En zor bölümü fazla uzatmadan geçince, Fenerbahçe bambaşkalığın keyfini çıkarttı. Semih'in yokluğunda, OFTAŞ gibi mücadeleci takımlara karşı zorlanması beklenirken, Aurelio işin rengini de değiştirdi, maçın yönünü de, dengeleri de. Geride bekleyen ve oyun stratejisini rakibi yavaşlatmaya kuran OFTAŞ'a ilk hatayı yaptırtıp, sezonun ilk penaltısını kazandıran Aurelio'nun imza defterinde, ikinci ve üçüncü gollerin hazırlanışı da yazıyor. Gözler
Alex'in Kezman'ın, hatta Maldonado'nun üzerindeyken, soğuk gecenin kahramanı olmaya çok kararlıydı
Aurelio Sahada kendini kopyalar gibi oynadı. Hangi köşede yer aldığını anlayamadan, her estetiğin içine bir figür koydu. Şartların değişmesi ile birlikte, her oyuncunun kendi şovu için ayrı ayrı bölümler oluşturduğu süreç başladı. Sadece Maldonado ilk 90'ında risk almadan, dikkatini yoğunlaştırıp az hataya yönelirken, Sağ bekinden, Kezman'ına kadar sırası gelenin
"solo" çaldığı bir Latin orkestrasına döndü Fenerbahçe. İstediklerinde baskı kurup tempoyu yükselttiler, bazen de gösteriye kendilerini kaptırıp, birbirlerinden kopuk oynadılar. Ama
"istemek" tercihi her şeyin başıydı. Pas trafiğini doğru adreslerle yöneten, birbirine yakın oyuncuların yaratıcılıklarını ortaya koyan dakikalarda, konsantrasyonun da yükseldiği anlardı.
Kezman, Alex'e yakın ve ceza alanı çevresinde kalmayı tercih ederek, istediği pozisyonları yakaladı. İyi ara paslar attı. Manisa maçından önceki oyuncudan çok farklıydı. Bu görüntünün en şanslı ismi hiç kuşkusuz Maldonado ve O'nu apartopar ilk on bire atan Zico oldu. Şilili görev oyuncusu olduğunu, üstündeki sorumluluğun sadece rakibi durdurup, topu en yakın arkadaşına vermekle yeterli olduğunu kavramış.
KEMAL OLSAM UYUYAMAZDIM Gösteriş içinde değil. İstediği gibi bir de rakibe karşı oynayınca minimum hata ile rahat bir maç oynadı. Peki Selçuk'un ani eksikliğinde ilk on bir tercihindeki, ilk isim Maldonado mu olmalıydı? Kemal Aslan ile oynadığı iki maçta
(G.Antep, Alanya) 10 gol atan bir Fenerbahçe takımı varken. Bu oyuncunun her iki maçtaki performansı belli ve umut vaad ederken. Bu tercih içinde ne kadar adalet taşıyor. Bundan sonra hangi futbolcuya
"iyi oynarsan, formayı alırsın " diyebilirsiniz?
Kemal Aslan'ın yerinde olmak istemezdim. Olsaydım, sabaha kadar da uyuyamazdım.
Yayın tarihi: 11 Şubat 2008, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/11//bilgic.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.