Ermeniler imam astı!

Yazıişleri toplantı masasına Aşkale'deki kurtuluş töreni fotoğrafları gelince, ilk atmayı düşündüğümüz başlık buydu.
Sonra arkadaşlar, okurların bunu gerçek zannedeceği uyarısında bulununca vazgeçtik.
Toplumları hâlâ birbirinin düşmanı gibi gösteren bu törenler, birçok merkezde askıya alınmıştı.
Mesela İzmir'de Yunanlılar artık denize dökülmüyor, bunun yerine havai fişekli kutlamalar yapılıyor.
Ancak halkı değil de, ulusları birbirine düşmanlığa kışkırtma çabaları bir türlü son bulmuyor.
Aşkale'deki törenler bunun açık göstergesi.
"Medeniyetler Çatışması" denilen şey böyle çıkar herhalde.
Şarap içerken ezan sesi duyan Ermeni çete reisinin imamı yakalatıp getirtmesi, ardından da astırması.
İktidar AB projesinden vazgeçilmediğini ısrarla vurguluyor, ama böyle sahneler söylemini zayıflatıyor.
100 aydının imzaladığı dilekçeyle gündeme getirdiği bir konu bu.
Irak'ta savaş isteyenler, "Kandil'e gidilmedi, Musul-Kerkük alınmadı" diye karalar bağlayanlar, Ermenileri hâlâ "imam asan" insanlar olarak göstermekten çekinmez.
Sonra da Trabzon'dan kalkıp gelen bir gencin Ermeni asıllı bir gazeteciyi öldürmesini, gençlik ateşine bağlar.
Siz çocuklarınızı bu tip sahnelerle yetiştirdiğiniz sürece, insanları sadece etnik kökeni, düşüncesi, dini inancı nedeniyle öldürecek tetikçi bulma sıkıntısına düşmezsiniz.
İdamı yasakladığınız bir ülkede, göstermelik de olsa idam sehpaları kurarsanız, gençleri düzmece mahkemelerde, yaşlarını büyütüp asanlardan hesap sormayı aklınızdan bile geçirmezsiniz.
Türkiye'de hâlâ 1920'lerin paradigmasıyla yaşayan insanlar var.
Bu paradigmayı kırmanın tek yolu AB projesine sıkı sıkıya sarılmak.
Yoksa, üniversitede kılıkkıyafet özgürlüğünü sağlamakta da, komşularıyla barış içinde yaşayan, geçmişin düşmanlıklarını geride bırakmış bir toplum yaratmakta da zorlanırsınız.
Bu gerçeği görmemek için yüzde 47 ile iktidar olmak gerekiyor galiba.