Akademi müzikten hiç anlamıyor

Oscar'larda müzik ile ilgili iki temel kategori var. Biri 'original score' denen orijinal film müziği, diğeri ise 'original song' denen en iyi şarkı. Adayları inceledim; söyleyeceğim şu: Akademi müzikten anlamıyor... Gerçi konuştuğum kimi değerli sinema eleştirmenlerine göre Akademi sinemadan da anlamıyor ama ben o kısmını bilemem. Devam edeyim. En iyi film müzikleri içinde Marco Beltrami (3:10 Yuma) ve Dario Marianelli (Kefaret) hemen gözüme çarptı. Hollywood'a müzik yapan İtalyan bestecilerin sayısı hayli fazla ve bu, ucu taa Ennio Morricone'ye uzanan bir gelenek. Sanırım Amerikalılar 'İtalyan' deyince romantik bir şeyler hayal ediyorlar, dramatik işleri onlara veriyorlar. Ben Morricone'nin, sayısız eseri arasında klasikleşmiş İyi Kötü ve Çirkin ile Cennet Sineması'na yaptığı müzikleri çok beğenirim. Lakin bu ekol, bir kişiyi kaldırabilen bir ekol. 10 tane aynı tarzda, yaylılar ağırlıklı dramatik müzik yapan İtalyan/Amerikalı arasında bir fark göremiyorum. Gerilimde kontrabası çelloyu ver. Neşelenince kemanlar viyolalar, doruk noktasında da nefeslileri patlat. Hep aynı şey. The Kite Runner'ın müziklerini ilginç buldum. Afganistan'da geçen bir hikâye, bir uyarlama ve müziklerini Alberto Iglesias yapmış. Daha önce Almodovar'ın Annem Hakkında Her Şey'ini izlediyseniz o müzikleri yapan zat kendisi. Biraz oryantal havalar falan en azından değişik bir tattır.

AKADEMİ AYIP ETMİŞ
Diğer iki aday Avukat ve Ratatuy için söyleyebileceğim çok şey yok. Yine klasik Hollywood işi şeyler. Şarkı adayları da hiç heyecanlı değil. August Rush filminden Raise It Up isimli bir şarkı, ailesini şarkı söyleyerek bulabileceğine inanan bir minik kızın öyküsü. Fazla tribünlere oynayan bir senaryo ve şarkı. Once filminden Fallin Slowly bence en doğru aday. Şarkı çok duygusal (ve hafif tribünlere oynuyor aslında). Glen Hansard ile Marketa Irglova imzası taşıyor. Glen Hansard'ı The Commitments'tan gitarist eleman olarak hatırlayanlar olabilir. Bu filmde (ikinci filmi) bir sokak şarkıcısının hikâyesi ve iki sokak insanının aşkı var. Dönemin en iyi müzik filmi olmaya adaydır. Ve dikkat! Bu kategoride beş adaylıktan üçü Enchanted diye bir çocuk filminden alınan laylaylom şarkılar. Tamam eminim çok profesyonelce yapılmış işler ama üç şarkı birden biraz fazla olmuş. Oysa bakın geçen dönemde dünyada müzikleri kat be kat ilginç neler, ne filmler yapıldı. Bir kere Sean Penn'in yönetmeni olduğu Into the Wild'dan hiçbir şey yok. Sebebi Akademi'nin bu filmde kullanılan şarkıların daha önce bir yerlerde yayınlandığını söyleyip adaylığını iptal etmesi. Pearl Jam solisti Eddie Vedder, bu film için yaptığı şarkıları bir albümde topladı ve bu onun ilk solo çalışmasıydı. Lakin buradaki Guaranteed isimli şarkı Golden Globe'da en iyi şarkı ödülünü aldı. Akademi ayıp etmiş.

JUNO'NUN MÜZİKLERİ
Aynı şey Radiohead gitaristi Jonny Greenwood'un Kan Dökülecek için yaptığı orijinal film müziği için geçerli. Akademi bu müziği yeterince orijinal bulmadı ve daha önce yayınlanmış işlerle 'sulandırılmış' olarak değerlendirdi. Amerikan Gangsteri filminin müziklerini yapan Jay-Z'den ve mesela Bob Dylan'ın hayatından kesitler sunan I'm Not There (bu film nisanda İstanbul Film Festivali'nde gösterilecek) filminin soundtrack albümünden hiç söz etmiyorum. Kurallar gereği herhalde onlar da aday olamıyor. Oysa iki CD'lik albümün içinde kimler yok ki... Glen Hansard mı, Jack Johnson mı, Yo la Tengo mu, Eddie Vedder mı, Cat Power mı, Sonic Youth mu, Antony & the Johnsons mı... Juno mesela yine soundrack'iyle dikkat çeken bir film. The Kinks, Velvet Underground başta olmak üzere harika şarkılar kullanılmış. Ama bunların Akademi Ödülleri'nde adı bile geçmeyecek... Ayıptır... Akşam bazı filmler bazı ödüllere aday, göreceksiniz. Ama benim aday listem Akademi'ninkinden hem daha adil hem daha eğlenceli, bundan emin olabilirsiniz.