Doğan şatafatı sevmezdi

Allah rahmet eylesin. 4.5 ay önce Futbol Federasyonu Başkanlığı'na seçilen Hasan Doğan, mahcup bir adamdı. Şatafattan hoşlanmaz, gerektiğinde konuşur, çoğunlukla susmayı tercih ederdi.
Siyah ve beyaz renklere tutkundu. Hasta Beşiktaşlı'ydı. Futbolu seviyordu. Levent Bıçakçı döneminde Futbol Federasyonu yönetimine ilk seçildiğinde spor camiasından çok tepki gördü.
Yılmadı, tekrar federasyon yönetimine girmek istedi, ipi göğüsleyemedi. Nihayet 14 Şubat 2008'de aradığını buldu. Hem Futbol Federasyonu Başkanı oldu, hem de Euro 2008 yarı final heyecanını yaşadı.
Galiba kalbi bu heyecanı taşıyamadı.
Üstelik işleri de yoğundu.
Hasan Doğan iş bitirici bir Anadolu kaplanıydı. 20 yıl önce başlayan hazır giyim yolculuğunda hep geri planda kaldı. Bizzat kendisi tarafından temeli atılan Gürmen Tekstil'in Ramsey markasıyla ilgili hiç konuşmadı. Daha çok eniştesi 'Remzi Gür' kamuoyu önüne çıktı. Doğan ise çalıştı. Özellikle 1997-1998'de Okan Oğuz'un Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) başkanlığı döneminde İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçılar Birliği'nde (İHKİB) yönetim kurulu üyesi oldu.
Hesap adamıydı.
Gürmen, Armani'ye üretimi Doğan sayesinde aldı. Şimdi AK Parti Genel Başkan Yardımcısı olan ama o yıllarda TİM başkan yardımcılarından Dengir Mir Mehmet Fırat ile dostluğu o yıllarda başladı. Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan'a çok yakındı. Ama en yakın dostu Atasay Kuyumculuk'un sahibi Cihan Kamer'di. Yedikleri, içtikleri ayrı gitmezdi.
Doğan Bodrum'da kalp krizi geçirdiğinde de yanında Kamer vardı. Tabii iş ortağı Ethem Sancak ile yakın arkadaşı olan TİM Başkanı Oğuz Satıcı'yı da unutmayalım.
Ölüm ile yaşam arasında çok ince bir çizgi var. Birbirimizi kırmaya hiç gerek yok! Yeter ki, birlikte tartışmayı ve yaşamayı öğrenelim.
Sonuçta hepimiz aynı gemideyiz.