kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
7 Mart 2009, Cumartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Erdoğan Hatay'da Baykal'a yüklendi

Giriş Saati : 07.03.2009 12:42
Güncelleme : 07.03.2009 17:07
Yeni Haber
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Hatay'daki mitinginde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal ile Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye yüklendi.

CHP lideri Deniz Baykal'a, "Benim milletim küfürbazları başbakan yapmaz" diyen Erdoğan, yardımlardan dolayı eleştirilen Tunceli Valisi'ne de sahip çıktı.

Erdoğan, "Ben bu ülkenin başbakanı isem valilerime sahip çıkarım. Valilerimi Sayın Baykal'a da Sayın Bahçeli'ye de yedirtmem." dedi.

Hatay'da coşkulu bir kalabalığa hitap eden Başbakan Erdoğan, medeniyetler İttifakı konusunda Hatay'ın önemli bir yeri bulunduğunu belirterek, "Medeniyetler ittifakı çağrımıza 81 ülke ve 14 uluslararası ülke çağrımıza cevap verdi. 6-7 Nisan'da İstanbul'da Medeniyetler arası İttifak'ın 2. forumunu yapıyoruz. İstanbul'dan dünyaya çağrıda bulunacağız. Medeniyetler çatışmasın dinler diller çatışmasın diyeceğiz. Gelin birbirimizi anlayalım gelin birbirimizi dinleyelim. Dünyada yeniden Kerbelalar yaşanmasın, Bosna Hersekler Kosovalar yaşanmasın. Halepler Beyrutlar yaşanmasın." şeklinde konuştu.

AK Parti hükümeti olarak bu güne kadar hiçbir ayrım yapmadıklarını vurgulayan Başbakan Erdoğan, "Hepimiz Türkiye Cumhuriyeti'nin birinci sınıf vatandaşıyız. Herkes kendi inancını dilediği gibi yaşayabilir. Biz, 70 milyon Türk milleti olarak daha güçlü bir millet olmanın sevdasındayız. Hepimiz bu ülkede ev sahibiyiz. Değerli kardeşlerim. Asla ayrım yok. Niye, çünkü biz Yaradılan'ı Yaradan'dan ötürü severiz. Hizmet götürürken hiçbir ayrım yapmadık. Bu köy şu partiye oy verdi, şu il şu mezhebin gibi çağ dışı uygulamaları elimizin tersiyle ittik. Önce insan dedik. Hangi mezhepten olursa olsun önce insan dedik. Şeyh Edebali ne diyordu insanı yaşat ki devlet yaşasın. 81 vilayetimizde bu gayretimizi devam ettirdik." diye konuştu.

Konuşmasında muhalefet liderlerini eleştiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bu benim Hatay'a başbakan olarak beşinci gelişim. Şimdi size soruyorum. Sayın Baykal buraya kaç kere geldi. Buranın yolunu bilmiyor mu? Acıların çocuğu Baykal kaç kere geldi. Pekiyi bir soru daha sorayım sayın Bahçeli Hatay'a hiç geldi mi? O da mı bilmiyor Hatay'ın yolunu, pekiyi niye gelmezler. Değerli kardeşim, onların işleri bu kardeşinizden işleri daha mı yoğun. Biz hem memleketi hem partiyi yönetiyoruz. Hem dünyayı hem ülkemizi dolaşıyoruz. Başbakanınızın Türkiye'de gitmediği yer yok. Niye, çünkü Türkiye Ankara'dan yönetilmez. Ne var ne oluyor, bileceksin. Bakın, eğer adres şaşırıp da gelirlerse Hatay'a onları bir gezdirin, gezip görsünler. Belki üslupları değişir. Belki Hatay'ın hoşgörü ve kardeşlik ikliminden onlara da pay düşer. Belki Hatay'ı gördükten sonra Türkiye Cumhuriyeti başbakana nasıl hitap edileceği konusunda bir fikir edinirler." dedi.

