Şanslı olmak da akıl işidir..
ALİ NESİN (İstanbul Bilgi Üniversitesi):
"Matematikte 'mucize' diye bir kavram yoktur tabii. Bilim insanı mucizelere inanmaz. Ancak popüler dilde 'mucize', 'olasılığı çok az' olan olay anlamına da gelebilir. Örneğin tavlada üç kez üst üste düşeş atmak gerçek anlamıyla mucize değildir elbet, çünkü sadece üç kez değil, 10 kez üst üste düşeş atmak da mümkündür, ama buna 'mucize' demek dilimizi ve söylemini renklendirir. Diyelim bir toplumdaki kadın ve erkek yüzdesini tahmin etmek istiyorsunuz. Bunun için değişik yerlerde yaşayan belli sayıda, diyelim bin kişi seçersiniz ve bu seçimi olabildiğince rastgele yaparsınız. Örneğin porno film oynatan bir sinema çıkışında ya da doğumhanede sayım yapmamaya özen gösterirsiniz. Seçtiğiniz bu bin kişinin toplumu doğru örneklendirdiğini varsayarsınız. Ama ne kadar özen gösterirseniz gösterin, gene de rastgele seçtiğinizi sandığınız bin kişinin hepsinin erkek çıkma ihtimali vardır; çok azdır ama vardır. Bu yüzden, "yüzde 95 olasılıkla toplumun yüzde 50.6 ile 51.4 arası kadın" denilir. Geri kalan yüzde 5 hata payı gerçekleşirse, bunu bir tür 'mucize' olarak değerlendirebiliriz, gerçek anlamda mucize olmayan bir mucize elbette. Milli takımımızın aldığı son sonuçlara gelince... Şansımızın yaver gittiği belli. Öte yandan şansın yaver gitmesi için de o şansı aramak lazımdır. Yani şanslı olmak da sonuç olarak bir akıl işidir, bilgi ve beceri ister. Eğer oyuncularımız son ana kadar gol atmaya çalışmasalardı, şansları yaver gidemezdi."
Yayın tarihi: 29 Haziran 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/06/29/pz/haber,DA76670C1D94489AAED31CA7954A2585.html
Tüm hakları saklıdır.