kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 22 Şubat 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ŞEREF OĞUZ
ÖNERİ-YORUM

Aymazlık adımları

Ekonomi sayfamızda bir haber vardı dün; "Çin otomobilleri endişelendiriyor."
Aslında "endişe" doğrudur ama endişe edilecek olan Çin otomobili midir, tartışılır.
Beyanın sahibi Ege Otomotiv Derneği Başkanı İsmail Kazcıoğlu; "3 değişik modelle Türkiye pazarına girmekte olan Çin otomobilleri, kalite ve güvenlik konusunda endişe verici." İyi de aynı şeyi biz bundan 25 yıl önce Japon otomobilleri için söylüyorduk.
Çeyrek asır öncesinde "Japon malı tapon malı" diye dalga geçiyorduk. Bugün ileri teknoloji ve yenilikçiliğin sembolü oldular. Şimdi de bizi endişelendiren Çin'e aynı yaklaşımı sergiliyoruz.
Asıl endişe verici olan, bizim aymazlığımız.
İşte size bu aymazlığın adımları:
1-Yok say; "Çin beceremez!"
2-Alay et; "Çin malı işte."
3-Savaş, "Çin ürünlerine kota konsun."
4-Tapın; "Adamlar yapıyor be!"
Biz şu anda aymazlık sürecinin ikinci ve üçüncü adımlarındayız. Dikkat edin, tekstilden makineye ve hatta bilgisayara dek, dilimizdeki söylem, ya alay etmek ya da "kota konsun, yasaklansın" teranelerinden ibaret.
Peki bir sonraki adım ne zaman?
Bana göre tekstilde geliyor bile.
Eskiden yurtdışındaki mağazalarda çok ucuz Çin malları yanında kendi ülkemin övündüğüm Türk Malı ürünleri vardı ve aralarındaki fiyat farkı inanılmazdı.
Şimdi gidin ve görün; fiyat farkı hala çok fazla ama kalite ve dizayn konusunda neredeyse bizi yakalayıp geçiyorlar.
Anlatmak istediğim şu: Çin otomobili "tu kaka" demek, geçici bir psikolojik rahatlamanın dışında değer sağlamaz. Yarın İran otomobili için aynı şeyi söyleyeceğiz. Yetmeyecek, güneyimizdeki Suriye'nin yaratacağı markaları sokaklarımızda görünce yine aynı aymazlık adımları devreye girecek.
Adım gibi eminim ki bugünün kalitesi ve güvenliği tartışılan Çin otomobilleri, yakın gelecekte prestijli hale getirilecek.
Aynı süreci KIA için bizzat kendim yaşadım. 10 yıl önce dalga geçtiğim marka bugün önümde giderken, fena halde canımı sıkıyor.
Zira kendi aymazlığımı bana haykırıyor . Sevgili İstanbul Sanayi Odası üyeleri, otomotivcilerimiz; acaba Çin'i durdurmak için kota veya kalitesizlik gibi bahaneleri bir kenara bırakıp, kendi otomobilimizi yaratmak için beyinleri ve kolları sıvayabilir miyiz?
Devrim ve Anadol ile yaptık.
Yine yaparız!..