Ekonomi sayfamızda bir haber vardı dün;
"Çin otomobilleri endişelendiriyor." Aslında
"endişe" doğrudur ama endişe edilecek olan
Çin otomobili midir, tartışılır.
Beyanın sahibi Ege Otomotiv Derneği Başkanı İsmail Kazcıoğlu;
"3 değişik modelle Türkiye pazarına girmekte olan Çin otomobilleri, kalite ve güvenlik konusunda endişe verici." İyi de aynı şeyi biz bundan
25 yıl önce Japon otomobilleri için söylüyorduk.
Çeyrek asır öncesinde
"Japon malı tapon malı" diye dalga geçiyorduk. Bugün ileri teknoloji ve yenilikçiliğin sembolü oldular. Şimdi de bizi endişelendiren Çin'e aynı yaklaşımı sergiliyoruz.
Asıl endişe verici olan, bizim aymazlığımız.
İşte size bu
aymazlığın adımları: 1-Yok say;
"Çin beceremez!" 2-Alay et;
"Çin malı işte." 3-Savaş,
"Çin ürünlerine kota konsun." 4-Tapın;
"Adamlar yapıyor be!" Biz şu anda aymazlık sürecinin ikinci ve üçüncü adımlarındayız. Dikkat edin, tekstilden makineye ve hatta bilgisayara dek, dilimizdeki söylem, ya
alay etmek ya da
"kota konsun, yasaklansın" teranelerinden ibaret.
Peki bir sonraki adım ne zaman?
Bana göre
tekstilde geliyor bile.
Eskiden yurtdışındaki mağazalarda çok ucuz Çin malları yanında kendi ülkemin övündüğüm
Türk Malı ürünleri vardı ve aralarındaki fiyat farkı inanılmazdı.
Şimdi gidin ve görün;
fiyat farkı hala çok fazla ama
kalite ve dizayn konusunda
neredeyse bizi yakalayıp geçiyorlar.
Anlatmak istediğim şu: Çin otomobili
"tu kaka" demek, geçici bir psikolojik rahatlamanın dışında değer sağlamaz. Yarın
İran otomobili için aynı şeyi söyleyeceğiz. Yetmeyecek, güneyimizdeki
Suriye'nin yaratacağı markaları sokaklarımızda görünce yine aynı
aymazlık adımları devreye girecek.
Adım gibi eminim ki bugünün kalitesi ve güvenliği tartışılan Çin otomobilleri, yakın gelecekte
prestijli hale getirilecek.
Aynı süreci
KIA için bizzat kendim yaşadım. 10 yıl önce dalga geçtiğim marka bugün önümde giderken, fena halde canımı sıkıyor.
Zira
kendi aymazlığımı bana haykırıyor . Sevgili İstanbul Sanayi Odası üyeleri, otomotivcilerimiz; acaba Çin'i durdurmak için kota veya kalitesizlik gibi
bahaneleri bir kenara bırakıp, kendi otomobilimizi yaratmak için
beyinleri ve kolları sıvayabilir miyiz?
Devrim ve
Anadol ile yaptık.
Yine yaparız!..
Yayın tarihi: 22 Şubat 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/22//haber,2EC3D152FAC9401C967E5682801AFC7B.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.