"Geçmiş insanın peşini bırakmaz" derler ya. Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül de Refah Partisi (RP) döneminden kalan
"Kayıp Trilyon Davası" ile ilgili iddialardan bir türlü kurtulamadı. Esasen Gül hakkında, 19 Nisan 2007'de yani Cumhurbaşkanı seçilmeden önce verilen mahkeme kararı var. "Sorumlu tutulamaz" diye. Son olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da
"Kayıp Trilyon Davası" kapsamında, Cumhurbaşkanı Gül hakkında, iddia edilen eylemlerin kanıt ve unsurlarını tartışmaksızın, mevcut anayasal sistem içinde soruşturma yapılmasına gerek olmadığı sonucuna vardı. Bu karara haliyle itiraz edildi. Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi; Başsavcılığın, Cumhurbaşkanı Gül hakkındaki takipsizlik kararına yapılan itirazı görüşüp dosyayı iade etti.
Unakıtan onayladı Ancak iade kararında öyle bir ifadeye yer verdi ki... Dosya bir anda Maliye Bakanı
Kemal Unakıtan'ın önüne geliverdi. Mahkeme, Maliye Bakanlığı'nın suçtan zarar gördüğünü, olayın tarafı olarak konuyu bir daha değerlendirilmesi gerektiğine hükmetti.
Bakan Unakıtan ise Cumhurbaşkanı ile karşı karşıya gelmesini önleyecek bürokratların geliştirdiği sihirli formülü kısa süre önce benimsedi. Maliye kurmayları, Gül hakkında mali takibe mahal olmadığına ilişkin görüşü Unakıtan'ın takdirine sundu. Bakan da onayladı. Buna göre,
-
Cumhurbaşkanı'nın, milletvekili olarak görev yaptığı dönemdeki dokunulmazlığı, hukuk davası açılmasına engel değildi. Nitekim Maliye, alacağın tahsili için aralarında Gül'ün de bulunduğu RP yöneticileri hakkında tazminat davası açtı. -
O dönem, genel başkan yardımcısı olan Gül'ün mali konularda sorumluluğu bulunmadığı için dava reddedildi. -
Kayıp Trilyon Davası'nın asli faili konumundaki eski Başbakan Erbakan hakkında zaten icra takibi yürüyor. Cumhurbaşkanı Gül'ün, haciz sürecine dahil edilmesinin ise kamu alacağını artırmayacağı görülüyor.
Yayın tarihi: 29 Eylül 2008, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/09/29//muderrisoglu.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.