Spor giyimcilerin gözü parktaki kadınlarda

Spor giyim firmaları, yaklaşık 1.5 yıl önce ilk olarak İstanbul Bahçelievler'de kurulan ve gördüğü yoğun ilgi nedeniyle dalga dalga yayılan fitness parkları yakın markaja aldı. Çoğu zaman üst gelir grubuyla bağdaştırılan spor giyimi daha alt gelir gruplarında da yaygınlaştırmayı amaçlayan firmalar, fitness parklarda düzenli etkinliklerle spor dersleri vermeyi veya sponsor olmayı hedefliyorlar. Spor yapma alışkanlığının gelişmesi açısından fitness parkların olumlu bir adım olduğunu kaydeden Adidas Genel Müdürü Haluk Özmutlu, sportif ve markasız ürünler dahil spor giyim pazarının yaklaşık 700 milyon Euro'luk bir pazar olduğunu, ancak Türkiye'de spor yapmak için spor giyim satın alanların yüzde 15 oranında olduğunu söyledi. Özmutlu, "Bu oran yüzde 10 idi, iyiye doğru bir gelişme var" diye konuşurken, bu rakamın Avrupa ülkelerinde ise yüzde 40'lar seviyesinde olduğuna dikkat çekti.

ANADOLU'YA YÖNELECEĞİZ
Bünyesinde bulundurduğu Reebok markasına ilişkin de yeni stratejiler geliştirdiklerini anlatan Haluk Özmutlu, Reebok'ın Türkiye'de hep distribütörlükler aracılığıyla yer aldığını, ancak marka konumunu yeniden güçlendirmek adına bu stratejiden vazgeçtiklerini belirtti. Reebok ve Adidas'ı 'rakip kardeşler' olarak nitelendiren Özmutlu, ciro anlamında Adidas lehine 1'e 12'lik oranın 1'e 9 haline geldiğini ifade etti ve bundan sonra 1990'lı yıllarda altın çağını yaşayan Reebok'a daha da önem vereceklerini söyledi. Bu çerçevede ürün sayılarını 3'e katladıklarını vurgulayan Özmutlu, bu sene 14 yeni mağaza açacaklarını ve Anadolu'ya yöneleceklerini dile getirdi. Taklit ürünlerin önemli bir sorun olduğunu anlatan Özmutlu, Türkiye'de şu an 100'e yakın davaları olduğunu, yakalanan ürün sayısının 100 bini aştığını dile getirdi.