kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
3 Şubat 2009, Salı
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Günaydın  
YÜKSEL AYTUĞ

Rüzgâr sadece toz almış

15 yıl sonra Kayahan'ı İstanbul'da bir gece kulübünün sahnesinde görmek çok heyecan vericiydi. Ünlü müzik adamının Günay'daki galası tek kelime ile muhteşemdi. Nasıl olmasın ki? Klavyede İskender Paydaş, kemanda Suat Suna (Ben onu kadife sesiyle tanırdım. Meğer bir keman virtüözü imiş) ve vokalde İpek Açar... 43 yılda dilimize dolanan 100'e yakın şarkının sahibi Kayahan Usta'nın iki saatlik konseri bana yarım saat gibi geldi. Meğer konserin başında boşuna "Saatinize bakın. Bu konser tam 1 saat 45 dakika sürecek" dememiş... Büyük usta, şarkılarının zamanı hızlandırdığını bilirmiş de, ondan söylermiş... İki kelâm da sevgili eşi İpek Açar için... Bana göre Türkiye'nin en iyi üç kadın vokalinden biridir. Osmanlı'da akıl hastalarını ney üfleyerek tedavi eden neyzenler gibi sihirli bir nefesi var. O söylesin, siz rehabilite olun... Usta biraz hastaydı. Başı döndüğü için bir hafta boyunca trabzanlara tutunarak yürüdüğü halde, konserine çıkmamazlık etmemişti. Pek çok hastalıkla boğuşmuştu, boğuşmaya da devam ediyordu. Ama rüzgârın kayadan sadece toz kaldırdığı gibi, onca hastalık KAYAhan'ı yalnızca cilalamıştı. Hele sevgili eşi İpek'in okuması için yazdığı ve 10 aydır üzerinde çalıştığı "Şehr-i Sevda" diye sıfır kilometre bir şarkı var ki, yılın hit'i şimdiden belli gibi... Beni şarkılar kadar etkileyen ise Kayahan'ın "kendisi için küçük ama sanat alemi için büyük" jestiydi. Bizler, önce orkestra ya da saz heyetinin sahne almasına, sonra da solistin çıkmasına alışkındık. Ama o gece tersi oldu. Önce Kayahan sahneye geldi ve daha sonra tek tek orkestra üyelerini çağırıp, tanıttı. İşte "şarkıcı" değil, "sanatçı", "müzikçi" değil, "müzik adamı" olmanın farkı... NOT: Günay'ın yeni hali harika olmuş. Hem dekor, hem işletmecilik 10 numara. Elimizde kalan tek müzikholü bu yeni ve çağdaş haliyle görmek beni mutlu etti. Bravo Vahit Yıldız'a...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın