Seksi olmaya gerek yok!

AYŞE FERHANGİL

04.04.2009

Yaşları 13 ile 19 arasında değişen yeni top model adaylarının çoğu doğu Avrupa ülkelerinden geliyor. Manken ajansları genellikle başkaları gibi görünmeyen ve 'kendi gibi olan' kızları tercih ediyor..

Geçtiğimiz aylarda sıkça yazdım, geçmişin top modellerinin geri dönüşünü. Claudia Schiffer (39), Cindy Crawford (43) ve Linda Evangelista (44) gibi 1990'ların mankenlerinin reklam kampanyalarını ve podyumları istilasını anlattım. Hatta onların da ablası Jerry Hall'un (53) Chanel kampanyasını 'moda annelerin tekelinde!' başlığıyla yazdım. Yeni kuşak top modellerin bir elin parmaklarını geçmediğini (Freja Beha Erichsen, Agyness Deyn, Natalia Vodianova, Lara Stone, Gemma Ward) tekrarladım durdum. Neyse ki gençlerin sesi çıkmaya başladı. Bu kızcağızlar günde onlarca deneme çekimine katılıyor, podyuma çıkabilmek için aç bilaç sıra bekliyor, üç beş para kazanıyor ama işin kaymağını 'ablaları' yiyordu. Sonunda Vogue'un kardeş internet sitesi style.com, sayfalarına kırışık kremi sürmeyen mankenleri de taşımaya karar verdi, onlar arasından yılın en başarılılarını seçti. Sizi bilmediğiniz daha da önemlisi söyleyemediğiniz (Alla Kostromicheva gibi) isimlerle sıkmak istemiyorum. İsimleri merak edenler www.style.com sitesinden tam listeyi görebilir. Ben onların hayatlarını anlatacağım. Top model diyorum da, bu kızlar şov başına 150 dolar kazanırlarsa kendilerini zengin hissediyorlar (bazı modacılar bunu bile ödemiyormuş). Moda haftalarında bir odayı dört beş kişi paylaşıyorlar, bir şovdan diğerine yetişmeye çalışırken taksi parasını bölüşüyor, işleri bitince de ekonomi sınıfı bir uçak biletiyle ülkelerine gönderiliyorlar. Yaşları 13 ile 19 arasında değişen bu top model adaylarının çoğu doğu Avrupa ülkelerinden geliyor. Gözlemlerime göre şu şıralar en çok Hollanda, Almanya, İsveç asıllı kızlar ilgi çekiyor. Giselle Bündchen bir istisna; model olabilmek için uzunca bir süredir dolgunluk ve seksilik aranmıyor, manken ajansları genellikle başkaları gibi görünmeyen kızları tercih ediyor. Modada uzaylı görüntüsünü başlatan Gemma Ward gibi, yeni yeni podyumda yürümeye başlayan kızlar arasında kalp şeklinde bir yüze sahip olması, ağzının yok denecek kadar küçük olması veya saçlarının kalçasının altına kadar uzamış olması çok işe yarıyor. Tabii bir de 0 beden olması şart. Boy derseniz, 1.65'lik kızlara bile rastlayabiliyorsunuz dünya podyumlarında. Ablaları kadar paraya kavuşmayı hayal eden kızlar arasından bir katalog çekimine layık görülenlerin kazandıkları para genellikle beş ile 10 bin dolar arasında değişiyor. İsim sahibi olmayı başaranların fiyatları 300 bin dolardan başlıyor, modanın şanslı kulları beş milyon dolarlık anlaşmalara bile imza atabiliyor. Tahmin edersiniz ki bu yolda bir Hollywood yıldızı ile flört etmek (yine Giselle Bündchen ve Leonardo DiCaprio ilişkisini örnek vereceğim), bir modacı tarafından ilham perisi seçilmek ve şans eseri bir partide fotoğrafçılarla yakın ilişki kurmak insanı zirveye taşıyabiliyor. Sansasyon ise aranan son özellik. Zaten kızların ajansları ile yaptıkları sözleşmelere 'pozitif rol model' olmaları ve etik bir hayat sürmeleri şartı da ekleniyor. Kimse uyuşturucudan tutuklanan bir yüzü ruj tanıtımlarında kullanmak istemez değil mi? Tabii bu yüzün adı Kate Moss olmadığı sürece... Diyorum ya, her gün yeni bir arayışa giren moda dünyası şu sıralar sıkıldığı yüzlerden kurtulup yepyeni görüntüler bulma peşinde. Her sezon değişen koleksiyonlar gibi taptaze yüzler de modacılara bir kaçış olacak gibi görünüyor. Eskiden Victoria's Secret sektöre süper model kazandırırken, yeni nesil mankenler Gap katalogundan çıkacak gibi duruyor, ilgilenenlere duyurulur.

Haberin fotoğrafları

İLİŞKİLİ HABERLER

Seksi olmaya gerek yok!

Çıkanlar

Sıkanlar

Yayın tarihi: 5 Nisan 2009, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/04/05/pz/haber,328FD8295CAC4C409130FEFE111D5D46.html
Tüm hakları saklıdır.