Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'in geçen Çarşamba günü Bakü'de düzenlediği basın toplantısında bir soruya verdiği yanıtı Batı başkentleri ile enerji sektörüne yatırım yapan şirketler önemle not ettiler ama Türk kamuoyunun dikkatinden kaçtı. Soru şuydu: "Nabucco'nun Ermenistan'dan geçmesi gündemde mi?"
Güler'in yanıtı şöyle oldu: "Şu anda söz konusu değil." (Anadolu Ajansı'nın Rena Bendeliyeva imzasıyla servise koyduğu haber.)
Oysa normal olarak Güler'in şu yanıtı vermesi gerekirdi: "Bunu da nereden çıkardınız? Nabucco gaz boru hattının güzergahı yıllar önce ilgili tüm tarafların onayıyla kesinleşti. Bilindiği gibi, hat Azerbaycan-Gürcistan üzerinden
Türkiye'ye geliyor ve Bulgaristan'la Avrupa'ya uzanıyor."
Enerji Bakanı'nın yanıtındaki nüans, Gürcistan-Rusya savaşının ve onun toz dumanı arasında ortaya çıkıveren Türkiye-Ermenistan, hatta Azerbaycan-Ermenistan yumuşamasının Kafkaslar'daki dengeleri kökünden değiştirdiği mesajını veriyor. Gerçekten de Gürcistan artık enerji koridoru olarak güvenilir güzergah değil. Bunu kabul etmek için Kafkas haritasına bakmak yeterli: Nabucco'nun Gürcistan'daki bölümü Rus tankları ve toplarının menzili içinde. Ayrıca Bakü-Tiflis-Ceyhan ve Bakü-Supsa petrol boru hatları ile BaküTiflisErzurum doğalgaz boru hattı da...
Mevcut üç riskli boru hattına Nabucco ile dördüncüsünü eklemek, bugünkü konjonktürde ne bu projenin bir numaralı muhatabı AB tarafından akılcı bulunuyor, ne de esas aktörler olan çokuluslu yatırımlarca. Gürcistan seçeneğinin masada kalabilmesi için sadece bu ülkenin değil, Kafkasya'daki tüm dondurulmuş ihtilafların çözülmesi gerekiyor. Oysa bu ihtilafların Gürcistan'ı ilgilendirenlerini Rusya, İskender'in Gordium'u çözmesindeki yöntemle "Halletti": Kılıçla! Silahla! Yani Güney Osetya ve Abhazya artık Gürcistan'a dönemeyecek ve oralar yatırımcılar açısından hiçbir sigorta şirketinin tek avro veya dolar teminat veremeyeceği kadar riskli kalacak.
Buna karşılık, üçüncü donmuş ihtilafın, daha birkaç ay öncesine kadar Güney Osetya ve Abhazya'dan daha da kördüğüm görülen Dağlık Karabağ sorununun barışçı yollardan çözümü için ciddi bir fırsat ortaya çıktı. Türkiye'nin arabuluculuğuyla.
Ya Ermenistan, ya İran! Güney Osetya ve Abhazya, Rus yöntemi oldubitti ile jeopolitik ve stratejik dengeleri Gürcistan'ın aleyhine değiştirirken Dağlık Karabağ sorununun "Kazankazan" mantığıyla çözülmesi fırsatının belirmesiyle,
Nabucco'nun Ermenistan'a yönlendirilmesi seçeneğini hiç kuşkusuz gerek Türkiye ve Azerbaycan, gerek Avrupa ve gerekse yatırımcılar ciddi olarak değerlendirecekler. Çünkü Gürcistan şansını yitirdiğine göre, AB'nin Rusya'ya enerji bağımlılığını azaltmak için
Nabucco projesinde ısrar edilirse, Ermenistan dışında tek güzergah kalacak: Boru hattının İran üstünden Türkiye'ye geçirilmesi! Nabucco'nun sponsoru ABD'nin tüylerini diken diken edecek bir olasılık.
Tabii sular duruluncaya kadar AB'ye Nabucco'suz gaz ulaştırmak için çözüm arayışları da mümkün. Örneğin Şah Deniz gazını Bakü-Tiflis-Erzurum hattının kapasitesini artırarak Karacabey-Gümülcine üzerinden Avrupa'ya ulaştırmak gibi. Zaten Yunanistan'ın Stavrolimanas limanından başlayıp Adriyatik Denizi altından İtalya'nın Otranto limanına ulaşacak "Poseidon" boru hattının 2011'de devreye girmesiyle bu seçenek hayata geçirilecek. Ancak orada da bir sorun var: Azerbaycan, en azından 2015'e kadar yılda en çok 10 milyar metreküp gaz gönderebilecek. AB'nin dişinin kovuğuna bile yetmez. Buna karşılık 2013 veya 2014'te tamamlanması hedeflenen Nabucco ile Avrupa yılda 30 milyar metreküp gaz alabilecek.
Tüm bu veriler bir süre sonra Nabucco'da Ermenistan seçeneğinin masaya getirilmesinin kaçınılmazlığını ortaya koyuyor.
Zaten boşuna mı ABD, "TürkiyeErmenistan sınırını açmanın zamanı geldi" diye bastırıyor? Boşuna mı Ankara, TürkiyeErmenistan ilişkilerinde yeni bir sayfa açıldığını söylüyor? Ve de boşuna mı Güler, "Nabucco için Ermenistan güzergah olabilir mi?" seçeneğini reddetmek veya yalanlamak yerine "Şu anda" yani "Şimdilik değil" diye geçiştiriyor?
Eskilerin dediği gibi, "Bu pilav daha çok su kaldırır..."
Yayın tarihi: 15 Eylül 2008, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/09/15//safak.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.