Ermeni meselesinin yalnızca objektif tarihçilerce ele alınmasından yanayım. Üstelik her gün binlerce kişinin yaşamını yitirdiği savaş ve tehcir günlerinde, kimin suçlu kimin mazlum olduğunu ayırt etmenin güç olduğuna inanıyorum. Daha geçen pazar günü Ruhat Mengi'nin Star'daki programında Kars ve yöresinde elinde Kuran-ı Kerim'leriyle canlı canlı gömülen Türkler'in bulunduğu toplu mezarların görüntüleri yayınlanmadı mı? Acıları deşmenin kime ne yararı olacak? Eğer özür dilenecekse, Belene kampında işkenceyle öldürülen Balkan Türkleri için Bulgarlar'ın, Ermeni doktorların dolduruşuna gelip, Ortadoğu'da Türk savaş esirlerini dezenfekte etme bahanesiyle asit dolu havuzlara sokup, neredeyse hepsinin kör olmasına neden olan İngilizler'in, Kıbrıs'ta çoluk çocuğumuzu küvetlerde boğazlayan Rumlar'ın, günahsız diplomatlarımızı kurşuna dizen Ermeni çetecilerin, Güneydoğu'da kundaktaki bebelerin kafasına kurşun sıkanların öncelikle özür dilemesi gerekmiyor mu?
Yayın tarihi: 23 Aralık 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/12/23/gny/haber,8F3D1896EFB14AB48371C29BFCF6032F.html
Tüm hakları saklıdır.