Fenerbahçe, birçok kişi "Mümkün değil" dedikçe mümkün olabileceğini gösterdi tüm Türkiye'ye. Tıpkı yıllar önce Mustafa Denizli'nin, ardından da Mircea Lucescu'nun Galatasaray'da gerçekleştirdiği başarıya ulaştı. Kupayı dokuz kez ile en çok kazanan
Real Madrid ile son şampiyon Milan'ın havlu attığı turda dünyanın en büyük takımlarının bile çıkamadığı SanchezPizjuan'dan çeyrek final biletini aldı.
Maç sonrası bu başarıda en önemli pay sahibi olan Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın açıklamaları karşısında şaşkına döndüm: "
Artık Türk futbolunun atılım yapması gerekiyor. Bakıyorsunuz Sevilla'nın kadrosundaki 29 oyuncunun neredeyse 20'si yabancı. Altyapılar organize değil ülkemizde. İyi ve kaliteli Türk oyuncu yetiştiği takdirde yabancı oyuncu alma gayretinde olmayız. Biz de Türk çocuklarımız oynasın isteriz. Ama bunun için şu dönemde böyle bir durum yok. Almanya'da Hollanda'da kaliteli Türk çocuklarımız oynuyor. Niye oradaki liglerden çıkıyor da buradan çıkmıyor. Bunu düşünmemiz gerekiyor" (Fenerbahçe resmi internet sitesinden alınmıştır)
Bir de; ne alakası varsa maçın ardından kapalı spor salonundan, yüzme havuzundan bahsediyor.
NEREDE REAL MADRİD O ZAMAN? Hatırlarsanız Portekiz ekibi Porto, 26 Mayıs 2004'te finalde Monaco'yu 3-0 yenip Şampiyonlar Ligi'ni kazandığında sahaya çıkan 11'inin 8'i Portekizli idi. Nüfusu 2007 rakamıyla 10 milyon 800 bin olan Portekiz. Rusya Devlet Başkanlığı koltuğunu iki ay sonra bırakacak Vladimir Putin iki yıl önce nadiren konuştuğu futbolla ilgili şunları söyledi:
"Çok fazla yabancı oyuncu var. Böyle giderse milli takıma oyuncu bulamayacağız" . Bunun ardından 2010 yılından itibaren sekiz olan yabancı oyuncu sayısının beşe düşürülmesi kararına varıldı.
O Rusya gitti, İngiltere gibi devi finallerin dışına itti.
Sayın Yıldırım, Şampiyonlar Ligi'nde rekabet edememekten yakınıyor. Kupayı en çok kazanan
Real Madrid altı yıldır Los Galacticos mantığının yüzünden kupayı alamıyor ve bu sezon Fenerbahçe'den daha başarısız oldu. Hem de sadece dört İspanyol ve yedi yabancıyla çıktığı maçta Roma'ya elendi. İki yabancısı Sneijder ve Robben sakat olmasa bu maçta oynattığı İspanyol daha da az olacaktı.
SHAKHTAR 10 YABANCIYLA ELENDİ Şu anda dünyada 60 milyon Brezilyalı futbol oyuncusunun olduğu belirtiliyor. Son beş yılda beş bin Brezilyalı oyuncu başka liglere transfer oldu.
Geçen yıl S.Donetsk, Fenerbahçe'nin elediği Sevilla'ya UEFA Kupası'nda elendi.
Ukrayna'da uzatmada elendikleri maçta Shaktar'ın 18 kişilik maç kadrosunun 10'u yabancıydı. Niye eleyemedi o zaman Shakhtar? Volkan Demirel, maçta yaptığı hatanın ardından sahaya adeta yüreğini koydu. Penaltı atışlarında, "Ben bu turu getireceğim" diyordu. Ya Uğur Boral? Bir hafta o maçı kafasında oynadığı ve dünyanın en iyi sağ kanatlarından biri olarak gösterilen Dani Alves-Jesus Navas ikilisini nasıl dağıtacağını düşündüğü belliydi.
Ama Fenerbahçe elenseydi suçlu yine bizim çocuklarımız olacaktı. Sahada hayalet gibi gezen Kezman değil KULÜBEYE MAHKUM ETMEYİN Kulüp yönetiminin görevi Semih'leri, Olcan'ları yıllarca kulübeye mahkum edip ardından da çıkıp
"Altyapıdan oyuncu gelmiyor" demek değildir. O oyuncuları doğru yetiştirip oynattırmaktır.
Bir kulüp yönetiminin görevi
Rıdvan Dilmen, Ali Gültiken ve hatta Mustafa Denizli gibi isimleri televizyon yorumculuğuna mahkum etmek değildir. Kişisel çekişmelerden sıyrılıp onları onlar gibi yıldızlar yetiştirmek için altyapılarda görevlendirmektir.
Bir kulüp yönetiminin görevi yabancı kulüplerden sadece televizyonu, forma satışını ve stat yapımını kopyalamak değildir. Onların altyapı sistemlerini de öğrenmektir.
Bunları yapmak istemeyip yabancı serbest bırakılsın deyip duruyorsa onlara tavsiyemiz İtalya, İspanya veya İngiltere'de bir kulübü satın almaları olacaktır.
Nüfusu 11 milyon bile olmayan Porto, sekiz yerliyle çıkıp Şampiyonlar Ligi'ni cicili bicili yabancı yıldızlarla süslü takımların elinden aldıysa 70 milyonluk Türkiye de bunu bir gün başarır.
Yeter ki yabancı meraklısı yöneticiler, kendi çocuklarının akıttığı teri görmeyenler gölge etmesin.
Yayın tarihi: 7 Mart 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/03/07//ozturk.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.