Hayalim Karadeniz orkestrasıydı
İLİŞKİLİ HABERLER
Hayalim Karadeniz orkestrasıydı
Ziynet Sönmez, Rize Güneysu doğumlu. Altı yaşında İstanbul'a göç etmiş. Babada şairlik var, kızının en büyük destekçilerinden biri. Enişte ise Karadeniz müziği tutkunu. Menajerliğini yapmış. Ali Haliloğlu, Ziynet Sönmez'in en çok çalıştığı kemençeci. Gazete ilanıyla bulunmuş. Bahattin Çamurali, Ferhat Özyakupoğlu, Hasan Tunç, Hüseyin Dilaver, Saffet Genç de Sönmez'e eşlik eden ünlü kemençeciler. Tam 72 plak doldurmuş, 120 türkü derlemiş, yazmış, bestelemiş. Başarının ve çığır açmasının ardında ciddi bir ekip çalışmasının yattığını anlıyorum. 1950'lerden başlayarak 1970'lere kadar esmiş gürlemiş Ziynet Sönmez. Uğruna çok kavgalar yapılmış, çok olaylar olmuş. Şimdi bu sanat varlığını, iki buçuk yaşından beri bakıp büyüttüğü ablasının oğlu Uğur Sönmez üstleniyor. Ziynet Sönmez ve Uğur Sönmez ile Asmalimescit'teki Refik'te buluştuk. 70 yaşına giren Ziynet Sönmez, sahneleri bıraktıktan sonra konuştu.
- Bunca yıldır ortalarda yoksunuz. İzinizi kaybettirdiniz. Neden?
- 1980'lerde televizyonlar etkili olmaya başladı. Gazinolar ve sahne hayatı bitti. Eski seyirci de kalmadı. Sabahlara kadar bir tahta sandalye üzerinde sanatçıyı bekleyen seryirci yoktu. Televizyonlarda da Karadeniz müziğine karşı bir ilgisizlik vardı. Böyle bir aşamada benim menajerliğimi yapan ve aynı zamanda eniştem olan Cemal Algür hastalığa yakalandı ve öldü. Ben de soğudum bu işten, bıraktım. Hiçbir yerde görülmedim. Beni öldü sandılar.
- Gökteki Yıldızlar'da yuva kuramayanların öyküsünü anlatıyorsunuz. Siz neden evlenmediniz?
- Sahneyi çok seviyordum. 18 yaşımda çıktım, söyledim. O zamanlar kocalar çok daha kıskançtı. Kadın sanatçıysan "Yok şuna baktım, o sana böyle baktı, çiçek yolladı," diye kavga çıkıyordu. Hatta boşanmalar oluyordu. Ben de bu kavgalara yol açmamak veya sahneyi bırakmamak için, hemen evlenmeyeyim dedim. 30'uma kadar sahneye çıkmaya devam eder, sonra evlenirim diye düşündüm. 28'ime geldiğimde ablam vefat etti, eniştem menajerliğimi yapıyordu. Beş tane çocuk ortada kaldı. Uğur daha iki buçuk yaşında. Ne eniştemin tarafında ne de bizim tarafta çocuklara bakacak benden başka kimse yok. Beş çocukla yeni koca bulmak, evlenmek öyle kolay değil. Kaldık bekâr.
- Gökteki Yıldızlar'ın öyküsü nedir?
- Kendim için yazdım, kendim için okudum. İlk plağımdır. 1959'da çıkardık. Karadeniz müzği satmaz diyerek yanaşmadılar. Bileziklerimi satıp masraflarını üstlendim. Öyle bastılar. Patlama yapınca dört yıllık sözleşme yaptılar.
- Yapamadığınız ne oldu?
- Bir Karadeniz orkestrası kuramadım. Bizim Karadenizliler kendi aralarında hiç anlaşamıyor, hep kavga ediyorlar. Hiç orkestra ile çalışamadım. Bugün böyle bir orkestra kurulsa ve "Gel," deseler bu yaşımda giderim.
İLİŞKİLİ HABERLER
Hayalim Karadeniz orkestrasıydı
Yayın tarihi: 10 Şubat 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/10/pz/haber,2513818943C5466BA7C7C6B57530470D.html
Tüm hakları saklıdır.