kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 20 Nisan 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

"Siyaseti çözüm yeri olmaktan çıkarmak en büyük kötülüktür"

ANKA
Yeni Haber
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de demokrasi ve millet iradesini tam olarak içine sindiremeyenlerin olduğunu savundu. Her türlü sorunun çözülme ve millet iradesinin tecelli yerinin siyaset olduğunu söyleyen Erdoğan, "Siyaseti sorun çözme yeri, sorunların tartışılma zemini, milli iradenin yansıma yeri olmaktan çıkarmaya çalışmak bir ülkeye yapıla bilecek en büyük kötülüktür" dedi.

AKP İstanbul Kadın Kolları 2. Olağan Kongresi'nde konuşan Erdoğan, kongreye katılanlar için "Cumhuriyet değerlerini bütün olarak sahiplenen, demokrasi, hukuk ve adalete gönülden bağlı, ülkesini muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkarma azminde bir topluluk" tanımında bulundu. Siyasetten muratlarının her zaman milletin tüm hassasiyet, beklenti ve farklılıklarının temsili olduğunu kaydeden Erdoğan, "Türkiye'nin meselelerini bildiğimiz için bu meselelerle yüzleşme cesaretini bu güçlükleri aşma azmine sahip olduğumuza inandığımız için buradayız. Bu ülkenin kifayetsiz, ihmalkar, milletten ayrı düşen, millete uzak, millete sağır, milletin hissiyatından ayrı düşmüş siyasetçilere, siyasi anlayışlara layık olmadığına inandığımız için bu salondayız" diye konuştu.

"MİLLET İRADESİNİ İÇİNE SİNDİREMEYENLER VAR"

İktidarın "halka hizmet", demokrasinin "milli iradeye dayanmak" anlamı taşıdığını ve siyasetin ancak millet için yapıldığını ifade eden Erdoğan, bunları herkese göstermek için toplandıklarını söyledi.

Erdoğan, Türkiye'de demokrasi ve millet iradesini tam olarak içine sindiremeyenlerin, hazmedemeyenlerin olduğunu savundu. Erdoğan, "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir sözünü özde sahiplenmekte zorluk çekenler var, çok partili hayata geçeli çok oldu ama hala bazıları çok partili bir sisteme çok partili demokratik bir hayata ayak uydurmakta zorluk çekiyor. Oysa demokrasinin temeli farklı partilerin, farklı görüşlerin özgürce varolabilmeleri, özgürce birbirleriyle rekabet edebilmeleridir" dedi.

Erdoğan, her türlü sorunun çözülme yerinin siyaset olduğunu ve siyaseti milli iradenin yansıma yeri olmaktan çıkarmanın bir ülkeye yapılabilecek en büyük kötülük olduğunu ifade etti.

"TÜRKİYE GERİ DÖNÜLMEZ BİR YOLA GİRDİ"


Demokratik siyasetin kabul edilebilecek bir alternatifi olmadığını belirten Erdoğan, siyasetle demokrasiyi anlamsız hale getirmeye çalışmanın kimseye yarar sağlamayacağını dile getirdi. Erdoğan, şunları söyledi.

"Birileri diyor ki 'siz çalışın, didinin, verginizi verin, askerliğinizi yapın, krizlerin faturalarını ödeyin, zararları tazmin edin ama oy vermeyin, oyunuzun takipçisi olmayın, yönetime gelmeyin, iktidardan da uzak durun.' Böyle çarpık bir demokrasi anlayışı olabilir mi? Benim vatandaşım vergi de verir, oy da verir, oyuna da sahip çıkar, yönetime de gelir. Bunun böyle olması gerektiğini de demokrasinin aslının ne olduğunu da bu millet 3 Kasım 2002'de açık olarak gösterdi, anlamadılar. Bu defa 28 Mart'ta milletimiz bir ihtar daha çekti, anlamadılar. Ama onlara bu defa 22 Temmuz'da milletimizin demokrasiden taviz veremeyeceğini milletimiz haykırdı. Ama öyle anlaşılıyor ki yine duymazdan, anlamazdan gelmeye devam ediyorlar. Zannediyorlar ki zaman geçecek bu millet, demokrasi, adalet, değişim konusundaki beklentilerinden ve ısrarından vazgeçecek, onlara da gün doğacak. İşte bunun adı açık bir gaflettir. Bu milleti tanımamak, ülkeyi anlamamaktır."

Erdoğan, Türkiye'nin geri dönülmez bir yola girdiğini ve geçmişteki kısır siyasetlerin geri de bırakıldığını ifade etti. Türkiye'nin müreffeh bir ülke olma yolunda ilerlemekten taviz vermeyeceğinin de anlaşılmadığını dile getiren Erdoğan, "Kendileri için tek çıkar yol var. Bir an önce hatalarından, yanlışlarından, inatlarından vazgeçerek, milletin rotasına girmek ve demokrasiyi içlerine sindirmektir. Bu gerçeği idrak edebilirlerse ne ala edemezlerse 3 Kasım'da 22 Temmuz'da milletin gerçeğinden uzaklaşanların başına gelenler bu siyasetçilerinde başına gelecektir" diye konuştu.

"BULUNDUĞUMUZ MAKAMLARI MİLLET İRADESİNE RAĞMEN İŞGAL ETMİYORUZ"


Erdoğan, Türkiye'nin gerçeklerine sırtını çevirenlere, imtiyaz peşinde koşanlara, millet iradesini içine sindiremeyenlere milletin bir daha asla prim vermeyeceğini sürdürerek, şöyle konuştu:

"Onlar sırça köşklerinden çıkmadıkları için bilmezler ama bu kardeşiniz, bu ülkenin bütün şehirlerinde, ilçelerinde, köylerinde, bu ülkenin insanları arasında dolaşıyorum. Milli irade karşısında bizim boynumuz kıldan incedir, bugün seçim sandığında milletimiz onlara söylediğini bize söylemiş olsa biz yarın köşemize çekilmiş oluruz. Millete rağmen burada değiliz, millete rağmen yürüyor değiliz, bulunduğumuz makamları millete rağmen işgal ediyor değiliz. Biz milletin ihtarına karşı yüzü kızarmayanlardan da değiliz. Bulunduğumuz yeri bu şekilde işgal etmeyi asla içimize sindiremeyiz."