kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 10 Mayıs 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
HINCAL ULUÇ
Hıncal'ın Yeri

Tiyatronun harika gençleri!..

2007-2008 tiyatronun altın yılı gerçekten. Her gittiğim oyunda büyüleniyorum. Her gittiğim oyun dolu.. Tiyatro geri dönüyor.. O dönümlerle araziye yerleşip de tiyatro salonu yapmayan alışveriş merkezleri utansın.. Profilo ve Jack Kamhi'ye de alkış ve teşekkür tekrar..
Beni en mutlu eden de gençler.. İlk defa izlediğim hemen hepsi, konservatuvar mezunu gençler harikalar yaratıyorlar.. Tiyatronun yarınları da güvende yani..
Gittiklerime bayılırken, gidemediklerime de kahroluyorum öte yandan.. İşte sezon bitiyor ve siz Şeyin Şekli'ni görmediyseniz yazık.. Bana da ayıp tabii, bu kadar geç gidip, size geç haber verdiğim için..
Dört genç oyuncu. Dördünü de ilk defa görüyorum. Ama nasıl görüyorum?.. Harika.. Esra Bezen Bilgin.. Deniz Celiloğlu.. Betül Çobanoğlu.. Bartu Küçükçağlayan.. Dördü de tiyatronun okulundan..
Ne kadar zor oyunu, ne kadar kolay oynuyorlar..
Oyun bir müzedeki çıplak erkek heykeli önünde başlıyor. Heykelin şeyi, çınar yaprağıyla örtülü.. Oyunun adı da ordan zaten..
Genç kızla, delikanlı orda tanışıyorlar. Sevgili oluyorlar. Kız, oğlanı değiştirmeye başlıyor, saçından giyimine, konuşmasından huyuna.. Sürpriz finalde.. İpucu da oyun öncesi size verilen program notunda..
" 'Sanat yapın tamam, ama asıl dünyayı değiştirmeye çalışın.' Böyle demişti sanat hocam. Ben de o günden beri neyi değiştirebilirim diye düşündüm ve buldum"
Neil LaBute'un oyununu Mehmet Ergen çevirmiş ve sahnelemiş. İkisi de güzel..
Ergen keşke eline makası alıp teksti biraz kısaltsaydı. O zaman tempoyu yer yer düşüren tekrarlardan da kaçınmış olurdu..
Kürklü Merkür yılın en konuşulan, tartışılan oyunlarından. Sonunda gittim.. Çok ama çok sert bir oyun. En marjinal oyunların sergilendiği Londra, New York, Paris için bile seyri zor.. Gerek dili, gerek anlattıkları çok ama çok rahatsız edici..
Philip Ridley'nin oyunu Londra temsilinden sonra kıyametler koparmış, yazarın 10 yıllık basımevi, kitabını yayınlanmayı reddetmişti.
Eleştirmenler, oyunun aslında yazarın sapık fantezilerini dile getirdiğini söylemişlerdi. Buna karşılık göklere çıkaranlar da, oyunun tam da 11 Eylül saldırısı sonu, şaşkın ve paniklemiş gençliği anlattığını iddia etmişlerdi.
Oyunun özü.. Aralarında eşcinsel ilişki olduğu da ima edilen iki kardeş, evlerinde tek konuklu davetler düzenliyorlar. Bu davetler, bol para ödeyen konuğun cinsel fantezilerini aynen gerçekleştirmek şeklinde. O gecenin konuğu, işkence ederek öldüreceği bir erkek çocukla sevişmek isteyen bir kent soylusu. Tahmin edebiliyor musunuz?..
Açık söyleyeyim bana göre değildi oyun.. Pek çoğuna göre de değil zaten. 2.5 saat ara verilmeden sürdüğü için, oyun esnasında kalktı gitti bazı seyirciler. Oyunculara baktım. Alışkın görünüyorlar bu tür gidişlere.. Ben gitmedim ama bitince derin bir nefes aldım. Gene de uzun uzun alkışladım..,
Neden?..
Gençler olağanüstü oynuyorlardı da ondan.. Tek kelime sözü olmayan Kurban Oğlan mesela.. İnanılır gibi değil, oyunu.. Ötekiler de, hepsi, ama hepsi olağanüstü.
Böylesi bir tekstin altından nasıl kalkıyorlar, durmadan.. Ben bir kere izlerken dağıldım, insan bu oyunu üst üste oynarsa sapıtır, bunalıma girer..
Serkan Altunorak, Rıza Kocaoğlu, Engin Altan Düzyatan, Veda Yurtsever İpek, Cemil Büyükdeğerli ve Cem Özeren'i başka oyunlarda görmeyi çok isterim.
Her şeye rağmen "Bu oyunculuğu görmek için gidin" dahi diyemiyorum.. Sorumluluk size ait. Yarıda çıkmayı da göze alırsanız, siz bilirsiniz!..