* 'Üç Maymun' filminde, oyunculuk adına keşfettiğiniz yeni şeyler oldu mu? Çok içten oynadığınız zaman birçok hissi anlatabildiğinizi gördüm. Sadece bir bakışla bile pek çok şey anlatılabiliyor. Nuri Bilge Ceylan'la farklı bir tempoda çalıştım. Sonuçta, dizi çekerken derin düşünmeye vaktiniz olmuyor.
TEKNİK OYNAMAM * Teknik oyunculuk mu bahsettiğiniz? Ben pek teknik oyunculuk yapmam, biraz içgüdüsel oynarım. Seviyorum o yanımı. Yüreğimle bulmaya çalışıyorum yolumu ve bunun daha doğal olduğuna inanıyorum. Çünkü teknik oynamak bir süre sonra tekrarı getiriyor. Nuri Bilge, tek bir gereksiz mimiğe bile karşı olan bir yönetmen zaten. Buna hep dikkat eden bir oyuncu olarak, onu anlamam kolay oldu.
* Yükselen bir Türk Sineması'ndan söz etmek mümkün. Artık Batı taklidi değil, özgün işler çıkıyor. Sizce bunun oluşmasında ne etkili oldu? Bu bence maddi imkanlarla bağlantılı bir şey. Bunun dışında, Batı'ya daha yakın olmak istediğimiz için onlardan hep etkilendik. Bizden ilerideler diye, onları örnek aldık. Aziz Nesin, Yaşar Kemal, Orhan Pamuk bize yeter, hiç gerek yok fazla uzaklara gitmeye. Tamamen bizden bir şeyler var o romanlarda. Masumiyet Müzesi'nden ne kadar güzel bir Türk filmi olur. Bunun farkına vardık sonunda bence. Daha çok para kazanma hırsı, daha kolayına kaçmaya itti insanları.
* Batı'da, sanatın her alanında bir doymuşluk var. Belki de onların yeni bir bakış açısına, farklılığa ihtiyaçları var. Biz Batı'ya herhangi bir şey ispatlamak zorunda değiliz, bunu yapmamalıyız. Sadece işimizi yapmalıyız, inandığımız projelerin ardında durmalıyız. Batı'ya açılmak ne anlamda bize yarar sağlar? Örneğin belki sponsorluk anlamında faydaları olur. Bu tarz destekler zaten film yapmamızı da kolaylaştırır. Eskiden Yılmaz Güney vardı ama imkanlar kısıtlıydı, tek başına adam nasıl yapsın? O zamanlar yapımcının çevresinde dönüyormuş iş.
Yayın tarihi: 19 Aralık 2008, Cuma Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/12/19/gny/haber,585B55BB957741BAB37226B5F95CBA45.html Tüm hakları saklıdır.