kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
21 Kasım 2008, Cuma
Sabah
 
Haberler Spor Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Magazin Sağlık Televizyon Yazarlar Kültür Sanat
 
24 Saat
24 Saat
‘Adanalı’da, Oktay Kaynarca’ya Serenay Sarıkaya eşlik ediyor.

'Seyrediliyor' diye sulu zırtlak işler yapamam

20.11.2008
* Son günlerde ekonomik kriz var. Bu krizden diziler de etkileniyor. Sizce 'Adanalı' da etkilenecek mi?
Kriz dünyanın her yerinde var. Büyük yatırımlardan vazgeçiyorlar. Bizim ülkemizde de birtakım indirimler isteniyor. Bazıları bu politikayı kabul eder, bazıları etmez. Bu; insanların kendilerine kalmış bir durum. Ama 'Bir önlem alalım, yüzde 30 indirim yapalım' demek bana doğru gelmiyor. O zaman başka planlar yapıp, başka işlerle var olmak lazım. 'Kriz şu anda ensemizde geziyor' dersek daha çok batarız. Kaldı ki bu başımıza gelen ilk kriz değil. Dünya sersemlemiş durumda. Biz daha çok alışığız krize...

* Siz pahalı bir sanatçı mısınız?
Bilmem. Başka insanların aldıklarını bilmediğim için pahalı mıyım bilmiyorum. Belki ucuz da kalabilirim. Sanırım çok pahalı bir isim değilim. Ama ben bir senaryo düşmanıyım. Senaryoyu didik didik ederim. Senaristler nefret eder benden. Hemen notlarımı alırım. Karakterlerin gelişimini tek tek yazarım. Sonra oturur para konuşurum.

KÜÇÜK BÜTÇE OLSUN
* Reyting etkiliyor mu bir sanatçıyı?
Etkiliyor tabii, etkilemez mi? 'Etkilemez' diyen sanatçı yalan söyler. Ben; yaptığım işi anlayan, benim gibi düşünen, benim baktığım yerden bakan seyirci isterim. Keşke raytingler doğrultusunda da bu böyle olsa. Keşke herkes benim istediğim gibi baksa meseleye. Özel bir seyircim varsa, benim için tamam. Sinemada sulu zırtlak işler yapıp milyonlarca seyirciye ulaşmak yerine; inandığım, altına imza atacağım, arkasında duracağım küçük bütçeli filmlerde, çok cüzzi şeylerle oyunculuk yapmayı tercih ediyorum.