Giriş Saati : 11.09.2008 17:36 Güncelleme : 11.09.2008 17:44
AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, Deniz Feneri Derneği davasının hiçbir yerinde, AK Parti ile ilgili bir iddianın bulunmadığını, duruşmaları izlemeyi de düşünmediklerini belirterek, ''CHP, zaten takip ediyor, bütün kadrolarıyla hem kulisini hem de grup başkanvekilini göndererek, baskının alasını yapıyor'' dedi.
Bozdağ, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Anayasa Mahkemesinin CHP'nin 2005 yılı hesaplarına ilişkin incelemesi üzerinden, CHP'ye yönelik eleştirilerini sürdürdü.
Taksi ücretlerine dahi tenezzül eden bir ahlak düşüklüğü olduğunu savunan Bozdağ, ortada sahtekarlık ve sahtekarın bulunduğunu, bunun mahkeme kararıyla tespit edildiğini söyledi. Bozdağ, CHP'ye düşenin, partiyi hortumlayanlar için bir soruşturma başlatması olduğunu, ancak bunu duymadıklarını ifade etti.
Bozdağ, ''Anayasa Mahkemesinin ihbarı ve suç duyurusu üzerine, önümüzdeki günlerde CHP veya ilgililer hakkında, Türkiye, suçlamalara yönelik bir davaya şahitlik edecektir. Bu davanın özü, bir parti kendi kendini nasıl hortumlar davası'' dedi.
Bazı CHP eski milletvekillerinin, milletvekilliği sıralarının para karşılığı belirlendiğine ilişkin iddialarını yineleyen Bozdağ, ''Yapılması gereken bunlarla ilgili soruşturma başlatmaktır. Böyle bir havuz mu var? Milletvekilliği kariyere göre mi siyasi mücadelelerine göre mi veriliyor? Parası olan parası kadar mı sıra alıyor?'' diye sordu.
Kendi partisini hortumlayanların, ülke hazinesine hükmettiklerinde, hazinenin halinin ne olacağını milletin bilmesi gerektiğini belirten Bozdağ, gazeteler yazmasa bile, Anayasa Mahkemesinin kararını, kapı kapı gezip, anlatacaklarını söyledi.
Bozdağ, siyaseti, çamur atma anlayışından kurtarmak gerektiğini, iftira üzerine siyaset inşa etme zamanının geçtiğini ifade etti.
''DAVAYI TAKİP ETME DÜŞÜNCEMİZ YOK''
Deniz Feneri Derneği davasıyla ilgili soruları yanıtlayan Bozdağ, davanın hiçbir yerinde, AK Parti'yle ilgili bir iddianın bulunmadığını bildirdi. Bozdağ, ''Savcının, 'AK Parti şöyle yapmış, Başbakan böyle yapmış' diye bir iddiası yoktur. İddianameyi okudum, okuyan hiçbir kişi çıkıp da 'AK Parti bu iddianamede savcı tarafından şöyle itham ediliyor' diyemez. Yok böyle bir itham. Bu olayda, Başbakanımızın, AK Parti'nin, AK Partili olan hiçbir kişinin uzaktan, yakından bir ilgisi, irtibatı yoktur'' diye konuştu. Almanya'daki duruşmayı izleyip izlemeyeceklerine ilişkin bir soruya Bozdağ, şöyle karşılık verdi:
''CHP zaten takip ediyor, baskısını yapıyor. Oradan acaba, bir karar çıkarıp, AK Parti'ye bir çamur atar mıyız diye bütün kadrolarıyla orada hem kulisini yapıyor hem de grup başkanvekilini göndererek, baskının alasını yapıyor. CHP, işin içerisine nasıl AK Parti'yi sokarız diye hem aşağıdan hem yukarıdan çalışıyor. Boşa çalışıyorlar, çünkü biz yokuz. Davayı takip etme gibi düşüncemiz yok.''
''SABIKA KAYDI MI SORMAK GEREKİYOR?''
Bozdağ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Deniz Feneri Derneği davası sanıklarından Mehmet Gürhan ile fotoğraflarının bulunduğunun anımsatılması üzerine, siyasilerin yanına herkesin gelebildiğini belirtti. Bozdağ, sözlerini şöyle tamamladı:
''Siz yanınıza gelen herkese, 'senin sabıka kaydın var mı, adli sicil kaydını getir, hangi suçları işlemişsin, iyi hal kağıdı getir, bir bakayım iyi halin var mı' diye sorması mı gerekiyor? Sayın Baykal'ın da Türkiye'deki Deniz Feneri Derneği Onursal Başkanı ile fotoğrafı var. Samimi bir ortamda, Sayın Baykal ağız ağıza konuşuyor. Benim, 'sen ne yapıyorsun, çok samimi bir şekilde konuşuyorsun' demem mi gerekiyor?
O fotoğrafların Doğan medyasının Almanya'daki açılışlarında çekildiğine dair şeyler var. Acaba, Doğan medyasının da Almanya'daki Deniz Feneriyle bir irtibatı mı var? Onların toplantısında yer alıyor. Böyle toplantılara davetsiz insanlar gelmez. Protokolün yanına gelen kişiler önemli kişilerdir.''