Spor

Yeter artık

Özge AYDIN /SABAH İNTERNET

Giriş Saati : 02.04.2009 09:47
Güncelleme : 02.04.2009 12:08

2010 Dünya Kupası Avrupa Elemeleri 5. Grup'ta Türkiye ile İspanya, Ali Sami Yen Stadı'nda karşı karşıya geldi. A Milliler, Semih Şentürk'ün 26. dakikada attığı golle 1-0 öne geçmesine karşın 63. dakikada penaltıdan Xabi Alonso ve 90 artı 2. dakikada Albert Riera'nın gollerine engel olamayınca sahadan 2-1'lik yenilgiyle ayrıldı. A Milli Takım, bu sonuçla 8 puanda kalırken, İspanya ise 6'da 6 yaparak 18 puana yükseldi ve 2010 Dünya Kupası Finalleri'ne gitme yolunda çok büyük bir avantaj yakaladı. İspanya namağlup serisini 30 maça çıkarmayı başardı.

ALİ GÜLTİKEN: ATAMAYANA ATARLAR (SABAH)

İspanya gibi takımlara karşı, evinde "Mutlak galibiyet" düşüncesiyle oynamak kolay değil. Topu iyi kullanabilen, özgüveni yüksek ve sabırlı bir takım her zaman sıkıntı yaratır.

TÜRKİYE - İSPANYA MAÇINDAN KARELER İÇİN TIKLAYINIZ...

Tempoyu çok yükseltmedik, topa hakim olabildik, rakibe çok fazla alan da bırakmadık.

Bu bölüm içerisinde golü de bulduk, burada rakip defans arkasına atılan derin ve dip koşuların defansların dengesini bozmak için ne kadar önemli olduğunu Tuncay'ın koşusu ile bir kez daha gördük.

Maç içerisinde Nihat'la yakaladığımız pozisyonlarda var ama bunları değerlendiremedik. Aslında maça baktığımızda pozisyon zenginliği olarak iki takım adına da çok işi şeyler söyleyemeyiz fakat karşımıza çıkan gerçek şu: İspanya'nın bu fırsatları değerlendirme yüzdesi maalesef bizden daha yüksek. Yediğimiz gol de bunun acı bir göstergesi oldu.

LEVENT TÜZEMEN: KENDİMİZİ ALDATMAYALIM (SABAH)

Kadroyu değiştireceğini söyleyen Fatih Terim, medyayı ters köşeye yatırıp "Madrid'de aldığınız yenilgiyi affettirin" dercesine aynı onbiri " Cesur yürekler " olarak sahaya sürdü. Seyircinin sessiz film izler gibi sessiz kaldığı Ali Sami Yen'de bıçak sırtında bir maç oynadık.

İspanya'nın bize karşı en güçlü yönü birbirlerini iyi tanımaları, ayağa ezbere pas oynamaları ve en önemlisi kendilerine aşırı güvenmeleriydi.

Kendimizi aldatmayalım.. Fizik olarak İspanya'ya yenildik, ikili mücadeleleri hep kaybettik. Rakip oyuncuların iki maç çıkaracak gücü vardı, bizim iki maçta da 70'ten sonra dilimiz dışarı çıktı.. Üstelik Torres de Milli Takım'dan oynadı. Madrid'de duran toptan yediğimiz golün aynısını yememek için İspanya'nın serbest atışlarında hep telaşlıydık, yine organize olamadık, yine hata yaptık. Milli Takım'ın bu görüntüsünden öncelikle kulüp hocaları sorumludur. Geçen yıl ligde şampiyon olan Galatasaraylı oyuncularla, Avrupa'da çeyrek final oynayan Fenerbahçeli futbolcular formdaydı. Ve Milli Takım'da EURO 2008'de başarılı oldu.. Bu yıl iki takımın hali içler acısı..

