Karadeniz ve Deniz Feneri

RİZE

Karadenizli "hayırsever, yardımsever."
Örneğin, Rize'nin "Şevket Amca" sı... Şevket Yardımcı.
"Biri" gidiyor, diyor ki:
- Şevket Amca, bana bir sigara parası.
Şevket Amca onu tersliyor:
Sonra "bir başkası" gidiyor:
- Şevket Amca, okul yaptıracağız.
Kaç para... 4 trilyon mu?.. Verdim gitti.
Rize Tıp Fakültesi'nin kapısında "Şevket Yardımcı" ismi var.
Fakülteyi "Yardımcı ailesi" yapıyor.
Gelelim "asıl konumuza."
"Deniz Feneri olayı" Rizeli'yi rahatsız etmiş. Herkesin söylediği şu:
- Hayır işinde yamuk yapan olmuşsa, devlet onu kulağından tutsun, savcının önüne koysun.
Genel kanaat "işin içinde bir yamukluk olduğu."

"Konuyu" Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı'ya açtık.
Dedi ki:
- Bir yerde bir laf çıktıysa hepten de boş değildir.
- Deniz Feneri'ne ciddi paralar verildi... İnanmak istemiyorum... İçlerinde yanlış yapanlar varsa cezasını çeksinler.
- Tabii işin bir boyutu da şu... Almanya, kendi ülkesindeki paranın dışarı çıkmasını istemiyor... Almanya'nın rahatsızlığı biraz da bundan.
Halil Bakırcı:
- Hayır işleri durmamalı... Devlette bir yönetici hırsızlık yapsa, devlete sahip çıkmayacak mıyız?.. Yanlış yapana kimse acımasın... Yardım parasını cebine atan varsa kimse korumasın... Çeksin cezasını.