kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Ağustos 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Ateş ve Deniz Çınar, bir buçuk yıl boyunca yurtdışında günde üç antrenman yaparak olimpiyatlara hazırlanmış.

Bir yıl şampiyonlarla birlikte çalışma yaptık

Türkiye, olimpiyatlara yelken dalında Berlin 1936'dan bu yana katılıyor. Yelken, şimdiye kadar madalya görmediğimiz branşlar arasında. Kemal Muslubaş (laser), Ertuğrul İçingir (mistral) ve Ali Kemal Tüfekçi (finn) geçtiğimiz olimpiyatlarda ülkemizi temsil etmiş, deneyimli isimler. Takımda yer alan iki kişi daha var ki, onlar bir buçuk yıl önce kurdukları hayali kısa sürede gerçekleştirmişler: İki kardeş Deniz (24) ve Ateş Çınar (22). Foça'da yaşayan Çınarlar, 1995'te buradaki bir yaz kursuyla yelkene başlamış. Önce optimist, sonra lazer sınıfında yarışmışlar. Bu arada biri Türkiye Şampiyonu, diğeri dünya ikincisi olmuş. Sonra fizikleri yetersiz kaldığı için lazerde başarılı olamayacaklarını anlamışlar. 470 sınıfında yarışmaya karar vermişler. "470 iki kişilik bir tekne. Bizim fiziğimiz bu tekne için uygun. Lazerde biraz daha yapılı ve kilolu olmanız gerek," diyorlar. Olimpiyat fikrini ise kafalarına sokan antrenörleri Tolga Rangavis olmuş. "Tolga Abi, başarılı olmaya başladığımızı görünce, olimpiyat fikrini aklımıza soktu. Sonuçta bir yıldır hep yurtdışında antrenmandayız. Madalyaya oynayan Hırvat takımıyla antrenman partnerliği yaptık. Sonuçta şampiyonlar nasıl hazırlanıyorsa, biz de öyle hazırlandık," diyor Ateş Çınar. 30 ülke arasından 28. olarak olimpiyatlara katılıyorlar. Yarışı ilk 20 içinde bitirmeyi istiyorlar. Asıl hedefleri, 2012'de ilk sekiz içinde yer almak. "2008, bizim için erken bir hedef. Bir buçuk yılda olimpiyatlara gitmek imkânsız gibi bir şey," diyorlar. Bu zaman zarfında çok yoğun tempoda çalışmışlar. Hatta Ege Üniversitesi'de mühendislik okuyan kardeşler, okullarını dondurmak zorunda kalmış.