Telekulak hadisesinde CHP'nin
"kıvıracağını " daha önce söylemiştim. Bari özür dilesinler. Mamafih, Türk siyasetinde yanlış yapıldı mı, istifa etmek diye bir adet yerleşmemiştir. Her politikacı adeta "
Zeytinyağı gibi su yüzüne çıkmanın" dersini almıştır.
Önder Sav şaşırtmadı beni. Aksine istifa etmeye kalksaydı, hayretten küçük dilimi yutabilirdim.
Ne demişlerdi:
Önder Sav: "Bu görüşmeyi devlet içinde örgütlenmiş bir şebeke dinleyerek, dinci bir gazeteye servis yaptı. CHP Genel Sekreteri'ni dinleme cüret ve ahlâksızlığını göstermeleri ibret vericidir. Devletin hangi birimi bu kadar pervasız olabilir. Demokrasinin bütün kurallarıyla işlediğini iddia edenler, CHP Genel Sekreteri'nin odasının dinlenmesi ayıbı altında ezilmeye mahkûmdur. Başbakan ve İçişleri Bakanı istifa etmelidir. Bizi dinleyenlerin, Fethullah Gülen ile ya da bir başka tarikat örgütlenmesiyle bağlı olup olmadıkları konusunda bir şey söylemem zor."
Deniz Baykal: Bu kadar fütursuz, gözü kara, aldırmaz biçimde insanın özel yaşamına müdahale edilmesi, sonra yandaş bir gazetede teşhir edilmesi, rejimin ne hale geldiğini göstermektedir. Dünyanın hangi demokratik ülkesinde böyle bir olay yaşansa, ertesi gün Başbakan veya sorumlu bakan istifa eder. Bu, AKP'nin
derin devleti olayının en sorumsuz örneklerinden biridir.
Yayın tarihi: 4 Haziran 2008, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/06/04//haber,428522456BE64A2592C8E5DF5089C8A8.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.