÇ TALEBİ ARTIRMAK KRİZDEN ÇIKIŞ YOLUNU KISALTABİLİR"

Krizde Türkiye'nin geniş iç pazarına sahip olmasının şans olduğuna dikkat çeken Hisarcıkıloğlu, "Dış pazarları düzeltemeyeceğimize göre, iç talebi arttıracak tedbirlerin alınması, krizden çıkış yolunu kısaltabilir. İç tüketimi canlandırmak üzere, düşük gelir gurubundaki vatandaşlara yönelik harcama çeki verilmesi konusu mutlaka değerlendirilmelidir" diye konuştu.

HİSARCIKLIOĞLU YENİDEN TOBB BAŞKANI SEÇİLDİ

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, bin 362 geçerli oyun tamamını alarak yeniden başkan seçildi.

Seçimli 64. Genel Kurulu'nda bin 552 kayıtlı delegeden bin 385'i oy kullandı. 23 oy geçersiz sayılırken tek aday olan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, bin 362 geçerli oyun tamamını alarak yeniden başkan seçildi. TOBB'un 22. Başkanı olan Hisarcıklıoğlu, 12 yıl görev yapan ilk başkan olacak. Salona girişi sırasında delegeler tarafından ayakta alkışlanan Hisarcıklıoğlu, teşekkür konuşması yaptı. Hisarcıklıoğlu, birlik ve beraberliğin olduğu yerde bereketinde olacağını belirterek, "Başarının tamamen sahibi sizsiniz. Sizlerle gurur duyuyorum. Eksiklikler noksanlıklar varsa bu benimdir. Liderlik bunu gerektirir. Üç dönem odalar birliği başkanlığı yaptım. Bu bana karşı gösterdiğiniz teveccühünüz. Sizlere hizmet etmek bu ülkeye hizmet etmektir" diye konuştu.

Başarıda eşi ve çocuklarının büyük katkısı olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, "hanım ve çocukların" hizmet etmek için kendisine fırsat verdiğini kaydetti. Hisarcıklıoğlu, "Evde huzursuzluk olsa ne işinizle ne odanızla ilgilenebilirsiniz. Başarınızın yüzde 51'i onun hakkı. Onların hakkını verin" dedi.

Salonda 365 oda ve birlik başkanı bulunduğunu ve bütün başkanların kardeşi olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, sadece 14 tanesini yönetim kuruluna seçilebileceğini söyledi. Herkesin yönetim kurulu üyesi olduğunu, kimsenin ayrısı gayrısı olmadığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Aranıza fitne ve fesatın girmesine müsaade etmeyin" dedi.

MUSTAFA DEMİR: VERİLEN GÖREVİN SORUMLULUĞUNU YERİNE GETİRME NOKTASINDA ELİMİZDEN GELEN HER ŞEYİ YAPACAĞIZ

Bayındırlık ve İskan Bakanlığına atanan Mustafa Demir, kabine revizyonunu değerlendirirken, her milletvekilinin bakan olarak atanmasının mümkün olduğuna işaret etti ve ''Bunlar sürpriz değil. Verilen görevin sorumluluğunu yerine getirme noktasında elimizden gelen her şeyi yapacağız'' dedi.

Demir, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) 64. Olağan Seçimli Genel Kurulu'nda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Mustafa Demir, soru üzerine, bakan olduğunu dün, Samsun'a gitmek üzere yola çıktığında, Merzifon'da öğrendiğini ve akşam geri döndüğünü söyledi.

Bir gazetecinin ''Kabineyi nasıl değerlendiriyorsunuz? sürpriz isim var mı?'' şeklindeki sorusuna karşılık Demir, ''hayır o şekilde değerlendirmemek lazım. Bizler görev neyse onu yapma gayreti içinde olduk. Onun için Bakanlar Kurulu tespitlerinde her milletvekilinin bakan olarak atanması mümkün. Bunlar sürpriz değil. Verilen görevin sorumluluğunu yerine getirme noktasında elimizden gelen her şeyi yapacağız'' yanıtını verdi.

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker de ''kabinede sürpriz olup olmadığının'' sorulması üzerine, kabineyi düzenleme, değiştirme, revize etme, istediği zaman istediği tasarrufu yapma yetkisinin Başbakan'da olduğunu söyledi. Eker, ''O Türkiye için, AKP için, hükümet için ne gerekiyorsa onu yapar. Dolayısıyla yapılan herşey doğru'' dedi.

Eker, ''Kabineyi nasıl değerlendiriyorsunuz?'' şeklindeki soruya karşılık da ''çok iyi değerlendiriyorum'' dedi. Bakan Eker, yeni isimleri nasıl değerlendirdiği yönündeki soruya, ''Hepsi çok iyi. Hepsinin çok başarılar göstereceğine inanıyorum'' yanıtını verdi.

