Fenerbahçe, ara transfer öncesi yine yanlış adreslere gidiyor.
Takımın iki görev yerine transfer ihtiyacı var. Birincisi ve en önemlisi, orta sahanın ortası... Bu bölgeye devamlılığı ve pres özelliği olan, defansifofansif futbolun iki yönünü uygulayabilen bir oyuncu tipi gerekli.
Bu tipe birinci sınıf iki örnek verirsek Gerrard (Liverpool) ve Lampard (Chelsea). Artık Aurelio olamayacağına göre ikinci sınıf bir örnek de ligimizden Gaziantepsporlu Tabata.
Transfer için bana göre ikinci ihtiyaç olan bölge, yine günümüz futbolunun iki yönünü uygulayabilen dengeli bir kenar orta saha.
Ama gündemdeki düşünülen isimler beni şaşırtıyor. Bursasporlu Sercan ve Ankarasporlu Özer'in isimleri geçti. Ankaragücülü Gökhan, büyük olasılıkla alınıyor. Gökhan'ın gerçek yeri sağ kulvar. Bu kulvarda Deivid ve Kazım var. Ondan sonra da Burak ile Ali Bilgin. Bir de şu düşünülebilir; Gökhan, Güiza'nın yanında ikinci forvet gibi.
Aragones, Alex yüzünden takımı Güiza'yla tek santrforlu düzende oynattı. Kendisini kanıtlamış Semih gibi çok önemli bir forveti hiç alışık olmadığı orta saha formatına soktu. Böyle bir durum varken Fenerbahçe hâlâ bu bölgeye transfer düşünüyor. Benim de mantığım almıyor.
Bizde medyanın, futbol kamuoyunun olaylara bakış açısı çok dar. Beşiktaş Metalist'le eşleştiğinde herkes turu çantada keklik gördü. Çünkü Metalist isimsiz, Avrupa'da tanınmayan ve bir başarısı olmayan bir takımdı. Lucescu uyardı ama kimse oralı olmadı. Beşiktaş ilk maçı tek golle kazandı. 90 dakikadaki genel görüntü kaybedeceği bir maçı kazanmasıydı. Dikkatli analiz yapıldığında görüldü ki sistem, kondisyon ve takım savunması açılarından Metalist, Beşiktaş'tan daha iyi bir takımdı.
Bu maçtan sonra rövanş için ciddi endişelerim olduğunu üzerine basa basa vurgulamıştım. Ve sonuç hüsran oldu.
Aslında Beşiktaş kendisinden daha iyi bir takıma elenmişti ama yönetim ve medya aynı fikirde değildi, Ertuğrul Sağlam'ın görevine son verildi. Metalist; Galatasaray, Benfica, Hertha Berlin ve Olympiakos'un bulunduğu grupta üç galibiyet, bir beraberlikle 4 maçta hiç gol yemeden birinci oldu. Galatasaray'ı da Ali Sami Yen'de yendi.
Bu örneklerden iki sonuç çıkıyor. Birincisi, Beşiktaş'ın elenmesi normalmiş. İkincisi de takımların isimleri değil sergiledikleri futbol önemli.
Bu konuda en canlı ikinci örnek de Bundesliga'dan Hoffenheim. Küçük bir kasaba takımı, alt liglerden birinci lige yükseldi. Sezon başı düşmeye ilk adaylardandı. Ama ilk yarıyı lider bitirdi. Üstelik en iyi 2 futbolcusu, Euro 2008 elemelerinde ve 2010 Dünya Kupası elemelerinde aynı grupta olduğumuz ve küçük gördüğümüz Bosna Hersekli İbisevic ve Salihovic.
İbisevic Bundesliga'da 18 golle gol krallığında açık ara önde.
Yayın tarihi: 30 Aralık 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/12/30//haber,E03EE31CD56646DB9E8E8424819D4C83.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.