Giriş Saati : 22.12.2008 12:02 Güncelleme : 22.12.2008 23:34
KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas, Kıbrıs sorununa kapsamlı çözüm bulunması amacıyla 11 Eylülde başlatılan müzakereler çerçevesinde bugün 13. kez bir araya geldi.
Liderler, bu yılın son görüşmesinde, "Yönetim ve Güç Paylaşımı" ana başlığı altında federal hükümette "dış ilişkiler" konusunu ele alıyor. Liderler önce baş başa görüşüyor. Lefkoşa ara bölgede yapılan görüşmeye daha sonra, liderlerin heyetleri ve BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer da katılacak.
Taraflar, 16 Aralıktaki görüşmede, federal hükümette "dış ilişkiler" konusunu ele alarak, karşılıklı önerilerini sunmuştu. Kıbrıs Türk tarafının "dış ilişkiler" konusunda yaptığı öneri basına da yansıdı.
Kıbrıs sorununa kapsamlı çözüm bulmak amacıyla 11 Eylülde başlayan görüşmelerde "Yönetim ve Güç Paylaşımı" ana başlığı altındaki konuları müzakere eden taraflar, aynı konuyu görüşmeye 2009'da da devam edecek.
Liderlerin yeni yıldaki ilk görüşmesi 5 Ocakta yapılacak.
TALAT'TAN YENİ YIL HEDİYESİ
Bu arada Cumhurbaşkanı Talat, yeni yıl nedeniyle Kıbrıs Rum müzakere heyetine, erkekler için kol düğmesi ve kravat, kadınlar için şal hediye etti.
Kıbrıs Türk tarafı, görüşmeleri takip eden gazetecilere de kaymaklı ekmek kadayıfı ikram etti.
KIBRIS TÜRK TARAFININ "DIŞ İLİŞKİLER" ÖNERİLERİ
Kıbrıs Türk tarafı, "dış ilişkiler" konusunda federal hükümet seviyesinde alınacak kararlarda, konunun kurucu devletlerin yetkisine girmesi durumunda, kurucu devletlerin de rızasının alınmasını önerdi.
Bunun dışındaki konularda ise dış ilişkiler bakımından kurucu devletlere sadece danışılacak.
Kıbrıs Türk tarafı ayrıca, kurucu devletlerin kendi yetki alanlarına giren konularda diplomatik statüye sahip temsilci atayabilmesi önerisinde bulundu. Bu temsilciler, birleşik federal devletin diplomatları listesinde yer alacak. Kurucu devletlerin antlaşma yapma yetkisi bakımından, antlaşmaların türü temelinde ikili bir ayrımın söz konusu olduğu öneriye göre kurucu devletler, kendi yetki alanlarına giren tüm konularda antlaşma yapabilecek.
"Birleşik Kıbrıs"ın AB üyeliğiyle uyumlu olmak zorunda olan bu antlaşmaların yapılmasında, federal hükümet her aşamada bilgilendirilecek. Federal hükümet ise bu tür antlaşmaların yapılmasını önceden tanımlanacak belirli bazı durumlarda engelleyebilecek.
Öneriye göre kurucu devletler, federal hükümetin tanımadığı ya da diplomatik ilişki kurmadığı veya ilişkilerini askıya aldığı bir devletle bu türden bir antlaşma yapmaya kalkıştığında federal hükümet bu süreci askıya alabilecek.
Bu engelleme yetkisi, bu türden bir antlaşmanın Kıbrıs'ın uluslararası yükümlülüklerine aykırı olması halinde de geçerli olacak.
Kıbrıs Türk tarafının önerisine göre kurucu devletler, doğrudan kendi yetki alanlarına girmeyen ama yetkilerini etkileyen konularda yapılacak bu tür antlaşmalarda bazı açılardan söz sahibi olabilecek.
Esasen federal devlet tarafından yapılabilecek bu antlaşmaların yürürlüğe girebilmesi için kurucu devletlerin yasama organlarının ayrı ayrı onayı gerekli olacak.
Kıbrıs Türk tarafı, Birleşik Kıbrıs'ın dış temsilciliklerinde büyükelçiler ile yardımcılarının farklı kurucu devletlerden olmasını da önerdi.
BM, AB ve Avrupa Konseyi, BM Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesi, Yunanistan ve Türkiye'ye gönderilecek misyon başkanlarının ise 2 kurucu devlet arasında eşit şekilde paylaşılması istendi.
Türk tarafının önerisine göre, dış ilişkilerde bir devletin tanınması, diplomatik ilişki kurulması ya da var olan diplomatik ilişkilerin kesilmesi gibi önemli konulardaki federal kararlar, sadece başkanlık konseyi tarafından alınabilecek.
Kıbrıs Rum basınına göre, Rum lider Hristofyas, önerilere sıcak bakmıyor.
ÖNCEKİ GÖRÜŞMENİN ARDINDAN YAPILAN AÇIKLAMALAR
KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, 16 Aralıktaki görüşmeden sonra yaptığı açıklamada, müzakerelerde, iyimser olmamak için şu an için bir neden olmadığını belirterek, "Henüz görüşmeye devam ediyoruz, görüşmeye devam ettiğimize göre ve ilerleme de olduğuna göre, aynı konuyu sürekli tartışmıyoruz, umutsuz olmaya bir gerek yok diye düşünüyorum" demişti.
"Dış ilişkiler konusunun çok kapsamlı bir konu ve ortak yapının da oldukça önemli bir fonksiyonu olduğunu" kaydeden Talat, dış ilişkilerin federal yetkiler arasında olduğunu ama kurucu devletlerle de bağı olduğunu belirterek, şunları söylemişti:
"Dış ilişkiler federal hükümetin yetkisi olunca, doğaldır ki bazı düzenlemelere ihtiyaç var. Kurucu devletlerle yapılacak işbirliği anlaşmalarına ihtiyaç var. Bir uluslararası anlaşmanın nasıl yapılacağı konusunda değerlendirmelere ihtiyaç var. Bunları yaptık. Uzlaşılan konular, uzlaşılmayan konular var. Biz, oldukça kapsamlı bir şekilde önerimizi verdik." Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas da "İki taraf arasında çözüm bekleyen dikenli konular bulunduğunu" söylemişti. Bu arada Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer'in, 16 Aralık görüşmesinin ardından 18 Aralıkta Ankara ve 19 Aralıkta da Yunanistan'ı ziyaret ederek, Kıbrıs müzakerelerine ilişkin temaslarda bulundu.