SAĞLIK BAKANI AKDAĞ

Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise hükümetlerin hizmet süreleri içinde bu tür değişikliklerin demokrasinin tabii sonuçlarından olduğunu söyledi.

''Başbakanımız epeyce bir değerlendirme yaparak bu şekilde bir kabine ile yola devam kararı aldı'' diyen Akdağ, yeni kabinenin ülkeye hayırlı olmasını temenni etti. Akdağ, daha çok kendi üzerindeki yükü düşündüğünü belirterek, ''Önemli bir dönüşüm programı içindeyiz. 6,5 sene bunu hükümetle Başbakan'ımızın önderliğinde yürüttük. Daha yapacak çok işimiz var. Buna odaklandık'' diye konuştu.

Bakan Akdağ, gazetecilerin ''Sürpriz var mı?'' şeklindeki sorusu üzerine de ''Hiçbir sürpriz isim yok. Tabii partimiz içinde şu an bakan olan, yeni bakan olan arkadaşlarımız, daha başka birçok değerli isimler bu görevleri yapabilecek özelliklere sahip arkadaşlarımız. İnşallah hep beraber el ele ülkemize hizmete devam edeceğiz'' dedi.

Nihat Ergün: SEÇİMLER DEĞİŞİMİN ÖNEMLİ NOKTASIDIR

Sanayi ve Ticaret Bakanlığına atanan Nihat Ergün, seçimlerin değişimin önemli noktası olduğunu belirterek, bu noktaya gelindiğinde değişim talepleri toplandığında, yükseldiğini ve yükselen talebin karşılandığını söyledi.

Devlet Bakanlığına atanan Zafer Çağlayan ile birlikte Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) 64. Genel Kuruluna gelen Ergün, kabine değişikliğine ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Ergün, kendisinde bir bakanlık beklentisi olmadığını, ancak kabine revizyonu ile ilgili son bir aydır yapılan değerlendirmelerde basının yorumlarında kendi isminin geçtiğini hatırlattı. ''Çalışmaları sayın Başbakanımız kendi özel çalışması şeklinde yürüttü'' diyen Ergün, kendisinin bakanlık görevine getirilmesini televizyondan öğrendiğini söyledi.

Ergün, 2 yıldır grup başkanlığı görevini yürütüğünü hatırlatarak, şimdiye kadar kanunlar, demokrasi, insan hakları, Kürt sorunu ve özgürlükler ile ilgili konularla çalıştığını, bundan sonra ise sanayi ve ticaret konuları, teşvikler, esnaf sorunları ile ilgili çalışacağını söyledi.

Ergün kendi bölgesinin sanayi bölgesi olmasının, bu görevlendirmede en önemli etkenlerden bir tanesi olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

''Sanayinin ülkemizin çeşitli yörelerine de yayılması için çalışma içinde olmamaz lazım. Bu bir değişim ihtiyacından kaynaklandı. Seçimler değişimin önemli noktasıdır ve bu noktaya gelindiğinde değişim talepleri toplandığında yükselir. Bu yükselen talep karşılanmıştır. Arkadaşlarımızın hepsi son derece başarılı çalışmalar yürütmüştür. Ama başarılı da olsa değişim zamanı geldiğinde o değişim gerçekleştirilir. Yeni bir ruh, yeni bir heyecan ortaya çıkarmak lazımdı. Yeni kabine arkadaşlarımız bu yeni ruhu, yeni heyecanı hep beraber yaşayacaklar, heyecanla çalışacağız''
Ergün, sanayi alanındaki birikimlerden yararlanacaklarını da kaydederek, Sanayi ve Ticaret Barkanlığı ile ilgili olarak sivil toplum kuruluşlarının, bakanlığın çalışmalarında kendileri için yol gösterici, bir numaralı başvuru kaynağı olacağını sözlerine ekledi.

ZAFER ÇAĞLAYAN

Devlet Bakanlığına atanan Zafer Çağlayan da kabine revizyonuna ilişkin olarak, ''Sayın Başbakanımızın taktiri her şeyin üstündedir'' dedi.

Yeni Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün'ün, siyaseten çok tecrübeli bir dostu olduğunu ifaden eden Çağlayan, şunları kaydetti:

''Şu anda bana göre Sanayi ve Ticaret Bakanlığını en iyi şekilde yapacak bir dostum, bir arkadaşım. Bunun mutluluğunu yaşıyorum. Bu günde buraya birlikte geldik. Buradaki genel kurulun bitiminde görev devir teslimi yapacağız ve sayın bakanımız bu gün görevine başlamış olacak''
Yeni bakanlara başarılar dileyen Çağlayan, Ergün'e ne zaman uygun görürse geçmişte yaptığı çalışmalarla ilgili kendisine bilgi vereceğini de belirtti.
Haberin fotoğrafları