İlklerin maçı

Turkcell Süper Lig'in 21. haftasının kapanış maçında Fenerbahçe, Gençlerbirliği OFTAŞ Spor'u 3-1 mağlup ederek puanını 47'ye çıkardı.

GÜRCAN BİLGİÇ: HERKESE ÖZEL MAÇ (SABAH)

Semih'in yokluğunda, OFTAŞ gibi mücadeleci takımlara karşı zorlanması beklenirken, Aurelio işin rengini de değiştirdi, maçın yönünü de, dengeleri de. Geride bekleyen ve oyun stratejisini rakibi yavaşlatmaya kuran OFTAŞ'a ilk hatayı yaptırtıp, sezonun ilk penaltısını kazandıran Aurelio'nun imza defterinde, ikinci ve üçüncü gollerin hazırlanışı da yazıyor.

Şartların değişmesi ile birlikte, her oyuncunun kendi şovu için ayrı ayrı bölümler oluşturduğu süreç başladı. Sadece Maldonado ilk 90'ında risk almadan, dikkatini yoğunlaştırıp az hataya yönelirken, Sağ bekinden, Kezman'ına kadar sırası gelenin "solo" çaldığı bir Latin orkestrasına döndü Fenerbahçe. İstediklerinde baskı kurup tempoyu yükselttiler, bazen de gösteriye kendilerini kaptırıp, birbirlerinden kopuk oynadılar.

Gösteriş içinde değil. İstediği gibi bir de rakibe karşı oynayınca minimum hata ile rahat bir maç oynadı. Peki Selçuk'un ani eksikliğinde ilk on bir tercihindeki, ilk isim Maldonado mu olmalıydı? Kemal Aslan ile oynadığı iki maçta (G.Antep, Alanya) 10 gol atan bir Fenerbahçe takımı varken. Bu oyuncunun her iki maçtaki performansı belli ve umut vaad ederken. Bu tercih içinde ne kadar adalet taşıyor. Bundan sonra hangi futbolcuya "iyi oynarsan, formayı alırsın " diyebilirsiniz? Kemal Aslan'ın yerinde olmak istemezdim. Olsaydım, sabaha kadar da uyuyamazdım.

AHMET ÇAKAR: KEZMAN SANA NE OLDU? (SABAH)

Fenerbahçe'nin maç öncesi OFTAŞ'ı yenmesini beklemek son derece doğaldı. Bu tür maçlarda ve OFTAŞ gibi takımlara karşı en büyük sıkıntı ilk golü bulana kadar yaşanıyor. Dün gece de öyle oldu. Tartışmalı penaltıyla gelen Fenerbahçe golü maçtaki dengeyi değiştiriverdi. O ana kadar iyi kapanan, alanı iyi daraltan ve çok koşan OFTAŞ'ın yediği bu golle tüm plan ve stratejisi çöküverdi.

Önce Kezman'dan bahsedelim. Dört aylık kızak ve sakatlık dönemi ona çok yaramış. O artık daha önceleri yaptığı gibi "Ben vazgeçilmezim" diyemeyecek. Çünkü Semih birkaç hafta sonra düzeldiğinde muhtemelen ikisinden biri oynayacak. Kezman baktı ki pabuç pahalı, birçok şeyini değiştirivermiş. Sahada bakışları bile değişmiş adeta... Yüzünden nur, futbolundan bereket akıyor. Daha Chelsea ve Atletico Madrid'teki formuna ulaşamamış ama, görünen o ki artık Fenerbahçe'nin kendisi için son şans olduğunu biliyor.

Hakem atama skandalının ve hakemlere psikolojik harekatın en çarpıcı örneklerinden biri... Verdiği penaltı tabii ki penaltı değil. Zaten Aurelio ve OFTAŞ'lı oyuncuların geliş açısına baksa, vücut postürlerine baksa, bunun penaltı olmadığını anlayacak. Ama kafası ve psikolojisi o kadar bozuk ki... Bazıları gol ofsayt dediler, ama bence değil. Yardımcı hakeme en yakın OFTAŞlı, Kezman ile aynı hizada.

SELÇUK YULA: BREZİLYA GİBİ (FOTOMAÇ)

10 Şubat 2008... Bu tarihi bir yere not edin. Şampiyonluğa oynayan Fenerbahçe'nin bu sezon penaltı ile tanıştığı tarih olduğu için gerçekten çok önemli. Aurelio'ya yapılan hareket penaltı. Ama böyle hareketlere Fenerbahçe çok maruz kaldı, hiç düdük çalınmadı. İsmet Arzuman nihayet geleneği bozmuş oldu.

Zico'nun Maldonado ile bu futbolcular arasında tercih yapması zor olacak. Alex her zamanki gibi takımının lideri, kaptanı, komutanı. Kezman çok istekliydi. Bu da normal. Semih'in yokluğunda formayı kapmak istiyor. Çünkü Fenerbahçe ligde 6+1 ile oynayacak, dolayısıyla bir kişi dışarıda kalacak. Kimse yedek kalmak istemiyor.

