Giriş Saati : 29.01.2009 14:00 Güncelleme : 29.01.2009 17:20
IMF ile görüşmelerde Türkiye'nin, istihdamı artırıcı ekonomiyi canlandırıcı program üzerinde ısrar ettiği, IMF tarafının ise daha sıkı bir mali disiplin ve faiz dışı fazla istediği öğrenildi.
Türkiye, IMF'nin ekonomiyi daha da daraltacak olan bazı yeni koşullarına karşı çıktı.
Türk yetkililerin, IMF birinci başkan yardımcısı John Lipsky ile yaptıkları görüşmelerde, Türkiye'nin IMF'nin son anlaşma yaptığı diğer ülkelerin ekonomilerine benzemediğini, Türkiye'nin bankacılık sistemiyle kamu mali dengesinin çok daha güçlü durumda olduğunu ifade ettikleri öğrenildi.
Yetkililerin, Türkiye'nin Maastricht kriterlerine göre çok iyi bir borçlanma oranına sahip olduğunu Lipsky'e anlattıkları ifade edildi. Türkiye'nin farklılığını ortaya koyan yetkililerin, fazla bir faiz dışı fazla oranı yerine daha makul bir faiz dışı fazla oranıyla programın sürdürülerek, yatırımlara kaynak sağlanması yönündeki görüşlerini dile getirdikleri öğrenildi.
IMF Başkanı Dominigue Strauss-Kahn ile Washington'da görüşecek olan Lipsky'nin Türkiye'nin önerilerini anlatarak, IMF yönetiminden onay almaya çalışacağı belirtiliyor.
Bu arada ekonomi yetkilileri, 2009 programının IMF ile anlaşma olsun ya da olmasın hedefleri tutturabilecek şekilde hazırlandığını vurguladı. IMF yönetiminin Türkiye'nin önerilerini kabul ederek, Şubat ayında yeni bir IMF anlaşmasının yapılma ihtimalinin güçlü olduğu belirtiliyor.
"YENİ BAZI MADDELER GELİNCE BU BİZİ RAHATSIZ ETTİ''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, IMF ile yürütülen görüşmelere ilişkin olarak, ''Yoğun çalışma içerisinde belli maddeler var. Bu maddeler üzerinde çalışmalar yürütülüyor. Bunların bazılarında anlaştılar, bazılarında anlaşamadılar. Zaman içerisinde bunlar eksildi, eksildi şimdi artık neredeyse bitme noktasına gelmişken, yeni bazı maddeler gelince bu doğrusu bizi rahatsız etti'' dedi.
Dünya Ekonomik Forumu nedeniyle Davos'ta bulunan Başbakan Erdoğan, Rinaldi Otel'de Avrupa medya temsilcileriyle görüştü ve çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
''IMF ile yapılan görüşmeler'' konusundaki bir soru üzerine, Başbakan Erdoğan şunları söyledi:
''IMF ile ilgili olarak biz geçen yıl mayıs ayından itibariyle bir süreci devam ettiriyoruz. Bakın biz hemen mayıs ayında veya haziranda bu işi bitiremedik, ama o günden bugüne bu süreç devam ediyor ve bugünlere geldik. Arkadaşlarımız yoğun bir çalışma yaptılar. Bu yoğun çalışma içerisinde belli maddeler var. Bu maddeler üzerinde çalışmalar yürütülüyor. Bunların bazılarında anlaştılar, bazılarında anlaşamadılar. Zaman içerisinde bunlar eksildi, eksildi şimdi artık neredeyse bitme noktasına gelmişken, yeni bazı maddeler gelince bu doğrusu bizi rahatsız etti. 'Bu uygun değil' dedik. 'Dolayısıyla hele hele iki madde var ki bunu kabullenmemiz hiç mümkün değil' dedik. Bunu kabul edemeyiz. Çünkü IMF, bizimle yaptığı bu tür görüşmelerde eğer Türkiye'yi başka ülkelerle kıyaslayarak bunu yaparsa... Bu ülkelerin şartlarına göre değişir.''
Başbakan Erdoğan, ''Bunların hangi maddeler olduğu'' sorusuna ise şu yanıtı verdi: ''Onu açıklamam mümkün değil. Onlara karşı da bir saygısızlık olur, ama biz bu maddeleri bir defa kabul edeyemeyeceğimiz gibi biz bunu kendi içimizde, kendi yapısı içerisinde biz onu reforma edebiliriz, o ayrı mesele. Ama onların istediği şekliyle bunu halletmemiz mümkün değil. Şu anda bu konuyla ilgili onlar 'on günlük bir ara verelim' dediler. Zaten bunun 2-3 günü gitti. Bir haftalık zaman var. Bir hafta sonra tekrar bir araya geleceğiz. Sayın Lipsky ile (IMF Birinci Başkan Yardımcısı) yaptığımız görüşmede de 'arkadaşlarıma ben bu düşüncelerinizi ileteceğim' dedi. Akşam gayet olumlu geçti. Sayın Lipsky'nin yaklaşımı bana olumlu geldi ve kendileri de Sayın Başkan'a sanıyorum bunu iletecekler. Görüşmeyi yaptıktan sonra çıkacak neticeye göre tekrar bir değerlendirmeyi birlikte yapacağız.''