Bırakın şimdi 1 Mayıs'ı, 3 Mayıs'ı, 5 Mayıs'ı... Taksim'e çıksanız ne olur, Aksaray'a gitseniz ne değişir? Devrim mi yapacaksınız, ölenleri geri mi getireceksiniz?
"Yara kaşımaktan" ve
"yürek soğutmaktan" öte neye yarayacak eyleminiz?
Oysa devrimi Ankara'da, mecliste yapmak için büyük bir fırsat var önümüzde.
Hem de tek kişilik orduyla, meclisin tek sosyalist milletvekiliyle... Ufuk Uras'la!
Hani geçen seçimde
"Beyoğlu tarafında oturan solcular Baskın Oran'a, Kadıköy tarafında oturan solcular Ufuk Uras'a" oy vermişlerdi de birincisi kazanamamış, ikincisi meclise girmişti ya, işte o kişi... Aynı zamanda ÖDP başkanı... Bağımsız aday olmak için partiden ayrılıp sonra dönmüştü hani.
İşte bu Ufuk Uras, tam da
"mecliste ne oturur boşu boşuna, tek başına bu çocuk" dediğimiz sırada, bombasını patlattı.
Baskılar sonucu kendi kendini kapatmak zorunda bırakılmış olan Nokta Dergisi'nin gündeme getirdiği darbe girişimleri hakkında meclis araştırması istiyor!
Laf aramızda, o
"baskılar" da araştırılsa fena olmaz ha...
Gerçi
"Susurluk işi" nereye vardıysa bu da oraya varır ama, belli de olmaz!
Bir ilki oluşturur ve bakarsınız herşey kabak gibi ortaya dökülmüş... Oradan da iş Ergenekon herzesine kadar gitmiş...
Sonra da bakarsınız gerçekten bir devrim olmuş ve Türkiye tarihinde ilk kez darbeciler yargılanmaya başlanmış! Yunanistan'ın, Şili'nin başarıp da bizim başaramadığımız şey gerçekleşmiş ve alnımızdan bu kara çok şükür silinmiş!..
Fakat iş tek başına Ufuk Uras'ın çabasıyla bitmiyor.
Bir komisyon kurulabilmesi için yirmi imza gerekiyor.
Yani, on dokuz babayiğitin daha imza koyması gerekiyor önergenin altına...
Hangi partiden olursa olsun, on dokuz kişi daha...
Çıkacak mıdır?
"Demokrasi kahramanı" AKP'liler arasından, kendini solcu sanan CHP'liler arasından, onları beğenmeyip asıl solcu olduklarını ileri süren DSP'liler arasından...
"Ulusalcılık" şeklinde ayağa düşürülmüş
"milliyetçilik" sıfatına sahip çıkacak, vatanını milletini gerçekten seven MHP'liler arasından...
Var mıdır on dokuz adam? On dokuz dürüst, namuslu, mert, yürekli vekilimiz?
Kapatılması planlanmış Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin onurunu kurtaracak on dokuz temsilci?
Hilmi Özkök Paşa'ya edilen hakaretlerin de hesabını soracak, ordumuzun alnına kara çalmaya kalkmış ve kalkacaklara, Türkiye'yi geri götürmeye cüret edenlere ve edeceklere hayır diyecek, maceraperestlere dur diyecek, ordumuzu gerçekten seven ve sayan on dokuz kişi? Atatürk'ün
"ordu politikaya karışamaz" ilkesine sahip çıkacak on dokuz kişi?
Yoksa, kimse demokrasi falan diye atıp tutmasın, yemeyiz.
Basını da görelim bakalım: Haydi, Aydın Doğan grubundan, bizimle dalaşmayı bırakıp da şu önergeye omuz verecek, on dokuzdan geçtim, dokuz kişi çıksın!
Katar emirinin karısıyla kızıyla uğraşmak erkeklik değil oğlum, bu konuda tavır almak erkeklik!
Haydi, görelim boyunuzu...
Yayın tarihi: 1 Mayıs 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/05/01//haber,87A7389AD9A7492891455492EFEDF2FA.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.