Sahada bir olay oldu, Edu yerde yatarken top İbrahim'e geldiğinde İbrahim, topu taca atacakmış gibi yapıp Maldonado'nun mücadelesini engelledi. Fakat o topu aldı götürdü vurdu ve direkten döndü. Yaptığı fairplay adına doğru değildi. Carlos'tan fırçayı yedi. Ama onu da itmesi kendi adına puanını dibe vurdurdu. Neticede Fenerbahçe iyi oynadığı gecede hakkı olan 3 puanı aldı, G.Saray'ı yukarıda yalnız bırakmadı.

MURAT BAŞOĞLU: İLKLERİN MAÇI (FOTOMAÇ)

F.Bahçe'nin en çok ilki yaşadığı maçtı. Sarı-lacivertli ekipte Maldonado ilk defa oynadı. F.Bahçe ilk defa orta sahaya kadar defansını çıkardı. İlk defa hücum-orta saha birlikte savunma yaptı. Kezman, Alex ve Deivid ilk defa birbirleriyle anlaştı. Ve F.Bahçe ilk defa ligde penaltı attı. Bu kadar ilkin arasında F.Bahçe için önemli olan kazanma adına topyekun saldırmasıydı.

Topu oyuna hızlı sokan, orta sahada top çalan, ilk maçı olması nedeniyle hücuma fazla çıkmayan ama direkt ileri oynayan Maldonado, F.Bahçe'de iş yapacağını kanıtlıdı.

NECATİ BİLGİÇ: İŞTE BÖYLE... (FOTOMAÇ)

Fenerbahçe ligin yıldızsız fakat zorlu takımı OFTAŞ'ı 90 dakika boyunca üstün bir futbol oynayıp farklı bir skorla yendi ve hem tribündeki Sevilla teknik direktörüne, hem de özellikle kupada zorlandığı Galatasaray başta olmak üzere bütün rakiplerine gözdağı verdi. Demek ki bu yıldız futbolcular korkmadan ve çekinmeden oynar, daha fazla koşup mücadele ederlerse büyük küçük bütün rakiplerini rahatlıkla yenebilir.

Fenerbahçe her iki yarıda da üstün oynarken, çok sayıda da pozisyona girdi. Eğer sahada gününde bir Alex olsa en aşağı beş gol daha atarak krallıkta iddialı bir duruma gelebilirdi.

Çok sert oynayan OFTAŞ'ın en az 3-4 kırmızı kart görecek futbolcusunu sahada tuttu. Fenerbahçe her iki yarıda da üstün oynarken, çok sayıda da pozisyona girdi. Eğer sahada gününde bir Alex olsa en aşağı beş gol daha atarak krallıkta iddialı bir duruma gelebilirdi.

CAN BARTU: KEYİF VERDİLER (HÜRRİYET)

FENERBAHÇE dün gece çok gol pozisyonuna girdi. Şaşırtıcı olan da buydu.

Oynadığı futbol olumluydu sarı lacivertlilerin. İleriye oynadılar ve rahat bir galibiyet aldılar. Sonuç daha farklı olabilirdi.

Maldonado'nun gelişiyle, Fenerbahçe'nin oyun düzeni de değişti. Aurelio'nun ileri çıkışları, bundan sonraki maçlarda takıma daha da olumlu yansıyacak. Fenerbahçe'de herkes görevini yaptı. Ama, Uğur'un daha şuurlu oynaması gerekiyor. Yeteneklerini kullanmalı. Çabuk oyuncu, kıymetli oyuncudur. Bunu yaparsa, takımın vazgeçilmezlerinden biri olur.

OFTAŞ çok faullü oynadı. Bunları da kasten ve arkadan yaptılar. Böyle futbol anlayışı olmaz. Fenerbahçe, dün gece keyif verdi. Taraftarını heyecanlandırdı. İştahlıydı, istekliydi ve bunun da karşılığında rahat kazandı.

ALTAN TANRIKULU: BİRİ DÜNYA YILDIZI DİĞERİ OLABİLİR (HÜRRİYET)

FENERBAHÇE üst düzey bir takım olma yolunda hızla ilerliyor.. Sadece gol attığı akınlarda değil, kaçırdıklarında bile taraftarını heyecanlandırıyor.

Örnek mi, 37.dakikada nefis paslaşmalar sonrası Alex'in göğüsle auta attığı pozisyon.. Penaltı hariç diğer gollerde güzel kombinasyonlar yapan sarı-lacivertli ekip kanatları mükemmel kullanıyor, orta sahada rakibi uyutuyor ve ani ara paslarıyla sonuca gitmeyi başarıyor.. Bu futbol yapısı sezonun ikinci yarısında Kayserispor ve Galatasaray'a karşı oynanan kupa maçlarında tutukluk yaptı. Diğer karşılaşmaların tamamında Fenerbahçe çok kolay gitti..

Roberto Carlos'u dünya yıldızı yapan en büyük özelliklerinden ikisi frikik golleri ve sol ayağını mükemmel kullanışıydı. Carlos iki gol attı, biri kafayla diğeri sağıyla.. Frikikleri kaleyi tutmuyor ama 35 yaşına karşın 25'lik rakiplerinin sağından atıp solundan geçerek Daniel Alves'e mesaj gönderiyor..