Mehmet Ali Kışlalı, vesayet rejimini içine sindiren, hatta tavsiye eden bir meslektaşımız. İlker Başbuğ ile Tayyip Erdoğan'ın görüşmesini yorumlarken, Başbakana bir uyarıda bulunuyor:
"Türkiye'de anayasal rejimin ihlâl edildiği havasının sürmesi, Türk Silâhlı Kuvvetleri için ciddi bir tedirginlik unsurudur. Başbuğ nasıl bir üslûp kullanmıştır bu ciddi kaygıyı Erdoğan'a anlatmak için bilinmez ama, konuşmasının en önemli bölümünün bu konuyla ilgili olması gerektiğine kuşku yoktur. İlker Paşa'nın, mesajlarını, genelde kolay anlaşılmayan kalıplar içinde verdiği bilinir. Umarız Erdoğan, bunca deneyiminden sonra asker üslubuna alışmıştır. TSK'nın, anayasada yazılı olan şekil ve ruhu ile mevcut koşullar içerisinde, ülkenin varlığını muhafaza etmekten başka vazifesi olmadığını Erdoğan'ın anlamasında sayısız fayda vardır..." Son örneğini Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin kararında gördüğümüz şekilde, Batı tam da bu
"vesayetçi" zihniyete karşı çıkıyor. Ne yazık, Tanzimat'tan beri Batılılaşmanın öncülüğünü yapan OsmanlıTürkiye eliti, Atatürkçülüğü, rayından çıkararak dogmatik bir öğretiye dönüştürdüğü için
"Muasır medeniyetin" uzağına düştü.
Yayın tarihi: 30 Haziran 2008, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/06/30//haber,9F27BF0DCF9545A2B61D0F9940FDBB43.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.