kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Ağustos 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Halil Akkaş, Atina 2004'ten tam bir ay önce sakatlandığı için olimpiyatlara gidememişti. Bu yılki ilk olimpiyatlarından madalyayla dönmeyi istiyor.

Madalyaları aldıkça hırs geliyor, motive oluyorum

Tarihin en ünlü atletizm yarışmalarının, ilk kez Eski Yunanistan'da düzenlenen olimpiyatlarda gerçekleştiği biliniyor. Atletler yarışmalardan 10 ay önce çalışmaya başlar, son ayı olimpiyatların yapılacağı Olmpia'da geçirirlermiş. Belki de bu yüzden, atletizm olimpiyatlarda en merakla beklenen branşlardan biri. Türkiye de son yıllarda atletizmde ciddi bir ivme kazanmış durumda. Zaten 16 atletle, en çok sporcu gönderen branş. Katılan atletler, Elvan Abeylegesse, Halil Akkaş, Nevin Yanıt, Eşref Apak, Selim Bayrak, Türkan Erişmiş, Aslı Çakır, Melis Mey, Svetlana Sudak, Alemitu Bekele Degfa, Özge Gürler, Merve Aydın, Bahar Doğan, Ercüment Olgundeniz, Bahar Doğan, Ercüment Olgundeniz, Abdil Ceylan ve Recep Çelik. Bu atlerler arasında madalya şansı yüksek sporculardan biri Halil Akkaş. 25 yaşındaki sporcu, Dünya Atletizm Şampiyonası'nda final koşan ilk erkek Türk atlet unvanına sahip. Universiade rekoru kırmış, Avrupa'da yılın atleti seçilmiş bir isim. Geçen olimpiyatlara bir ay kala, kalçasından ameliyat olduğu için Atina'ya gidememişti. Dört yıllık emeğin sonunda bu şanssızlık onu üzmüş ama bu kez madalyayla dönmek arzusunda. Akkaş, en son Fas'ta yüksek rakımda, Polonya'da 22 günlük bir kamp yaptı ve 29 Temmuz'da Çin'e gitti. Bu arada kendisini yakaladık; Akkaş yarışlara neden sadece 300 metre engellide koşacağını şöyle anlatıyor: "Tek branşta yoğunlaşıp başarı yakalamayı tercih ettim. Dünya Atletizm Şampiyonası'nda 1500 ve 3000 metrede katılmıştım. 1500 metrede dünya dördürcüsü oldum. Asıl branşım 3000 metre engelli. Ama dayanıklılığımı ve süratimi geliştirmek için 1500 5000 metrede de koşuyorum. 1500 metre çok sürat ve süratte devamlılık gerektiriyor. 5000 metrede dayanıklılık ön plana çıkıyor." Halil Akkaş, eylül ayından beri olimpiyatlar için özel bir çalışma halinde. Sabah 07.30'da kalkıyor. 08.00'de kahvaltı ve 09.30-12.00 arasında antrenman yapıyor. Öğlen yemeğinden sonra 13.30-17.00 arasında dinleniyor ve sonra 20.00'ye kadar tekrar antrenman yapıyor. Ve 22.30 gibi yatıyor. "İnsanın sıkıldığı anlar oluyor ama başarıları yaşadıkça motive oluyorum. Madalyaları aldıkça hırs geliyor," diyor. Kütahyalı sporcu, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Beden Eğitimi bölümünden bu yıl mezun olmuş. Sürekli kampta olduğundan okulda devamsızlık sorunu olmuş ama "Artık bitirdim ve kafam rahat," diye ekliyor. Pistte olmanın ona hissettirdiklerini sorduğumuzda gözleri parlıyor ve başlıyor anlatmaya: "O arenaya çıktığınızda, yanınızdaki dünya rekortmeni de olsa, eşit şartlara sahipsiniz. Rüzgâr onun için de esiyor, yağmur onun için de yağıyor. Sonuçta iyi olan kazanıyor." Yarışları televizyonda izleyeceklere de şimdiden bol şans diliyor. Çünkü evde izlemenin, yarışmaktan daha heyecanlı olduğu kanısında. Halil Akkaş'ın 16 Ağustos'ta seçme, 18 Ağustos'ta final yarışı var. 30 Ağustos'ta geri dönecek. 31 Ağustos'ta ise Boğaz Köprüsü'nde yapıcak Nike Human Race koşusunun Türkiye'deki öncülüğünü yapacak. 25 ülkede yapılan bu koşu, Beylerbeyi'nden başlayacak ve Kuruçeşme Arena'da Kenan Doğulu konseriyle bitecek. Koşunun geliri, durumu spor yapmaya elverişli olmayan çocuklara bağışlanacağı için Akkaş, bu proje içinde yer almaktan mutlu olduğunu söylüyor.