Björk İstanbul'da ne yapacak?

Björk'ün Volta albümünde bir şarkı var. Adı Declare Indipendence (Bağımsızlığını İlan Et). Şöyle diyor Björk: "Bağımsızlığınızı ilan edin, bunu size yapmalarına izin vermeyin." Bu, Faroe Adaları'nın Danimarka'ya karşı bağımsızlığını savunan, bu konuyla ilgili yazılmış bir şarkı. Yani kişisel bir aydınlanmaya falan işaret etmiyor. Dünya bizim etrafımızda ya da Ortadoğu'da dönüyor sanıyor olabiliriz ama öyle değil işte. Ne zaman muhabbet açılsa sorunsuz ülke modeli olarak gösterilen İskandinav ülkelerinin de sorunları varmış demek ki. Björk bu şarkıya önem veriyor. Videosunu Michel Gondry çekmiş. Hakikaten güzel olmuş, yine yaratıcılık üst düzeyde. Youtube'da izleyebilirsiniz. Hayır izleyemezsiniz. Erişim engelli olduğumuzu unutuyorum hep, affedin.

KAŞ YAPAYIM DERKEN...
Björk anlaşılan o ki bu şarkının farklı 'kardeş' versiyonlarını da yaratma peşinde. 2 Mart Şanghay konserinde mesela şarkının Tibet versiyonunu söylemişti. Yani şarkının dizeleri öyle ki, her şeye uyar. "Size bunu yapmalarına izin vermeyin. Bağımsızlığınızı ilan edin..." Sonra "Tibet Tibet," diye bağırıyor. Bunun da videosu var ama izleyemiyoruz işte, bizim neyimize o kadar lüks... Björk Japonya'da verdiği konserdeyse şarkıdan Tibet'i çıkarıp yerine Kosova'yı koydu. Her ikisinde de siyasi bir mesaj vermek istediği açık. İnsanlara kendince doğru olan bir şeyi söylüyor. Ama işte olaylar öyle gelişmiyor, insanlar kırılıyor, üzülüyor. Haklı olarak. Çünkü hassas konularda slogan atarken dikkat etmek lazım. Kaş yapayım derken göz çıkarabiliyorsunuz. Ve tabii aklınıza gelen benim aklıma da geldi. Björk 3 Ağustos'ta İstanbul'da olacak. O güzelim pazar akşamında, tam da Boğaz'ın kıyısında Kuruçeşme Arena'da, Björk'ümüz ister misiniz Kosova yerine Kürdistan desin... "Bağımsızlığınızı ilan edin. Bunu size yapmalarına izin vermeyin..." Çeşitli senaryolarım var. En kötüden en iyiye kadar. En kötüsü elbette Björk'ün bunu söylemesi ve yuhlanmasıyla başlıyor. Çok fena noktalara gidiyor. Ama asıl tartışılması gereken belki de bu tavır. Ben ki sanatçıların dünyada olan bitene kayıtsız kalmaması gerektiğini, bir duruşa sahip olmaları gerektiğini söylerim hep. Ben bile bu tavırdan hoşlanmıyorum. Çünkü bazı meselelerde takım tutar gibi taraf olamazsınız. Yani mesela ıkçılıkla ilgili konu açıktır. Irkçı olmayacaksın. Ondan sonra gel konuşalım. Veya insan hakları ihlalleri. Bunun aması maması olmaz. Hallet sonra gel. Bu da tamam. Ama falanca devletin falanca bölgesi bağımsız olsun diye bağırmadan önce iyi araştırmak, iyi düşünmek lazım. Bu tip şeyleri slogana indirgeyemezsiniz, zira çok daha karmaşıktırlar. Çok farklı yönleri vardır. Her şeyden önemlisi bu tip çıkışlar insanları fena halde incitir. Şimdi merak ettiğim şu: Konseri düzenleyen BKM acaba Björk ve menajeriyle bu konuyu konuştu mu? Bunula ilgili herhangi bir hassasiyet dile getirildi mi? Ya da BKM'nin böyle bir şeyden haberi var mı? Bu tarz bir gelişmeye hazırlıklılar mı? Konsere bir hafta kaldı, merak ediyorum. Müziğini çok sevdiğim Björk'ü ileride tatsız bir şekilde hatırlamak istemiyorum.