"SEN BENİM MİLLETİME KÜFÜR ETME DERSİ Mİ VERİYORSUN"

Başbakan Erdoğan CHP lideri Deniz Baykal'ı kast ederek, "Birisi, konuşmalarından dolayı mahkemeye verdiğim için beni eleştiriyor. Diyorum ki avukatlarıma, hakaret içeren bir şey olursa gerekeni yapın. Onlar da gereğini yapıyorlar." şeklinde konuştu.

Erdoğan, "Bunlar, hizmetlerimizi eserlerimizi karaladılar çamur attılar ama tutmadı. Ellerine geçirdikleri bir dosyayı sallayarak bizi itham ettiler. Yalanları yatsı olmadan söndü. Şimdi başka bir kampanya başlattılar. Bir kez daha ezberlerini ortaya dökmeye başladılar. Sayın Baykal diyor ki telefonlarımız dinleniyor. Çok daha ciddi olan şu. Telefonlarda hakaretler edilir hatta küfürler edilir, diyor. Ağız tadıyla birbirimize küfür edemiyoruz, diyor. Yazıklar olsun, yazıklar olsun." dedi.

Başbakan Erdoğan, "Sen benim milletime küfür etme dersi mi veriyorsun. Aynaya bak aynaya kim olduğun ortaya çıktı. Benim milletim bu ülkede küfürbazları başbakan yapmaz, onlara prim vermez. Bu ülkede ahlak değerleri var. Karşındakine küfür etmesini değil saygı göstermesini bileceksin. Biz bu oyuna gelmeyiz. Biz böyle yetişmedik. Biz böyle terbiye edilmedik. Bizim atalarımız bizim öğretmenlerimiz bize böyle bir ders vermediler. Millet sana 29 Mart'ta en güzel dersi verecek merak etme." şeklinde konuştu.

"BEN BU ÜLKENİN BAŞBAKAN'I İSEM VALİLERİME SAHİP ÇIKARIM, VALİLERİMİ SAYIN BAYKAL'A DA SAYIN BAHÇELİ'YE DE YEDİRTMEM"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Tunceli'de vatandaşlara yapılan yardımlardan dolayı valinin hedef tahtasına konulduğunu belirterek, "Ben bu ülkenin başbakanı isem valilerime sahip çıkarım. Valilerimi Sayın Baykal'a da Sayın Bahçeli'ye de yedirtmem." ifadesini kullandı.

Erdoğan, "Hizmetlerimizi karalamaya devam eden aynı Baykal, Tunceli Valiliği'ne çirkin bir yaklaşımda bulunuyor AK Parti ile gelen APS ile gider diyor. Sayın Baykal sana bir cevap daha vereceğim. Bu valimiz biz göreve gelmeden valilik yapmış değerli bir bürokratımızdır. Devlet bürokrasisinde bir APS'yi kullanmayız. Bu tür yöneticiler üçlü kararname ile gelir üçlü kararname ile alınır. APS ile değil. Bunu da öğren. Valimize yakıştırdıklarına da katılmıyorum. Bunlar Türkiye Cumhuriyeti'nin valileridir." dedi.

Başbakan Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü; "Meydanlarda bu vali şu partilidir diye mi konuşacağız. Bu ne saygısızlıktır. Bir grup çıkıyor biz AK Partili vali istemiyoruz diyor. Bu ne demek ya, bu ne demek. Herkes kendi işini yapsın. Bu ülke hukuk devletidir. Ben bir başbakan olarak sayın valimi Baykal ve diğerlerinin eline bırakmam. Hepsine de sahip çınarım. Bu benim asli görevim bu. Ben başbakansam valilerimin hepsine sahip çıkarım Sayın Baykal'a da Sayın Bahçeli'ye de yedirtmem. Şimdi buna padişahlık demeye başladılar, krallık demeye başladılar. Karanlık senaryo çizmeye başladılar. Yüreğiniz yetiyorsa projelerinizle konuşun, yüreğiniz yetiyorsa yaptıklarınızla konuşun. Yüreğiniz yetiyorsa gelin millete konuşun. Milletin diliyle konuşun. Benim milletim artık bu tehditleri yutmuyor. Benim milletimin bu karanlık senaryoları yutmuyor."

(CİHAN)