Hindistan, Buda'nın sade yaşam felsefesinin yanı sıra renkli süslemeleri, kumaşları ve değerli taşlarla yapılan mücevherleriyle de ünlüdür. Kadınların ellerindeki dövmeleri, kaşlarının arasındaki bindileri, sıra sıra bilezikleri, turunculu morlu parlak kıyafetleri de bu azla yetinmesini bilen milletin yaşama dönük yüzünün ifadesidir. Değerli taşlarla bezeli kol düğmelerine meraklı Hintli erkekler de kadınlar kadar mücevhere meraklıdır. Jaipur şehri de renkli taşları kesen zanaatkârların merkezidir. Kolombiya'dan zümrüt, Burma'dan yakut ve safirler burada kesilip, cilalanarak parlatılır. 150 yıllık Gem Palace mücevher mağazası da Jaipur'a yolu düşen turistlerin uğramadan geçemedikleri bir adres... 1852'de Kasliwal ailesinin kurduğu ve son 70 yıldır da dekorasyonunu hiç yenilemeyen firmanın ürünlerinin en büyük özelliği hepsinin el işi tasarımlar olması... Ünleri, müşterileri aracılığıyla dünyanın her köşesine yayılsa da ilke olarak başka bir ülkede mağaza açmıyorlar. Sadece New York Barney's ve Aspen'de vitrinleri var. Metropolitan Müzesi'nde de tasarımlarının sergilenmesi için süresiz bir vitrin ayrıldı. Geleneksel teknikleri günümüze taşıyan mücevher firmasının ilk showroom'u da yaklaşık bir yıl kadar önce İstanbul'da açıldı. Uzun yıllar medyada satış pazarlama departmanında yöneticilik yapan Arzu Atabarut'un Türkiye temsilciliğini aldığı Gem Palace Nişantaşı'nın, Hindistan'dan İstanbul'a uzanan yolculuğunun öyküsü de çok ilginç. Moda dergilerinden tanıdığı Gem Palace ürünlerini, Hindistan'a yaptığı bir seyahatte yakından görme fırsatı bulan Atabarut, bir süre sonra "Acaba İstanbul'da da bir şube açabilir miyiz?'' diye düşünür. Firmanın sekizinci kuşak temsilcileri Kasliwal kardeşleri ikna etmek hiç de düşündüğü kadar kolay olmaz. Görüşmeler tam bir yıl sürer. Atabarut, Gem Palace'ı Türkiye'ye getirmek için çok uğraşır ve sonunda hayali gerçekleşir: "Bugün Topkapı Sarayı Hazine Dairesi'nde sergilenen mücevherlerin bir bölümünün Hindistan'dan gelmiş olması, Türklerin tarih boyunca mücevher sanatına verdikleri önemi ispatlıyor. İkna için birçok kez firma sahiplerini ziyaret ettik ve İstanbul'da bir showroom açılması önerisinde bulunduk. Türkiye'ye gelip, Nişantaşı'nın İstanbul'un en seçkin semti olduğunu anladılar.'' Gem Palace'ın Nişantaşı'ndaki sofistike showroom'unun dekorasyonu da Arzu Atabarut'un eşi ünlü iç mimar Murat Atabarut'a ait. Dekorasyon gerçekleştirilirken Hindistan'daki mağazanın vitrinleri, bazı yorumlarla İstanbul'a uyarladı. Arzu Atabarut müşterileriyle birebir kendisi ilgilenmek için randevuyla ziyareti tercih ediyor. Showroom'da klasik parçalara ağırlık verilmiş. Victoria dönemi takılarının çağdaş uyarlamaları, Rus etkisindeki Hint mücevherleri, bazı eski Hint takılarının yeni uygulamaları Atabarut'un kişisel beğenilerini de yansıttığı için bunlar seçimini de etkiliyor.
Yayın tarihi: 27 Aralık 2008, Cumartesi Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/12/27/ct/haber,33FD61DC133143438CCD0C21E9FAB6C4.html Tüm hakları saklıdır.