GÜRCAN BİLGİÇ: SINIRLARDA BİR MAÇ! (SABAH)

Doğrularla başladık maça. Madrid'de İspanyollara 'aman' vermeyen konsantrasyon ve düzen, Ali Sami Yen'de de iş başındaydı.
Del Bosque tek forvete inerek geldi. Beraberliği cebine koymak, usta oyuncuları ile fırsatları değerlendirmenin peşindeydi. İsteyen biz olduk, bekleyip seyreden onlar.

Del Bosque, alacağı en ufak riskin pahalıya mal olacağının farkındaydı sanki. İlk maçtaki gibi, "Nasıl olsa bir ikram yapacaklar" garantisini de almıştı. Yanılmadı da. Bir kornerde yaptık yapacağımızı. Altı pasa düşen topu paylaşamadık. Penaltı doğru karardı.

Yine final maçları ile devam edeceğiz gruba. Bizi bütün turnuvalarda yalnız bırakmayan "Yüce yardımcımızı" yanımızda bulursak, yeni sevinçlerin takımı oluruz. Bu maçı da kızarak değil, üzülerek izledik. Çocuklar ellerinden geleni yaptılar, sınırlarını zorladılar. Sonuca endekslemeyelim kendimizi. Hep böyle oynamak için gerekenleri yapalım.

AHMET ÇAKAR: YETER ARTIK! (SABAH)

Grubumuzda oynadığımız son iki karşılaşmada Avrupa Şampiyonası şampiyonu İspanya'ya pisi pisine kaybediyoruz. Sadece kaybetmekle kalsak da iyi, Güney Afrika'daki Dünya Kupası umutlarımız her geçen maç suya düşüyor. Düşünebiliyor musunuz, belki de Fenerbahçe'yi şampiyonluktan eden, herkes tarafından fiyasko transfer olarak nitelendirilen Güiza, +94'te inatçılığının semerisini görüp ülkemizi Dünya Kupası'ndan uzaklaştıracak golü attırıyor. Böylesine tuhaf bir maç oldu.

Aslında maça baktığımızda ilk 30 dakika hariç çok iyi oynadık. İyi bir gol attık ve önemli pozisyonlar bulduk. Sözümüz Nihat ve Semih'e. İlk maçta da, dün gece de, yakaladınız mı atacaksınız. İspanya gibi önemli bir takıma daha kaç pozisyon bulabilirsiniz ki? Eğer Dünya Kupası finallerine gidemezsek, hele hele böylesine basit bir gruptan çıkamazsak Türk futbolu için büyük darbe olur.

SELÇUK YULA: ADAMLAR AFFETMİYOR (FOTOMAÇ)

Bir kaleci düşünün maçı bir yerde tek başına alıyor, bir yerde tek başına veriyor. Volkan, öyle iki tane top çıkardı ki gerçekten dünyanın gelmiş geçmiş kalecileri bile zor çıkartır. Ama bir yan topta da öyle bir topa çıktı ki amatör takım kalecileri bile yapmaz. Fatih Terim, Madrid'de ilk devre çok iyi oynayan takımı sahaya çıkarmakla doğrusunu yaptı.

Yenseydik büyük avantaj elde edecektik ama artık Belçika ve Bosna deplasmanlarından galibiyet beklemekten başka şansımız yok. Yedek kulübemizi güçlendirmemiz şart. İşimiz bu mağlubiyetle iyice zorlaştı. Gene de takımımızın iyilerini söylemek gerekirse Emre ve Arda, Gönül ve Aurelio'yu sayabiliriz. Yedek kulübesindeki zayıflık yüzünden fizik kuvveti eksik olduğu için puanları tek tek kaybediyoruz. Maç berabere giderken de girdiğimiz pozisyonlardan yararlanamıyoruz. Biz hep affediyoruz ama adamlar affetmiyor. Zaten aramızdaki en büyük fark bu...

