kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 28 Şubat 2008, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Günaydın 
YÜKSEL AYTUĞ

Haber ringinde altın kemer kimin olacak?

Dün bu sütunlarda Mehmet Barlas'a "Hoşgeldin" derken, bu sezon haber ringindeki ağır sıklet unvan maçlarını keyifle izleyeceğimi söylemiştim. Ee, öyleyse boksörleri yakından tanımakta fayda var:

Mehmet Ali Birand: İnatçı bir boksör. Pek çok bültenin hafif magazin sosuna bulandığı günlerde, o "gardını" ısrarla yüksek tutup, rakiplerini de gerçek haber ringine doğru çekmeyi başarmıştı. Antrenörü, deneyimli haberci Ayşenur Arslan'ın mavi köşeden verdiği yerinde taktikler, en büyük avantajı. Ayak hareketleri zayıf. Ayaklarının diline dolandığı dakikalarda yaptığı gaflar ile bizim kürsüyü şenlendiriyor. Ama bu tarzı ona ayrı bir sempati de kazandırmıyor değil.

Ali Kırca: Efsanevi boksör Muhammed Ali'nin "Kelebek gibi uçarım, arı gibi sokarım" sloganını benimsemiş gibi. Bir dönem atv spor salonundan tek başına çıkıp, karanlık sokaklara daldığında fena hırpalanmıştı. Ama bu kez beraber çalıştığı ekibiyle birlikte Show'a transfer oldu. Adı profesyonel, ama yeni kulübünde onu "amatör heyecanıyla" yumruk sallarken görüyoruz. Bir gece Meclis'te, öteki gece sınır bölgesinde. Gerçekten de kelebek gibi uçuyor. Eskiden tek tabancaydı. Ancak duygusal kişiliği, yeni doğan çetin rekabet koşullarından olumsuz etkilenme olasılığını arttırıyor.

Mehmet Barlas: Rakiplerinden çok daha iri yapılı. Bu ilk bakışta insanlar üzerinde ağır ve hantalmış gibi bir izlenim bıraksa da, asıl güvendiği beyin kasları... Engin genel kültürü, habercilik deneyimi ve cüssesinden beklenmeyen "kıvraklığı" ile en korkutucu yumruklardan bile usta eskivlerle kurtulmayı başarıyor. Ringe yeni çıktığı için şimdilik rakiplerini deniyor, uzaktan savurduğu yumruklarla puan toplamaya çalışıyor. İyi bir müzakereci olması, demagojiye başvurmadan polemik sürdürebilme yeteneği, tartıda daha ağır çekmesini sağlıyor.

Fatih Altaylı: Boksörler arasında en sert ve agresif olanı. Yırtıcı ve hemen sonuca gitmeyi hedefleyen bir dövüş stili var. Sunuşların arasına ustaca sıkıştırdığı yorumları etkili. Bu kontralarından sakınmak gerek, çünkü çok can yaktığı söyleniyor. Diksiyon sorunları ilk başlarda performansını olumsuz yönde etkiliyordu. Ancak ilerleyen haftalarda ciddi bir gelişme gösterdi. Yine de "çenesini" güçlendirmesinde fayda var. Bağlı bulunduğu kulüp, yani kanalı, reyting açısından biraz gölgede kaldığı için yeterince parlayamıyor.

Uğur Dündar: Şimdilik yoğun bir kamp dönemi yaşıyor. Rocky Balboa gibi çiftlikte at arabalarını kaldırıyor mu bilemem ama ringe iddialı hazırlandığı bir gerçek. Suanyörü (köşe adamı) Yılmaz Özdil, haber ringini iyi tanıyanlardan. Dündar eğer köşeden verilen taktikleri kulak arkası etmez ve ekip ruhuna uygun hareket ederse, tribün desteğini yani reytingleri arkasına alabilir. Sağ eldiveninin içinde "inandırıcılık ve güvenilirlik" saklı. Vurdu mu, indirir. Yıllardır elinde paspas ile ringin kirini pasını siliyordu. Uzun süredir yuttuğu haber tozu, bünyesinde "doping" etkisi yaratacak gibi.