İSMET TONGO: PARA VAR PUAN YOK (FOTOMAÇ)

Lütfen dikkat edin. Ben, 50 yıldır çok maçlar göndüm. Galibiyetler, mağlubiyetler, mutlu, mutsuz günler, hepsini yaşadım. Ama bir tek şeyi ne gördüm ne duydum ne de yaşadım. "Sponsorların reklamları ile başarı aramak." Üstelik bu reklamlarla başarıyı aramak bir yana, futbolcuları ve topluma narkoz verilmesi hatalı bir gidişin başlangıcıydı. Bütün kaderi iki büyük maça bağlı bir takıma, hangi ülkenin teknik direktörü, "Gururuna sarıl, kendini feda et. Kanının son damlasına kadar savaşın" gibi edebiyatla hitap eder. Sayım Terim bu takımı acaba milli maça mı yoksa savaşa mı hazırladı? Benim anlamadığım ve çözemediğimde bu idi.

Umarım şimdi Afrikalılar bizi oraya beklediklerini anlatan reklamlarını ekranlardan kaldırırlar.

TURGAY DEMİR: İSPANYOL VERMEDİ (FOTOMAÇ)

Madrid'te biz nasıl oynadıysak İspanya dün ilk 45'te öyle oynadı. Madrid'de golü onlar atmıştı, Sami Yen'de biz attık. Futbol da, roller de değişti. İlk maçta klasik 4-4-2'yi, hatlar arasındaki mesafeyi koruyarak müthiş bir disiplin içinde uygulayan Milli Takım, oyunu forse ettiği dakikalarda açık vermiş ve kalesinde golü görmüştü. Dün gece tersi oldu.

"O goller kaçmasa" diye başlayıp onlarca cümle kurabilirim ama ne fayda. "Üzülmez eline hakim olsaydı belki yine bir destan gecesi yaşayacaktık" demek de mümkün. Ama onun da bir faydası yok. Kaldı ki beraberlik golüne rağmen pes etmedik. Kazanabilirdik yapamadık... Yetmezmiş gibi kalemizde bir gol daha gördük. İspanya ile bir "Yazık oldu" maçı daha oynadık ve hak ettiğimizi yine alamadık.

Yayın tarihi: 2 Nisan 2009, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/04/02//haber,7D971A658A674128B055D2BCA7235489.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.

	Takım	O	G	B	M	A	Y	P
1	Sivas	25	14	8	3	40	19	50
2	Beşiktaş	25	14	7	4	42	23	49
3	Trabzon	25	13	7	5	34	24	46
Tümünü göster...
4	Fenerbahçe	25	13	5	7	47	27	44
5	Galatasaray	25	13	5	7	48	32	44
6	Bursa	25	10	8	7	32	31	38
7	Kayseri	25	9	10	6	25	17	37
8	Gaziantep	25	10	7	8	35	36	37
9	Ankaraspor	25	10	6	9	33	27	36
10	Eskişehir	25	7	9	9	31	32	30
11	G.Birliği	25	7	8	10	27	31	29
12	Denizli	25	8	5	12	31	37	29
13	Antalya	25	7	8	10	24	31	29
14	İ.B.B. Spor	25	8	4	13	26	37	28
15	Konya	25	7	6	12	24	35	27
16	Ankaragücü	25	6	6	13	22	37	24
17	Kocaeli	25	6	5	14	35	51	23
18	Hacettepe	25	3	6	16	17	46	15

Konya	Hacettepe	Cumartesi	13:30
Ankaraspor	Bursa	Cumartesi	13:30
Denizli	Sivas	Cumartesi	16:15
Beşiktaş	Kayseri	Cumartesi	20:00
Ankaragücü	Kocaeli	Pazar	13:30
Antalya	G.Birliği	Pazar	13:30
Trabzon	İ.B.B. Spor	Pazar	15:15
Fenerbahçe	Eskişehir	Pazar	19:00
Gaziantep	Galatasaray	Pazartesi	20:00